İlk resmi LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) öğrenci kulübü Galatasaray Üniversitesi’nde (GSÜ) kuruldu.
Lion Kuir olarak bir araya gelen öğrenciler, üniversite yönetiminin onay vermesi ile “kuir çalışmalar kulübü” olarak resmileştiler. Lion Kuir, Türkiye’deki devlet üniversitelerinde resmi kabul gören ilk LGBTİ öğrenci topluluğu.
Yiğit Alp Avus, Hazan Özturan ve Deniz Lala kulübün nasıl resmiyet kazandığını ve yapmak istedikleri etkinlikleri bianet’e anlattı. Öğrenciler öncelikli amaçlarının okul içerisindeki heteronormativite ile mücadele etmek olduğunu söylediler.
LGBTİ öğrenciler olarak GSÜ’de birbirinizi nasıl buldunuz?
Hazan: Ben düşünüyordum zaten “neden bir şeyler yapmıyoruz okulda?” diye. Hepimizde o düşünce varmış aslında ama birbirimizi bulamamıştık. Okulun eskilerinden biri olarak kayıt gününde, kayıt masasında otururken Deniz ve annesi geldi. Deniz “bu okulda LGBTİ yok mu?” diye sordu. Gezi direnişinden feyz alınmış olsa gerek bu sorularla bu dönem çok karşılaştık. Sorulara cevaben de böyle bir örgütlenme içerisine girdik.
Yiğit: Deniz’le biz LAMBDA’dan tanışıyorduk zaten.
Deniz: Ben bu sene geldim okula. Okul başlamadan önce araştırmıştım bir LGBTİ kulübü var mı diye. Çok şaşırdım olmadığını görünce. Seçil diye bir arkadaşımız var okulda, onunla da Gezi Parkında tanışmıştık. Yani LGBTİ aktivizminden birbirini tanıyan insanlar GSÜ’de bir araya geldik ve böyle bir girişimde bulunduk.
Peki Galatasaray Üniversitesinde öğrenciler arasındaki homofobi durumu nedir?
Hazan: Bizim okulda homofobi “ben homofobik değilim ama eşcinseller çok yakınımda olmasın” düzeyinde var. Benim heteroseksüel arkadaşlarımdan standa gelip diğer arkadaşları gördüğünde “canım destek veriyorum sadece, ibne değilim ben” diyenler de var mesela.
Deniz: Okula astığımız afişin hemen yanına “okulda ibnelere yer yok” yazıldı mesela. Biz de cevaben “velev ki ibneyiz alışın her yerdeyiz” yazdık tabii. Biz LGBTİ’ler okulda görünür olmaya başlayınca homofobi de daha net göründü diyebiliriz.
Kuir kimliksizliğe işaret ediyor ya, siz LGBTİ bireyler olarak neden kulüp isminizde kuir’i benimsediniz?
Deniz: Bizim ilk yaptığımız toplantılarda “heteroseksüelim ama size destek veriyorum” diyen çok fazla insan vardı. Biraz bu algıyı kırmak istedik açıkçası. Biz LGBTİ bireyler olduğumuz için değil heteroseksizm karşıtı olduğumuz için bu kulübü kurduk. Kendi cinsel kimliklerimize çok önem atfetmediğimiz için de kuir vurgusu yapmak istedik. Mesela anneme kuir’i anlattığımda “a tamam ben de kuir’im o zaman” dedi.
Diğer üniversitelerde de LGBTİ öğrenci oluşumları var ama hiçbiri resmi bir kulüp olarak okuldan kabul görmedi. Kulüp olmak için başvuruda bulunduğunuzda kabul göreceğinizi düşünüyor muydunuz?
Yiğit: Başvuru dilekçemizi verdiğimizde muhtemelen ne olduğumuzu ve ne yapmak istediğimiz anlamadılar. Biraz daha açık yazın diyerek dilekçeyi geri verdiler. Biz de daha açıklayıcı bir şekilde ne yapmak istediğimizi anlatıp tekrar dilekçe verdik. Ama çok umudumuz yoktu açıkçası.
Hazan: Hatta kendi aramızda dalga geçiyorduk “eğer ne olduğumuzu anlarlarsa onaylamazlar, anlamazlarsa onaylarlar” diye.
Deniz: ODTÜ’de olduğu gibi “ahlaksızsınız siz” deyip geri çevirmelerini beklemiyorduk ama ret cevabını da kılıfına uydururlar diye düşünüyorduk.
Sizce dekanlık neden onay verdi size?
Hazan: Bizim tüzüğümüzde 2. madde var çok beğendiğimiz. Onun etkili olduğunu düşünüyorum. Özetle pek çok üniversitede “gender studies” (toplumsal cinsiyet çalışmaları) başlığında sadece kadın çalışmalarının değil kuir çalışmaların da yürütüldüğünü anlatıyor. Bu madde bizim okulun prestijini sarsabilecek bir madde aynı zamanda. Prestij kaybı etkili olmuş olabilir diye düşünüyorum. Bir ODTÜ ya da İTÜ için böyle bir prestij kaybının önemli olacağını düşünmüyorum. Ama GSÜ ‘de elitist eğitim ve yapı hala önem teşkil ediyor.
Okulda resmi bir kulüp olmanızın imkanları neler olacak?
Yiğit: Dekanlığın kulüplere ayırdığı ödenekten yararlanacağız. Astığımız afişler kaldırılmayacak. Yapmak istediğimiz etkinlikler için yer ve salon problemi yaşamayacağız.
Lion Kuir olarak okuldaki faaliyetleriniz neler olacak peki?
Deniz: Bizim öncelikli amacımız diğer öğrenciler arasında görünür olmak ve okuldaki homofobiyle mücadele etmek. Bunun için de daimi olarak etkinlik halinde olacağız. Yapmak istediğimiz bir okuma etkinliği var, okuma listemiz hazır. İstediğimiz konuşmacıları çağırıp büyük bir panel düzenlemek, tartışmak istiyoruz. Ve tabi Benim Çocuğum belgeselini göstermek istiyoruz. Bu sene ilk defa kulüp olarak Homofobi Karşıtı Öğrenci Buluşmasına katıldık. Diğer üniversitelerdeki LGBTİ öğrenci oluşumlarıyla tanışmış olduk. Yapacağımız etkinliklerde diğer LGBTİ gruplarla dayanışacağız elbette.(MK/ÇT)