Siyasi parti liderlerinin salı günü yapılan grup toplantılarında gündem barış süreciydi.
Başbakan, Bahçeli'nin sözlerini "ayrıştırıcı" buldu. Demirtaş, "akil kadınlar" önerisi getirdi. Kılıçdaroğlu, çözümün mecliste olduğuna işaret etti. Bahçeli sözlerinin arkasında durdu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Grup Toplantısı'nda, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini hatırlatarak nisan ayı içinde Gazze, Batı Şeria bölgesine giderek ambargonun ne durumda olduğuna bakacağını söyledi.
Erdoğan: Ayrıştıran bir dil
Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Bursa mitinginde ''Vur de vuralım, öl de ölelim'' sloganına karşı, ''Merak etmeyin onun da zamanı gelecektir'' sözleriyle ilgili şöyle dedi.
''Sorumsuzca dil kullanması talihsizliktir. Bahçeli'nin kullandığı bu dil 1980 öncesi öldürülen, 1980 sonrası idam edilen gençlerin hatıralarına açık şekilde saygısızlıktır. Bu dil, bu siyaset, bu tavır, Türkiye'nin ve milletimizin asla hayrına değildir. Kışkırtan, tahrik eden ayrıştıran bir dildir.
"Siyasi sorumluluk taşıyan bir insana bu yakışır mı? Senin teröristin kötü benim teröristim iyi mantığıdır bu mantık. Biz vurmaya, öldürmeye değil hayat vermeye geldik.''
Demirtaş: Barış kadınların öncülüğünde olsun
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, "Akil Adamlar" komisyonunun adının “Akil Kadınlar” olarak değiştirilmesini istedi.
"Madem anaların gözyaşını dindireceğiz diye yola çıkıyoruz; bu komisyona da akil kadınlar diyelim hep birlikte. Çoğunluk da kadınlarda olsun. Çünkü –erkek arkadaşlar kusura bakmasın ama- bugüne kadar savaşları hep erkekler çıkardı. Barış olacaksa bunun öncülüğünü de kadınlar yapsın. Ve parlamento akil kadınlara destek sunsun.”
Demirtaş, Abdullah Öcalan’ın mesajında yer alan, “Türkler ve Kürtler İslam bayrağı altında 1000 yıl birlikte yaşadı” ifadelerine dönük eleştirilerle ilgili şöyle konuştu:
“1000 yıl önce o topraklarda Kürtler ve Türkler karşılaştıklarında, o toprakları birlikte yurt edindiklerinde, o halkları bir arada tutan şey İslamiyet’ti. Buna atıfta bulunmak niye rahatsız ediyor. Bazı çevreler bu gerçeği ilk kez duymuş gibi feveran ediyor. Soruyorum, bunlar Türklerle Kürtlerin ilk kez Cihangirde mi karşılaştığın düşünüyorlar.”
Demirtaş, sadece silah bırakan ya da geri dönen PKK’lilara değil, sürece katılan tüm unsurlar için yasal bir güven çerçevesi oluşturulması gerektiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu: TBMM'yi noter yerine koydurtmayız
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kapalı kapılar ardında terör örgütüyle anayasa konuşacaksınız TBMM'yi noter yerine koyacaksınız bunu kabul etmiyoruz" dedi.
"Bir araya gelmeyen siyasal partiler terörün devamını isteyen partilerdir. Sorun toplumsal uzlaşma sorunudur" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Devlet bu süreç içinde hiçbir zaman meşru zeminin dışına çıkmayacaktır. Bu hedef uygulamaya konulamadı. Yolu, yöntemi öneren de biziz. Tarih bizi haklı çıkaracaktır. Diyorlar ki 'Sizin öneriniz ile AKP'nin önerisi aynı.' Asla aynı değil, 180 derece fark var. Bizim önerimizde çözüm yeri Meclis'tir. Barışın 3 ayağı vardır: Hukuk, insan hakları ve toplumsal uzlaşma."
Bahçeli: Sözlerin arkasındayım
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti grubunda "Bursa mitingimizi şereflendiren vatandaşlarımızın hep bir ağızdan dile getirdikleri sözlerine karşılık verecek kararlılıkla kullandım. Sonuna kadar arkasındayım. Zamanı geldiğinde ne yapacağımız ve neleri göze alacağımızı herkes görecektir" dedi. (NV/HK)