Kapitalizm ve Köylülük: Ağalar, Üretenler, Patronlar
Bu haftanın ilk eseri, geçen aylarda Yordam Kitap'tan çıkan Oya Köymen imzalı "Kapitalizm ve Köylülük: Ağalar, Üretenler, Patronlar" başlıklı kitap.
Kitaplarının gerek içerik seçimleri ve kalitesi, gerekse de tasarımlarıyla dikkat çeken Yordam Kitap'ın bu alanda uzmanlaşan sayılı isimlerden biri olan Oya Köymen'in kaleminden yayınladığı kitapta, "köylülük" olarak adlandırılan olgunun özellikle sanayileşme ve kapitalizm süreciyle birlikte nasıl dönüştüğü kapsamlı olarak inceleniyor.
"İnsan-Toprak İlişkisinin Tarihsel Dönemeçleri" başlıklı bölümle açılan, "Kapitalizm ve Köylülük", "Mülksüzleşme ve Bağımlılık" başlıklı bölümlerle devam eden okumalarla, tarımsal ilişkilerin ve köylülüğün tarihsel süreç içerisinde nasıl dönüştüğüne tanıklık ediyor; köylülüğün gel(eme)diği noktayı tarihsel ve kuramsal bir perspektife yerleştiriyoruz.
Kitabın ikinci ana eksenini oluşturan "Türkiye" başlıklı kısımla birlikte Türkiye'yi de bu tarihsel ve kuramsal perspektife dahil ediyor ve Türkiye'deki köylülük süreç ve sonuçlarını anlama; bunları belli bir kavramsal çerçeveye oturtma konusunda önemli bir yol almış oluyoruz. Türkiye'ye ilişkin bölümde yer alan "Toprak Reformu Tartışmaları"yla "Tarım ve Köylülük Üzerine Tartışmalar" başlıklı altbölümler ise okunması hem zevkli, hem de gerekli bölümler.
Kitabın sonunda yer alan ve 65 sayfadan oluşan "Ekler" ve "Kaynakça" kısmınaysa mutlaka göz atılmalı. Bu ekler arasında, Maksim Gorki'nin "Cumhuriyet Kralı" başlıklı öyküsü, 27 Mayıs 1960 Darbesi'nden Sonra Üniversitelerden Atılan Öğretim Üyeleri'nin (147'ler) listesi ve 12 Eylül 1980 Darbesi'nden Sonra Üniversitelerden Atılan Öğretim Üyeleri'nin (1402'likler) listesi gibi dikkat çekici metinler de yer alıyor.
Özetle, Kapitalizm ve Köylülük: Ağalar, Üretenler, Patronlar sıkıcı olma riski taşıyan bir konuda, okunması fazlasıyla zevkli; bir o kadar da doyurucu ve düşündürücü bir kitap:
"Kapitalizm ve Köylülük: Ağalar, Üretenler, Patronlar", Oya Köymen, Yordam Kitap, 2008, 232 sf.
Sözün Mülkiyeti – Hukukun Ekonomi Politiği
Bu haftanın ikinci eseri, yakın bir tarihte Dipnot Yayınları'ndan çıkan "Sözün Mülkiyeti" başlıklı kitap. Sosyal politika doçenti Ali Murat Özdemir'in kaleminden çıkan ve Hukukun Ekonomi Politiği altbaşlığını taşıyan kitap, hukuka sosyolojik, özellikle de ekonomi politik bir perspektiften yaklaşıyor.
Kitabın temel iddiası, "kapitalist üretim ilişkilerinin baskın olduğu bir toplumda hukukun esasen hangi işlevleri, nasıl yerine getirdiğini incelemek" diye özetlenebilir. Böylece kitap, "hukukun üstünlüğü" gibi masum gözüken ve az çok herkes tarafından sessiz sedasız kabul gören hukuksal kavram ve kurumların arkasında yatabilecek başka bazı anlamları ve işlevleri sorgulamaya girişiyor.
Kitapta yer alan dikkat çekici bazı başlıklar ise şunlar:
- İş Hukukunun Ekonomi Politiği İçin Teorik Bir Arka Plan Denemesi
- Hukuki İdeolojiden Hukukun Toplumsal İlişkiler Bütünü İçerisindeki Yerine
- Kapitalist Hukukun Dönemselliği
- Devlet Sivil Toplum Ayrımı ve Hukukun Üstünlüğü Prensibi
- Hukukun Merkezileştirici Etkisi
- Hak Süjesinin Hakim Söylem İçerisinden Kuruluşu
Nihayet, yazarın, hukukun işlevleri incelenirken hukuku soyut bir biçimde, yani siyasal, toplumsal ve ekonomik koşullanmalardan kopuk olarak ele almamak gerektiğine vurgu yapması ve kitap boyunca bu kaygıyı göz önünde bulundurması önem taşıyor. Zira hukuk alanında yazılan pek çok eserde, hukukun sadece "olan" ya da "sonuç" olarak adlandırılabilecek kısmı ele alındığı için, hukukun arkasında yatan ilişkilerin yeterli bir biçimde ortaya konulamadığı söylenebilir.
Oysa Özdemir'in karşı çıktığı şey tam da bu tür bir yalıtılmışlık: "Hukuk[un] pratiği için gerekli kategorileri kavramak bir hukuk teorisi için yeterli değildir, bu hukukun pratikler biçiminde işletilebilmesi için gerekli koşulları da ortaya koymak, irdelemek gerekir."
Hukuk gibi karmaşık bir alanda, ekonomi politik gibi anlaşılması ve anlatılması görece-zor bir araç setiyle çözümleme yapmak hiç kolay değil. Özdemir'in de belirttiği gibi "daha en başından, tatmin edici, net, 'apaçık', 'besbelli' sonuçlara ulaşma olasılığı olmayan bir çabanın içindeyiz." Ne var ki, hukuka ekonomi politik ve daha genel ifadeyle sosyolojik yaklaşım, gerçeği farklı bir açıdan ve daha yetkin bir şekilde kavramayı ve kavramsallaştırmayı mümkün kılabiliyor.
Özetle, Sözün Mülkiyeti – Hukukun Ekonomi Politiği, hukukun azgın sularında derinleri keşfetmek isteyenler için farklı bir dalış deneyimi olabilir.
Sözün Mülkiyeti–Hukukun Ekonomi Politiği, Ali Murat Özdemir, Dipnot Yayınları, 2008, 232 sf.
Nesir Fikri
Bu haftanın son eseri, siyasetle edebiyatı harmanlayan ilginç bir kitap: Giorgio Agamben'in geçen ay Metis Yayınları'ndan çıkan Nesir Fikri başlıklı kitabı.
"Kutsal İnsan"la "Olağanüstü Hal" gibi eserleri de Türkçe'ye kazandırılan ve özellikle "Olağanüstü Hal"le dikkatleri çeken Agamben'in, diğer kitaplarına göre hem daha hafif, hem de daha ağır bir eseri bu.
Daha hafif; zira bütünüyle siyasetin boğucu kavram ve konularından çok, edebiyata yoğunlaşıyor. Ama tam da bu nedenle daha ağır olarak da görülebilir. Örneğin, "Aşk Fikri" başlıklı bölümde yer alan şu satırlara bir göz atalım:
"Yabancı biriyle mahremiyeti yaşamak ve bunu ona yakınlaşmak ya da onu tanımak için değil de uzaktaki bir yabancı olarak tutmak için yapmak: görünmez –öylesine görünmez ki adı tümüyle içerir onu. Ve rahatsız durumdayken dahi, günler boyu, her daim açık yerden, varlığın –o şeyin– sonsuza dek açık kaldığı batmayan ışıktan başka bir şey olmamak."
Ancak her bölümün elbette bu kadar zorlayıcı olmadığını belirtelim. Kitabın "Çalışma Fikri", "Barış Fikri", "Mutluluk Fikri", "Işık Fikri" gibi ("ışık, karanlığın kendine gelmesinden başka bir şey değildir") bölümleri okuyucuda farklı bir tat bırakıyor.
Nihayet, çarpıcı fotoğraf ve resimlerle süslenen kitabı yatmadan önce ve özellikle de uykuya dalmak üzereyken okumanın, uyku sırasında ve sonrasında "Alice Harikalar Diyarında" etkisi yapabileceğine de dikkat çekelim.
Özetle, Nesir Fikri, kısmen Kafkaesk bir okuma yapmaktan korkmayan Agamben müdavimleri için ilgi çekici bir kitap olabilir:
Nesir Fikri, Giorgio Agamben, Metis Yayınları, 2009, 154 sf. (ECG/TK)