"Tabii ki her şeyden önce barış; hep barış."
Yazar Kevser Uygun Ruhi Kafkasya'daki savaşla ilgili konuşurken önce bunu söylüyor. Uygun Ruhi Türkiyeli bir Gürcü. Türkiye'de Türkçe ve Gürcüce yayınlanan Pirosmani dergisinin editörlerinden.
Gürcistan'la Rusya arasında ateşkesin imzalanmasının hemen sonrasında, önceliğin yerinden edilen binlerce insana yardım etmek, onların insanca koşullarda barındırılması olduğunu söylüyor.
Türkiyeli Oset Leyla Kılıç Karakaynak da aynı görüşte. "Şu an evsiz kalan insanlara ulaşılamıyor. Bilgi dahi alamıyoruz. Onlara elimizi nasıl uzatabiliriz, önceliğimiz bu."
Batum'da akrabaları, Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te arkadaşları olan Uygun Ruhi de çok kaygılı. "Buradaki insanlarla olduğu gibi aynı yakınlığı hissediyorum. Haberleştiğimizde 'endişelenmeyin, iyiyiz' diyorlar, ama bunu biraz daha bizi rahatlatma adına yapıyor olabilirler. Gerçekten iyi olduklarına inanmak istiyorum."
Rusya'nın açıklamalarına göre 8 Ağustos'ta başlayan savaşta 100 bin insan yerinden edildi. BM mülteci örgütü UNHCR, Gürcistan'ın Gori kentinin nüfusunun beşte dördünün, 56 bin kişinin kenti terk etmek zorunda kaldığını açıkladı. Rusya 30 bin kişinin Güney Osetya'dan Kuzey Osetya'ya geçtiğini, Gürcistan da binlerce kişinin Gürcistan'a geçtiğini açıkladı.
"Ortada büyük bir politik oyun dönüyor. Bu oyuna gelinmesi kötü. Hatalarıyla, sevaplarıyla, oradaki tanıdıklarımı seviyorum. Hiç savaş görmedim, görmek de istemiyorum. Artık insanlar savaşlara çare bulsun istiyorum" diyor Uygun Ruhi. Bunu yöneticilerden değil, dünyanın halklarından bekliyor.
Kılıç Karakaynak, çatışmanın medyada "Gürcistan-Rusya savaşı" olarak yer almasından rahatsız. "Ölen Osetler unutulmuş durumda. Orada akrabalarımız ölürken, bu sorunun es geçilmesi rahatsız ediyor."
"Kafkasyalı olmak gibi güzel bir şey paylaşıyoruz"
Uygun Ruhi, Rusya yönetimini protesto eden eylemlerde, Kılıç Karakaynak da Gürcistan yönetimini protesto eden eylemlerde yer alıyor. Ancak Türkiye'de Kafkasya halklarının üyelerinin birlikteliğine dikkat çekiyor ikisi de.
Uygun Ruhi "Türkiye'de Oset, Abhaz, Çerkes arkadaşlarımız var. Kafkasyalı olmak gibi güzel bir şey paylaşıyoruz. Aramızda sorun yok. İstiyoruz ki orada da öyle olsun. Kafkasya halkları hayatlarına kendileri karar versin, başkaları karışmasın" diye konuşuyor.
Kılıç Karakaynak "Aramızda kesinlikle bir ihtilaf yok" diyor. "Arzumuz barış için birlikte hareket edebilmek. Bu hepimizin sorunu çünkü."
Nanita: Kimse savaş istemiyor, Rusya yönetimi istiyor
Nanita 39 yaşında, Gürcistan yurttaşı bir Laz. Coğrafya öğretmeni. Ancak bir buçuk yıldır Türkiye'de ev içinde çocuk bakıcısı olarak çalışıyor. Öğretmen maaşı ayda 100 dolarmış. "Oğlumun gittiği kolejin aylık parası 150 dolar" diyor, Türkiye'ye çalışmak için gelişini açıklıyor.
Yıllarca Abhazya'da yaşamış. Daha sonra ekonomik ve kültürel nedenlerle Tiflis'e taşınmış. 8 yaşındaki oğlu, üç yaşındaki kızı, eşi ve annesi hâlâ Tiflis'teler. O da üç ayda bir vize sorununu halledebilmek için Tiflis'e gidip geliyor.
"Gürcüler, Abhazlar, Osetler, Ruslar... İnsanların hepsi iyi. Aslında kimse savaş istemiyor. Ama savaşı Rusya yönetimi istiyor "diyor. Ona göre Rusya Kafkaslara da yayılmak istiyor. "Rusya sivillere, çocuklara saldırdı" diyor. "Kreşlere, okullara, hastanelere bomba ttılar."
Seçimlerde Saakaşvili'ye oy vermiş. Onun demokrat olduğuna inanıyor. "Saakaşvili gitsin" diyen Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'a çok kızgın.
Birçok akrabasının, arkadaşının Abhazya'da ve Osetya'da yaşadığını anlatıyor. "15 yıl önce hep birlikte otururduk. Komşuyduk. Şimdi politika her şeyi değiştirdi. Ekonomi kötü. Ülkesi dışında yaşayan bir buçuk milyon Gürcistanlı var" diyor.
Peki şimdi elinde olsa nerede yaşamak isterdi? "Abhazya" diyor. "Abhazya'da yaşamak istiyorum." (TK)