Ancak işkence yapmakla suçlanan sanık polisler, Yargıtay'ın beraat kararını bozmasından sonra zamanaşımından yararlandı. Olayla ilgili tek ceza alan kişi gazeteci Turgut oldu.
Üç polis memuru zamanaşımından kurtuldu
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, 6 Aralık 2006 tarihinde alındığı bir kararla, mağdur avukatı İbrahim Ergün'ün "Yasalarımızdaki zamanaşımıyla ilgili düzenlemeler ulusal üstü hukuka aykırıdır. Uluslararası sözleşmeler temel alınsın" itibarını reddederek sanıklar Mahmut Yıldız, Şeref Bayrakçı, Mehmet Hallaç ile ilgili davayı zamanaşımından düşürdü.
Mahkeme, 30 Eylül 2004'te davayı beraatla sonuçlandırdıktan sonra Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 26 Nisan 2006'da aldığı bir kararla, "Ekim" örgütünün faaliyetlerine katıldıkları iddiasıyla gözaltına alınan
Dinçer Erduvan'a üç gün, "Kızıl Bayrak" ve "Ekim Gençliği" isimli dergilerin sahibi ve yazı işleri müdürlüğünü yapan Ahmet Turan ve Müslüm Turfan'a da 5'er günlük rapor verildiğini, gözaltında işkencenin İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalında görevli üç öğretim üyesince verilen raporda belgelendiği belirterek, sanık polislerin cezalandırılması gerektiğini açıklamıştı.
Mahkeme, zamanaşımına dair kararını, suç tarihi olan 15 Kasım 1998 itibariyle zamanaşımının 7 yıl 6 ayda dolduğunu belirterek bu sürenin aşıldığı kararına vardı.
İşkenceye beraat haberine ceza
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 18 Temmuz'da, gazeteci Turgut'u, işkence haberinde "yargıyı etkilediği" gerekçesiyle 20 bin YTL'ye mahkum etmişti.
Turgut gibi 60 bin YTL'lik ön ödeme cezasını ödemedikleri için yargılanan gazetenin İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk ve Sorumlu Yazı işleri Müdürü Mehmet Sucu "sorumlulukları bulunmadığı" gerekçesiyle beraat etmişti.
Turgut'un kaleme aldığı haberde, "Türkiye'de ilk kez üniversitenin verdiği rapor ile işkence bilimsel olarak kanıtlanmasına karşın İstanbul Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli 3 polis memuru yargılandıkları davada beraat etti" deniyordu.
Basın Kanunu'nun 19. maddesi
9 Haziran 2004'te kabul edilen 5187 Sayılı Basın Kanunu' nun "Yargıyı etkileme" başlıklı 19. maddesi, "Hazırlık soruşturmasının başlamasından takipsizlik kararı verilmesine veya kamu davasının açılmasına kadar geçen süre içerisinde, Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme işlemlerinin ve soruşturma ile ilgili diğer belgelerin içeriğini yayımlamayı" suç sayıyor. (EÖ/EZÖ)