Zar Uluslarası Müzik ve Dans Festivali, 17-18 Eylül’de Kadıköy Gitarcafe’de düzenlenecek. Kökleri iki bin yıl öncesine kadar uzanan Güney İran müziğinin geleneksel ve çağdaş yorumcuları, Zar Uluslarası Müzik ve Dans Festivali’yle İstanbul’da bir araya gelmiş olacak. Festival sekiz konserin yanısıra iki atölye ve bir jam sessiona ev sahipliği yapacak.
Güney İran müziğinin merkezi Boushehr |
Boushehr, İran'ın merkezinden oldukça uzakta, Basra Körfezi'nin Güney-Batı kıyısına kurulmuş bir şehir. Şehir Kuzey'den özellikle de Tahran'dan oldukça farklı bir geleneğin ve kültürün ritmiyle yaşıyor. Yüzyıllardır Arapların, Afrikalıların, Hintlilerin, Ermenilerin ve Yahudilerin ticaret için yerleştiği Boushehr'de, Pers, Arap, Afrika ve Hint geleneklerinin özgün bir karışımı oluşmuş. Bu çeşitlilik, hayatın her alanında olduğu gibi müziğe de yansımış. |
Festivalin dikkat çeken isimlerinin başında müzisyen ve dansçı Shanbehzadeh Saeid geliyor. Shanbehzadeh Ensemble adlı grubu ve Fransız caz gitaristi Manu Codjia ile birlikte vereceği konserle Saeid, kadim bir uygarlığın melodilerini çağdaş caz kompozisyonlarına taşıyor ayrıca, sanatçı tulumunun yanı sıra enerjik dansıyla da tanınıyor.
Clara & Lou Tow ise festivale Fransa’dan katılıyor. İkili sadece İran değil geleneksel Yunan, Meksika, Rus, İspanyol şarkılarından da esinleniyor. İran müziğine caz yorumları getiren Francisco Cordovil Portekiz’den katılıyor. Majid Pakdel ise Basra Körfezi’nin antik ve sembolik enstrümanı ney-joftinin (çift kaval) virtüözü olarak İstanbullularla buluşacak.
Geleneksel ve klasik İran müzik formlarını çağdaş ritimlerle yorumlayan Hamnawa ise bir çağdaş Pers folk müziği grubu.
Güney İran’daki Boushehr şehrinden müzikleri ve dansları İstanbul’a taşıyacak diğer grup ise Nozar Saadat & Hiroun Ensemble. Geleneksel enstrümanlar çalan bir perküsyon grubu olan Pasargad Ensemble de İran’ın Kirman eyaletinden geliyor. (HK)
* Program için tıklayın.