Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik başlatacağını açıkladığı olası operasyonu bianet'e değerlendiren Barış Vakfı Kurucusu Hakan Tahmaz, "Türkiye'nin içinde bulunduğu demokrasiden uzak durumun temel nedeni bölgedeki gelişmelerdir. Bu nedenle Türkiye'nin normalleşmesi için güvenliğe ve askeri güce dayalı politikaların terk edilmesi gerekiyor" dedi.
"Tükiye riskli bir sürece girdi"
Türkiye'nin uzun süredir iç ve dış siyasetini Suriye'deki gelişmelere ve hedeflerine göre dizayn ettiğini belirten Tahmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye, Kürt karşıtlığını kendi sınırlarını dışına taşıyor. Bu da içeri ve dışarda Kürt sorununun daha uzun yıllar devam edeceğini gösteriyor. Aldığı savaş kararıyla riskli bir sürece girdi.
"ABD, Suriye'de Türkiye'nin önünü serbest bıraktı, "Biz yokuz" dedi. Fakat bunu yaparken; IŞİD'i de Türkiye'nin kucağına bıraktı.Trump, zaten çekilmek istiyordu, bunu son açıklamasında bir kez daha tekrar etti. Fakat giderken IŞİD'i de Türkiye'nin başına bela etti. Türkiye şu an bunun başına ne gibi sorunlar açacağının farkında değil.
"Güvenliğe dayalı politikalar terk edilmeli"
"Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun temel nedeni bölgedeki gelişmelerdir. Bu nedenle Türkiye'nin normalleşmesi için güvenliğe ve askeri güce dayalı politikaların terk edilmesi gerekiyor.
"Sabahtan beridir savaş çığırtkanlığı yapılıyor fakat çıt çıkmıyor. Bu savaş ve güvenlik politikalarına karşı tüm demokrasi kesimlerinin bir araya gelerek en üst perdeden sesini yükseltmesi gerekiyor.
"Siyasi ve askeri şekilde sorun çözmeye çalışmak bugüne kadar ifade edilen beka sorununu ortaya çıkaracak. Uzun soluklu problemle oluşacak. Bu nedenle sorunu sorununun muhataplarıyla barış ve müzakere çerçevesinde çözülmelidir.
"Bölge istikrarsızlaşacak"
"Suriye Demokratik Güçleri'nin (SGD) süpürüldüğü yerlere, yeni kentler kurulmak istenmesi, Suriyeli mültecilerin yerleştirilmesi amaçlanması, su, okul, konut, idari bina, yol gibi müteahhitlik işleri yapmasını, kaymakam, vali, idari yerel yöneticileri ve güvenlik bürokratları atamasını "terör tehditi" ile açıklamak mümkün değil.
"Bu müdahale, zamanla Suriye ile ilişkilerde ve müdahale edilen topraklarda yaşayan topluluklarla, Kürtlerle telafisi zor sorunlara yol açacak ve var olan husumet derinleştirecek.
"Suriyeli mültecileri kendi esas bölgelerinin dışında bir bölgeye gönderilmesi, Suriye'nin demografik yapısını değiştirme eleştirisine ve tepkisine yol açacak. Bu aynı zamanda bölgede Kürt, Arap gerilimi tırmandırmak ve aralarında fazla sürtüşme anlamına gelir. Bu girişim Suriye'de sorunu daha da büyütmek olacak, bölgenin istikrarsızlaştırılması sonucunu doğuracak. Artık bölgenin bir sorununa dönüşmüş olan Kürt meselesinin çözümü daha da zorlaşacak.
"Türkiye, Rusya ve İran ile karşı karşıya gelecek"
"Ayrıca böylesi bir operasyonun diğer boyutlarını da düşünmek gerekiyor, o da şu: Türkiye yakın zamanda Rusya ve İran ile Ankara'da üçlü zirve gerçekleştirdi. Zirvede "Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması" öne çıkan bir başlıktı. Suriye'nin güvenli gölge olarak adlandırdığı alanda yatırımlar, okullar yapmayı planladığını düşündüğümüzde bu toprak bütünlüğüne tehdit demektir. Rusya ve İran ile karşı karşıya gelmesi anlamına gelir. Zaten bugün Rusya'dan ilk gelen açıklamada bu yönde oldu."
Hakan Tahmaz hakkındaTürkiye Barış Meclisinin kuruluşunda yer alan Hakan Tahmaz, 2010 -2015 yıllarında vakfın sözcülüğünü yürüttü. Hala Barış Vakfı'nda barış/çatışma çözümü çalışmasını sürdürüyor. BSP'nin (Birleşik Sosyalist Parti'nin) ve ÖDP' nin (Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin) kuruluş çalışmalarında ve merkez yönetimlerinde bulunan Hakan Tahmaz, Irak'ta Savaşa Hayır Platformu, Küresel BAK gibi sivil toplum inisiyatiflerde çalıştı. Tahmaz'ın Şemdinli'den Ankara'ya Kürt Sorunu, 31 siyaset ve akademisyenle yaptığı söyleşilerden oluşan Kürt Sorununda Çözüm Önerileri, Necmiye Alpay ile birlikte hazırladığı Barış Açısını Savunmak isimli kitapları bulunuyor. |
(RT)