Fotoğraf: Sosyal medya
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türk Tabipleri Birliği (TTB) İnsan Hakları Kolu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve İnsan Hakları Derneği, basın açıklaması yapmalarına izin verilmeden her hafta gözaltına alınan Cumartesi Annelerinin/İnsanlarının gözaltı koşullarına dair açıklama yaptı.
Hak savunucularının, sıcaklık rekorları kırılırken kapalı araçlarda bekletilmesinin, işkence ve kötü muamele yasağının ihlali olduğunun altını çizdiler.
Etkin soruşturma talebi
TTB İnsan Hakları Kolu, TİHV, İHD, bugün yaptıkları yazılı açıklamada, kötü muamele iddialarının soruşturulmasını takip edeceklerini belirttiler:
“Cumartesi Annelerinin/İnsanlarının son gözaltına alındıkları tarih olan 22 Temmuz 2023 tarihinde İstanbul’da ortam sıcaklığı yaklaşık 32,2 °C’ydi. Bu koşullarda araç içi sıcaklığı 2 ila 4 saat içerisinde en az 60 °C’ye ulaşabilir.
Bu nedenledir ki, araç içerisinde bırakılan herhangi bir canlı (insan, hayvan) ısıyla ilgili ciddi hastalık ve hatta ölüm riski altındadır.
Pencereleri açık dahi olsa hiç kimsenin kapalı araçlarda kalmaması/bırakılmaması gerekirken, kimileri ileri yaşta ve kronik sağlık sorunları olan Cumartesi Annelerinin/İnsanlarının 22 Temmuz 2023 tarihinde olduğu gibi yaklaşık 3 saat (kimi haftalarda bu süre daha da fazla olmaktadır) kabul edilemez bir şekilde araç içinde bekletilmeleri yoluyla açıkça işkence ve diğer kötü muamele suçu işleniyor.
Gözaltına alınanlara nezaret etmek için araç içinde bulunan kolluk görevlileri de aynı sağlık riskleriyle karşı karşıya.
Hiç kimseye işkence ve kötü muamele yapılamayacağını, bunun Türkiye’nin de altına imza attığı uluslararası sözleşme ve belgelerde mutlak olarak yasaklandığını bir kez daha özellikle hatırlatmak isteriz.
İşkence ve diğer kötü muamele iddialarının derhal etkin bir şekilde soruşturulması ve sorumluların yargı önüne çıkarılması konusunda süreci yakından takip edeceğimizi de ayrıca belirtmek isteriz.”
Ne olmuştu?
İstanbul Beyoğlu Kaymakamlığı 25 Ağustos 2018'de yapılan Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 700. buluşmasını “herhangi bir bildirimde bulunulmadığı” iddiasıyla yasakladı.
Galatasaray Meydanı'nda toplanan Cumartesi Anneleri/İnsanları’na saldıran polis 23 kişiyi gözaltına aldı. Ardından 46 kişiye "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlamasıyla dava açıldı.
1995'te gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın ablası Maside Ocak, darp edilerek gözaltına alınanlar arasındaydı. 82 yaşındaki annesi Emine Ocak da polis şiddetine maruz kaldı.
Maside Ocak, kolluk görevlileri ve amiri hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak Başsavcılığın soruşturmaya yer olmadığı kararı vermesi üzerine başvurduğu İstanbul Sulh Ceza Hakimliği de itirazı kesin olarak reddedince Ocak dosyayı AYM'ye taşıdı.
Yüksek mahkeme, şubat ayında verdiği kararda Anayasa'nın 34. maddesinde düzenlenen "toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal" edildiğine hükmetti. Maside Ocak'a 13 bin 500 TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
Ardından AYM, Cumartesi İnsanları/Anneleri eylemine saldırıp Sebla Arcan’ı darp eden polis memurlarının, kötü muamele ve eziyet yasağını ihlal ettiğine hükmetti. Görevlilerin yargılanması ve Arcan'a 50 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verdi.
Bu iki AYM kararına rağmen, hak savunucularının Galatasaray’da basın açıklaması yapması polis şiddetiyle engelleniyor.
(AS)