Komisyonun açıklaması, alınması gereken önlemler, selin etkileri ve selden sonra yapılması gerekenler şöyle:
* Her ne kadar depremlerin halen süren etkisi ve yaşanan ağır kış koşulları nedeniyle seller gündemden çıkmış olsa da, tüm dünyanın bildiği gerçeği bir kez daha hatırlatmak gerekiyor; seller tüm doğal felaketler arasında en sık görüleni ve sonuçları en ciddi olanıdır.
Dere yataklarındaki yerleşime dikkat
* Nitekim 2000 yılında görülen doğal felaketlerin yüzde 37,2'si sellerdir ve tüm felaketlere bağlı ölümlerin yüzde 34,5'I (6025 ölüm) sel sonucu yaşanmaktadır.
* Doğal savunmanın ormansızlaşma, kontrolsüz kentleşme ve endüstrileşmeyle yok edildiği koşullarda plansız kentlerde yaşayan insanlarımız, yüksek bir risk altında yaşamaktadır.
* Sel alanlarında ve dere yataklarında yerleşimin arttığı, fay hattı üzerindeki yerleşimin ve endüstriyel alanların çoğaldığı koşullarda farklı bir sonuç beklenemez. Doğanın tahribatının bedelini ulus olarak ödüyoruz.
Seller toplum sağlığını nasıl etkiler?
* Öncelikle ilk günlerde boğulma, trafik kazası dahil çeşitli travmalar ve elektrik çarpmalarına bağlı ölüm ve hastalıklara yol açar.
* Selin ardından etkilenen insanların toplu olarak yer değiştirmesi, yeni sorunlar için de bir zemin oluşturur. Bu insanların sağlıklı suya ulaşamaması, en temel problemdir
* Ayrıca geçici yerleşim yerlerinde kalabalık ortamlarda, hava yoluyla bulaşan hastalıklar da hızla yayılır. Bu koşullarda yaşayan çocuklarda ise, kızamık ve akut solunum yolu enfeksiyonları beklenir. Hava yolu ile bulaşan hastalıklar, kendi evlerinde yaşayan insanlar için de sorun oluşturur.
Sel ile bulaşıcı/salgın hastalık ilişkisi, şöyle seyretmektedir;
* İlk üç gün, bulaşıcı/salgın hastalık pek görülmez.
* Dördüncü günden dördüncü haftaya kadar olan bölümde, bulaşıcı hastalıkların görülmesi, sık karşılaşılan bir durumdur.
* Genellikle sel bölgesinde, selden önce tek tek bulunan hastalıkların salgın yaptığı görülmektedir.
* Dördüncü haftadan sonra kuluçka süresi uzun olan hastalıklar, bu dönemde görülür.
* Bir başka temel etmen, vektör üreme alanlarının artmasıdır. Bu durum da, vektörlerle bulaşan hastalıkların artmasına yol açar. Örneğin, sivrisinek üreme alanlarında bir artış olması, sıtma olgularını artırır.
* Fare gibi kemiriciler sel ortamında artar ve fare idrarının sel sularına karışması da, bütünlüğü bozulmuş ciltlere temas ile "leptospiroz" dediğimiz hastalığa neden olur. Atık sularının içindeki sıvı ve katı atıkların cilde temas etmesi sonucu deri enfeksiyonlarının da artmasını bekleriz.
* Selin ev ve ev eşyalarını etkilemesi, sel geçtikten sonra da etkili olur. Bu etkileme, sağlık sorunlarını uzun döneme yayar. Bu arada, sel sırasında yaşanan sağlık sorunlarının zamanında tedavi edilmemesi, sağlık sorunlarını ağırlaştırır, komplikasyonlara yol açar, tedaviyi zorlaştırır.
Neler yapılabilir?
* Sel riski olan bölgede, hangi sağlık sorunlarının yaşanabileceği önceden değerlendirilmelidir. Düzenli bir bilgi toplama sistemine sahip olmak, önemlidir.
* Selden etkilenen evlerde yaşayanlar her gün ziyaret edilerek, sağlık sorunları izlenmelidir.
* En önemli ihtiyaç, sudur. Sel bölgesindekilere, günlük ihtiyacı kadar temiz su sağlanmalıdır. Su dezenfeksiyonu için en kolay ve en hızlı etki gösteren yöntem klor uygulamasıdır. Suların sürekli dezenfeksiyonu sağlanmalı, sağlıklı olmayan sular için, evlere klor tabletleri dağıtılmalıdır.
* Halk, kaynağını bilmediği suları içmeme konusunda uyarılmalıdır. Sel sularının ciltle temasının önlenmesi konusunda eğitim yapılmalı, bu durumla karşılaşmış insanların ciltlerini sabunlu suyla yıkaması önerilmelidir.
* Kısa sürede, vektör kontrol önlemleri alınmalıdır. Sıtma için, bu çok önemlidir. Fare ve benzeri kemiricilerin risk durumu da değerlendirilmelidir.
* Aşılama hizmetleri aksatılmadan sürdürülmelidir. Evlerinde ve geçici yerleşim yerlerinde yaşayan insanların özellikle gebe ve çocukların rutin aşıları aksatılmamalıdır. Sel sırasında toprak, çamur, vb. ile kirlenmiş, derin yarası olanların tetanoz bağışıklığı araştırılmalıdır. (NK/BB)