Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin parti grup toplantılarında son günlerin gündemdeki konu başlıkları Ermenek ve çözüm sürecine dair konuştular.
Ermenek
Davutoğlu: Ermenek’te her türlü araştırma yapılacak. Eksikliğin müsebbibi kimse cezasını alacak. Sayın Bahçeli Sakarya’ya gitmek için günlerce beklemişti 1999’da. Bizim iktidarımızda Ermenek’ten haber ulaşır ulaşmaz hemen ertesi gün ben ve sayın cumhurbaşkanı oradaki vatandaşlarımızla acıyı paylaştık.
Bahçeli: Sayın Davutoğlu madendeki bu su, meşhur havuzunuzda biriken yağma hasılatınız değildir. Ermenek için üzülürken Bartın ve Zonguldak’tan da acı haberler gelmiştir. Artık madenlere neşter vurulmalıdır. İnsanca düzenlemiş çalışma şartları temin edilmelidir.
Kılıçdaroğlu: Maden faciası bize has değil. Kömür rezervinde Almanya dünyada birinci, Türkiye 28. Sırada. Almanya’da son 30 yılda yeraltında ölen işçi sayısı 3. Türkiye’de 2003-04 arasında 1075 işçi madende hayatını kaybetti. Bizim kaderimiz mi bu? Niye Almanya’da olmuyor da bizde oluyor.
Devlet akılla yönetilir. Aklı egemen kılmazsanız devlette bunun önüne geçemezsiniz. Önce insana saygı duymak, ona iş güvenliği sağlamak demektir aklı egemen kılmak.
Çözüm süreci
Davutoğlu: Biz çözüm süreciyle aidiyet bağını güçlendirmeye çalışırken biriler de bu aidiyet bağını zedelemeye çalıştı. Terör belasından kurtulmak için yoğun bir çaba içine girdik. Beklenti mayıs ayında terör unsurlarının Türkiye’yi terk etmesiydi. Ancak bunu yapmadılar. Çünkü onlar bu zamanı kazanıp Türkiye’yi tekrar istikrarsızlaştırma çabasına girdiler.
Tam da bu dönemde yaşanan Gezi provokasyonları nedeniyle geri adım attılar.
17-25 Aralık girişimine karşı o zamanki BDP yani HDP kararlı bir tutum sergilemedi.
Bahçeli: Baş danışmanı bir TV programında yönetimin PKK elinde olduğunu açıklamıştır. AKP ne söylerse söylesin. Bizim tespitimiz Türkiye’nin çöküşe gittiğidir. PKK kanlı eylemlerini artırmaktadır. Türkiye çözülmeyle kanlı savaş tahditleri arasına sıkıştırılmıştır. Erdoğan başbakan iken grup toplantısında bölünmeyi umut olarak lanse etmiştir. Bahar kalıcı olarak diye konuşmuştur, neyin kalıcı olduğu ortadadır. Süreç tam bir curcuna tam bir kaostur. Çözümle neyin amaçlandığını açık açık anlatsınlar. (HK)
