İnsan Hakları Derneği (İHD), İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum Der), Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Göç edenler Soysal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Göç Der) gibi kurum temsilcileri, elektronik saldırıların "sistemli" geliştiğine inanıyorlar.
Çetin : Dava açmayı düşünüyorum
İki yıl önce e-mail adresine ait şifrenin tüm güvenlik bilgileriyle birlikte ele geçirildiğini açılayan Mazlum-Der İzmir Şube Başkan Yardımcısı Selvet Çetin, özellikle son bir yıl içerisinde kendi hesabından insan hakları kurum ve temsilcilerine yoğun pornografik, hakaret ve tehdit dolu mesajlar gönderildiğini açıkladı.
Hotmail servisine bazı teknik bilgiler sağlamasıyla hesabının kendisine iade edildiğini bildiren Çetin, "Hotmail ile yazışmamda, insan hakları örgüt temsilcisi olduğumu ve bazı çevrelerin tehdit ve hakaret dolu tacizleri altında bulunduğumu ifade ettim" dedi.
Kendisine ek güvenlik bilgileri verilerek saldırılara karşı daha korunaklı bir hesap sağlandığını açıklayan Çetin, son iki aya kadar yaşadığı sorunun son bulduğunu söyleyerek, "Bu suçlarla ilgili dava açmayı düşünüyorum" diye belirtti.
Sarıgül : Çalışmalarımız nedeniyle taciz ediliyoruz
Benzer bir durumu derneğin Malatya Şubesi'nden Hüseyin Sarıgül de yaşıyor:
"E-mail adresimden İzmir Şubesi'ne pornografik mesajlar gitmiş; ancak bana gelen bir mesaj olmadı."
Cep telefonundan üç dört yıldır taciz edildiğini de bildiren Sarıgül, sorunu "Kadınlar, yanlışlık oldu diyerek kapatıyorlar. Beş dakika sonra arayıp ilişki teklif ediyorlar. Bugüne kadar belki yüzlerce kez rahatsız edildim. Bu sorun devam ediyor" sözleriyle açıkladı.
Cep telefonunda bu tür mesajlar birikince notere gittiği söyleyen Sarıgül, "Tutanak tutturmak istedim. Ama Noterlik elektronik kayıtlarla ilgili zabıt tutmaya yetkili olmadıklarını söyledi" diyerek çaresizliğini anlattı.
Bu tür tacizlerin Mazlum-Der ile ilgili çalışmalar nedeniyle geliştiğini savunan Sarıgül, "Telefonla görüşmelerde, bizden laf alarak bize karşı kullanmak istiyorlar" diyor.
Yalçındağ : Hakaret mesajı aldığım hesabım kapanmış
Saldırıların sadece İHD ile sınırlı olmadığını ve sistemli geliştiğini düşünen İHD Genel Başkan Yardımcısı Reyhan Yalçındağ, bu saldırıların "sanki Mazlum-Der ve İHD yöneticileri birbirlerine mesaj yolluyormuş gibi" geliştiğini açıkladı.
Yalçındağ, Kasım 2002 Seçimleri'nde milletvekili adayıyken, Osman Baydemir'e ait e-mail hesabının şifresi kırılarak hesabından insan hakları üyelerine pornografik ve hakaret içeren mesajların gönderildiğini hatırlattı.
İki aydır RSF Türkiye muhabiri Erol Önderoğlu'nun saldırıya uğrayan e-mail adresinden yoğun olarak hakaret mesajları alan Yalçındağ, "Dernekteki arkadaşlarımıza gelen TİT imzalı ölüm tehditleri dışında, Genel Merkezimizin e-mail adresine de her gün ölüm tehditleri geliyor. Bugün polis bilgisayarlarımızı inceleyecek. Dernek üyelerinin 'hakaret mesajları aldığım bilgisayarımın da incelenmesi için' benimle yaptıkları telefon görüşmesinden sonra, bu e-mail adresim kapatılmış" diye konuştu.
Baydemir'e ait e-mail adresinin saldırıya uğramasına değinen İHD İstanbul Şube Yönetim Kurulu üyesi Veysi Altay da, dernek dışından, ancak gönderen hanesinde tanıdıkları insanların isminin yazdığı, çok sayıda bu tür mesaj aldıklarını kaydederek şunları söylüyor : "İnsan hakları savunucularına iyi bakmayan kişiler veya milliyetçi çevrelerce yapılabilecek saldırılar olduğunu düşünenler de, sistemli bir saldırı olduğunu söyleyenlerimiz de oldu. Çünkü daha önce de muhalif siyasi partilerin İnternet siteleri çökertiliyordu" diye konuştu.
Gürbüz : Hotmail üzerinden saldırmak daha mı kolay?
Elektronik saldırı altındaki bir başka kurum ise Göç edenler Soysal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Göç-Der). Saldırıların bilinçli geliştiğini düşünen Göç-Der Başkanı Şefika Gürbüz, "Saldırı derneğin ismini içeren adrese yapıldığı için bilinçli olduğunu düşünüyoruz" dedi.
"Yaklaşık 7 ay önce İstanbul'daki Genel Merkezimize ait hotmail hesabımızdan, adres defterimizde kayıtlı kişi ve kurumlara, pornografik resimler gönderildi. Bunu, Sabancı Üniversitesi'nden bir öğretim üyesinin bizi aramasıyla öğrendik. Hesabımızı hala kullanamıyoruz ama denemek için gönderdiğimiz e-mailler geri gelmediğine göre ulaşıyor."
"Saldırıya uğrayan İHD Diyarbakır Şubesi'nden de bize bu tür mesajlar gelmişti. Bilmediğimizden yasal yollara başvuramadık. Bir hukuk yolu olması lazım. Hotmail servisi üzerinden bu tür saldırılara girişmenin bir kolaylığı mı var, bundan da şüpheleniyoruz. Şimdi başka bir servisten yararlanıyoruz."
Önderoğlu : Yoğun saldırı iki aydır sürüyor
Bundan üç yıl önce e-mail adresinin şifresi kırılan ve hesabından adres defterinde kayıtlı insan hakları kuruluş temsilcilerine pornografik fotoğraflar ve hakaret içeren mesajlar giden gazeteci Erol Önderoğlu, bir yandan hotmail servisi ile teknik çözüm bulmaya çalışıyor, diğer yandan yargıya başvurmaya hazırlanıyor.
RSF Türkiye muhabiri olan ve bianet.org sitesinde çalışan Önderoğlu'nun saldırıya uğrayan iki e-mail adresinden, İHD yöneticilerine, Bilgi Üniversitesi öğretim elemanları ve diğer çevrelere iki aydır yoğun şekilde bu türden mesajlar gidiyor.
Hotmail servisiyle kurulan iletişimin şu ana kadar sonuç vermediğini açıklayan Önderoğlu, "Bana gönderilen mesajları hotmail servisine ulaştırıyorum, kimlik bilgilerimi gönderiyorum. Bu karşılık, 'biz sadece hesabı size iade edebiliyoruz, bunun için detaylı bilgi verin' deniyor. Üç yıl önce kullanmayı bıraktığım adreslerin detaylı bilgilerini nasıl hatırlayayım? Eski hesapları tekrar kullanmak değil, bu kişinin benim adımla insanlara bu türden mesaj göndermesini engellemek istiyorum" diye konuştu.
TCK'da elektronik saldırılar
Yeni Ceza Yasası'nın "Bilişim Alanında Suçlar" başlıklı bölümü, elektronik postalara yönelik saldırıları da kapsıyor.
Yasanın "Bilişim sistemine girme" başlıklı 243. maddesine göre,
(1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren ve orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası veriliyor.
(2) Bu fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indiriliyor.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına karar veriliyor.
"Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme" başlıklı 244. madde ise şöyle düzenlendi :
"(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur." (EÖ/TK)