*Bu haber, Atölye BİA İletişim Platformu atolyebia.org'da yayınlandı.
**Fotoğraf: Uygulamalı Haber Atölyesi'nde ilk gün..
Atölye BİA’nın 21-25 Kasım arasıdaki Uygulamalı Haber Atölyesi, dün başladı. 15 kişinin katıldığı Uygulamalı Haber Atölyesi'nin ilk gününde gazeteci Rengin Arslan ve Atölye BİA Yerel Haber ve Ağ Koordinatörü Nazan Özcan bizlerleydi.
Farklı şehirlerden gazetecilerin ve gazetecilik öğrencilerinin katıldığı Uygulamalı Haber Atölyesi, 25 Kasım’a kadar sürecek.
Katılımcılar, Uygulamalı Haber Atölyesi'nde, beş gün boyunca bianet editoryal ekibine paralel olarak, kolaylaştırıcılar eşliğinde özel haberler hazırlayacaklar. Hazırlanan haberlere telif ödemesi yapılacak ve haberler bianet’te ve atolyebia.org’da yayınlanacak.
"Hak odaklı habercilik, sadece insan hakları haberciliği değildir. İnsana, doğaya, hayvana dair tüm hakların ön plana konulduğu ve bu şekilde haber yapılan bir habercilik türüdür. İfade özgürlüğü de bir haktır, çocukların kentlerde oyun yerlerine sahip olması da bir haktır, sokağa çıkıp gösteri yapmak da bir haktır, vegan beslenmek de bir haktır, temiz hava solumak da bir haktır.
"Gazeteci bir anlamda sesi duyurulmayan kişilerin, sessizlerin sesi olmalıdır. Tarafsızlık değil, güçsüzlerden taraf olmalıdır. Haberciliği bu şekilde yaptığınız durumda, hak odaklı habercilik yapmış olur.
“Hak odaklı gazetecilik yapabilmek için haklarımızı bilmemiz gerekir. Yazılı haklarımız vardır. Haklarımızı bilmeliyiz. Haklarımızı bilmezsek, hangi hakkımızın elimizden alındığını da bilemeyiz. Dolayısıyla haklarımızı bilmezsek, hak odaklı habercilik de yapamayız.
“Haberlerinizi yaparken bakmanız gerekir, hak nedir, hukuk nedir, sözleşme ne diyor, kanun ne diyor. Hatta bazen kanunda yazmayan haklar da söz konusudur, onları da dikkate almalıyız. Dolayısıyla yazılanın aksine bir durumsa hak ihlali mevcuttur ve kaynağınızı da göstererek bunu haber yapabilirsiniz."
Kim için ve neden?
Özcan'ın ardından, gazeteci Rengin Arslan "Gazetecilik 101" sunumu yaptı.
“Haberi kim için ve neden yapıyorum sorusu çok önemli” diyen Arslan, katılımcılarla haber kavramı ve bir haberin olmazsa olmazları üzerine konuştu.
Arslan, şu başlıklar üzerinde durdu:
Haber nasıl kurulur?
Görüş nasıl alınır?
Haberin başlığını, spotunu, fotoğrafını nasıl belirleriz?
Habere son halini nasıl veririz?
"Haber dediğimiz şey gerçek dünyada olup biten her şeydir. Gündelik hayatımızın içinde çok sık şekilde gündeme gelen her şeydir. İşte bu noktada her şeyi haberleştiremeyeceğiniz için gazetecilikte seçicilik ortaya çıkar. Yani bir haberin haber değerinin olup olmadığına gazeteci karar verir ve onu haber yapar.
"Gazetecilik, bahsettiğimiz bu “haber”i toplama ve bu toplanan haberleri uygun araçlarla geniş kitlelerle paylaşmaktır.
"Gazetecilikte soru sormak çok önemli. Gazeteci sorusunu ilgili kaynaklara sormalı, o sorunun derinine inmeli.
"Haberinizin önemli olduğunu okura aktarmalısınız. Editörünüzü de önemli olduğuna ikna etmelisiniz. Bunu neden kamuya duyurmak istiyorum sorusuna bakmanız lazım.
“Görüş nasıl alınır?” sorusunu da yanıtlayan Arslan, gazeteci ve haber kaynağı ilişkisine de değinerek, görüşün nasıl alınması gerektiğini anlattı.
Arslan, iyi ve kötü haber örnekleri gösterirerek, haber yazarken dikkat edilmesi gereken noktalardan bahsetti.
Soru-cevapların ardından atölye sona erdi. Atölye yarın "Haber Toplantısı" oturumuyla devam edecek.
Atölye BİA hakkında
IPS İletişim Vakfı/bianet'in Atölye BİA adıyla düzenlediği habercilik seminerleri medyanın farklı birimlerinden gazetecilere, işsiz bırakılmış gazetecilere, iletişim fakültesi öğrencilerine ve gazetecilik yapmak isteyen herkese açık.
Atölye BİA programları hak, toplumsal cinsiyet ve çocuk odaklı habercilikle barış gazeteciliği perspektifi ve tercihiyle temel gazetecilik, haber fotoğrafçılığı, yargı haberciliği, araştırmacı gazetecilik, yeni medya, görselleştirme araçları, dijital güvenlik gibi alan ve temalar üzerinden kuruluyor.
Atölye BİA ile birlikte IPS İletişim Vakfı’nın 2002-2007 aralığında düzenlediği temel gazetecilik, kadın, çocuk, insan hakları odaklı habercilik eğitimleri ve 2008-2017 arasında yapılan Okuldan Haber Odasıprogramları yıl içine yayıldı ve gazetecilere ve ilgilenen herkese açık hale geldi.
İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu, "'Fikir, dayanışma ve eylem' anlayışıyla hukuk yolunda, dayanışma halkaları uluslararası ölçekte de güçlenmekte," dedi.
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Ö. Kaboğlu, Fransa Barolar Birliği’nin, Türkiye’de hukuk devleti ve savunma mesleğine yönelik baskılara karşı gösterdiği dayanışmayı kamuoyuyla paylaştı.
Kaboğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “fikir, dayanışma ve eylem” anlayışıyla uluslararası ölçekte büyüyen hukuk dayanışmasının önemine dikkat çekti.
Fransa Barolar Birliği üyesi baro başkanları, İstanbul Barosu’na destek amacıyla 27 Mart’ta Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği önünde bir araya geldi ve Paris Büyükelçisi Yunus Demirer’e bir protesto mektubu iletti.
Kaboğlu, Fransa Baro Başkanları Konferansı (Conference des Battoniers) için ilettiği mesajı da kamuoyuyla paylaştı.
Fransa Barolar Birliği Başkan Yardımcısı ve İnsan Hakları ile Özgürlükleri Komisyonu Başkanı Av. Justine Devred tarafından okunan Kaboğlu’nun mesajında şu ifadeler yer aldı:
“Değerli meslektaşlarımız, ulusal, uluslararası ve Avrupa düzeyindeki dayanışma ağlarının genişlemesi bizi hem duygulandırdı hem de cesaretlendirdi. Fransız meslektaşlarımıza, İstanbul Barosu'nu destekleyen sürekli, yaygın girişim ve eylemleri için minnettarız.”
Kaboğlu ayrıca, Av. Devred’in “Sevgili İbrahim, Cuma günü [28 Mart] herkes tarafından büyük takdir gören mesajınızı okudum. 150 baro başkanı sizi cesaretiniz ve aynı zamanda dayanışmalarını ifade etmek için uzun ve içten bir şekilde ayakta alkışladı,” mesajını paylaştı.
DEM Parti MYK'sı toplanıyor: Gündem 27 Şubat çağrısı
Öcalan'ın 27 Şubat’taki çağrısının ardından DEM Parti, sürece dair tartışma yürütmek ve yol haritasını belirlemek üzere MYK'yı 11 Nisan Cuma günü toplayacak.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat’ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"nın ardından geçen yaklaşık bir buçuk aylık sürece dair tartışma yürütmek ve yol haritası belirlemek amacıyla Merkez Yürütme Kurulu’nu (MYK) 11 Nisan’da toplantıya çağırdı. MYK’de, sürece ilişkin nasıl bir yol izleneceği ele alınarak, tartışmalar yürütülecek.
DEM Parti, Abdullah Öcalan'ın çağrısının ardından Parti yetkili kurullarını toplama kararı almıştı. Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan’ın başkanlığında 2 Mart Pazar günü Parti Meclisi (PM) ve il eşbaşkanları, 3 Mart Pazartesi günü Merkez Yürütme Kurulu (MYK) ve 5 Mart Çarşamba günü milletvekilleri ile belediye eş başkanlarının katılımıyla toplantılar yapılmıştı. Bu toplantıların ardından 101 merkezde halk buluşmaları düzenlenmişti.