Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkezi, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Düşünce Suçu(!?)na Karşı Girişim’in ortaklaşa hazırladığı Ocak 2021 İfade, Örgütlenme ve Gösteri Özgürlükleri İhlal Raporu yayınlandı.
11 sayfalık raporda, ifade, toplanma ve örgütlenme özgürlüklerine yönelen ihlallerin, Türkiye’nin mevcut koşullarında giderek ağırlaşan insan hakları sorununun aynı zamanda bir demokrasi sorunu olduğunu gösterdiği ifade edildi.
“İdari yasaklar, kolluk müdahaleleri”, “Soruşturma ve yargılamalar” ve “Diğer uygulamalar” başlıklarının yer aldığı rapor ayrıca video konferans halinde de tanıtıldı.
İHD raportörleri Leman Yurtsever, İstanbul ve Marmara Bölgesi’nde yaşandığı tespit edilen ifade özgürlüğü ihlallerini; Ahmet Çiçek, İzmir, Ege ve Batı Akdeniz’dekileri; Osman İşçi, Ankara, Orta Anadolu, Orta ve Doğu Karadeniz’dekileri; Derya Yıldırım, Diyarbakır, Güney ve Doğu Anadolu’dakileri aktardı.
Raporda Ocak ayındaki ihlallerden öne çıkanlar şöyle:
1 Ocak - Ankara: 31 Aralık 2020'de kadın cinayetleri ile ilgili "bu şehri ateşe vereceğimiz günler yakın" şeklindeki sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek gözaltına alınan Kadın Savunma Ağı üyesi B.U. Adliyeye sevk edildi. 1 Ocak 2021'de mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
4 Ocak - İstanbul: Boğaziçi üniversitesi'ne Cumhurbaşkanı tarafından rektör atanmasını protesto eden öğrencilere, polis 2 kişiyi fiziksel şiddet kullanarak gözaltına aldı.
5 Ocak - Uşak: Kaynak İplik Fabrikası'nda, Öz İplik-İş Sendikası'nda örgütlendikleri için işten atılan 4 işçi, açıklama yapmak isterken, sendika yöneticileriyle gözaltına alındı.
11 Ocak - Ankara: Sendika üyesi oldukları gerekçesiyle işten atılan Cargill işçilerinin eylemlerinin bininci günü dolayısıyla Tarım ve Orman Bakanlığı önünde yapılmak istenen basın açıklamasına polis izin vermedi. Bunun üzerine Tekgıda-İş sendikası binası önünde oturma eylemi yapan işçilere müdahale eden polis 10 kişiyi gözaltına aldı.
14 Ocak - İstanbul: BEKSAV'ın Kadıköy'de bulunan binası polis tarafından basıldı ve bilgisayar ile dijital malzemelere el konuldu.
15 Ocak - İstanbul: İstanbul Barosu, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekterliğinin talebiyle 2017'de hüküm giydiği" Cumhurbaşkanına hakaret" suçlaması gerekçe gösterilerek Eren Keskin 'e kınama cezası verdi.
22 Ocak - Ankara: Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Toplumsal Hukuk ve Demokrasi İçin Hukukçular Grubu üyesi avukatlar tarafından "Tehlikedeki Avukatlar Günü" dolayısıyla Adliye önünde yapılmak istenen basın açıklamasına polis Covid-19 salgını kapsamında alınan önlemleri gerekçe göstererek izin vermedi.
24 Ocak - İstanbul: Silivri cezaevinde tutuklu bulunan Şiyar Yıldırım adlı mahpusun Ömer Faruk Gergerlioğlu'na gönderdiği mektubuna en konuldu. Ayrıca eşi tarafından yazılan mektup "Kürtçe tercümanımız yok" denilerek Şiyar Yıldırım'a verilmedi.
30 Ocak - İstanbul: Boğaziçi kampüsünde düzenlenen sergide, Kâbe resminin yere konulduğu iddiasıyla 5 kişi gözaltına alındı. Ardından LGBTİ+ Çalışmaları kulübünde arama yapıldı ve afiş pankartalara el konuldu. Gözaltına alınanlardan 4 kişiyi içişleri bakanı Soylu," 4 LGBTİ+ sapkını gözaltına alındı" sözüyle sosyal medya hesabından hedef gösterdi.
Yorum ve değerlendirmeler
Rapora ilişkin İHD raportörleri Osman İşçi ve Ahmet Çiçek şu değerlendirmeleri yaptı:
İşçi: baskıcı politika ve uygulamalar devam ediyor
"Bu dönemde yaşanan ihlallerin yoğunlaştığı fiziksel müdahale, yargılama, yargılama ve dokunulmazlığın kaldırılması olduğu görülmektedir. Toplumsal alanın daralmasının TBMM'ye yansımaları sonucunda çok sayıda-özellikle de-muhalefet milletvekili hakkında dokunulmazlık kaldırılması talep edildiğini gözlemliyoruz.
Milletvekillerine ek olarak gazeteciler, sendikacılar ve işçilere yönelik de baskıcı politika ve uygulamalar devam ediyor. İnsan hakları örgütlerinin ve savunucularının bu alanlara özgülenmiş belgeleme ve savunuculuk faaliyetleri yürütmesi yararlı olacaktır."
Çiçek: Hukuksuz ve keyfi uygulamalar
"Son zamanlarda birçok emekçi işlerinden, sendikaya üye oldukları gibi nedenlerle, atılmaktadır. Pandemi sürecinde işsizliğin had safhaya ulaştığı bu günlerde işsizlik, atılan işsizlerle birlikte daha da arttı. İşten atılmaların bir diğer nedeni de özellikle bölgemizde, Valilerin, belediyelere, "güvenlik soruşturmaları "nedeni ile yaklaşık 100 emekçinin işten ayrılmalarının sağlanmasının istemesidir. AYM'nin güvenlik soruşturmalarının gereksizliğine yönelik verdiği kararlara rağmen Valiliğin böyle bir şey istemesi hukuksuz ve keyfi bir uygulamadır."
(HA)