Dün sabah 04.00 sıralarında Fikirtepe'de gözaltına alındıktan sonra Hasanpaşa Karakolu'na götürülen Arslan'ın, 24 saat güvenlik kamerasıyla izlenen nezarethanede, kazağıyla kendini parmaklıklara astığı açıklandı.
Nezarethanede güvenlik kamerası var
Ahmet Arslan, otomobiline aldığı ve polisin kimliğini açıklamadığı bir kadının sarkıntılık iddiası üzerine, dün sabaha karşı Fikirtepe'de gözaltına alındı. Yapılan testte 80 promil alkollü çıkan Arslan, şikayetin yapıldığı Hasanpaşa Karakolu'na götürülerek bodrum kattaki nezarethaneye konuldu. 24 saat boyunca güvenlik kamerasıyla izlenen nezarethanede geceyi geçiren Arslan sabah 10.20'de tuvalete çıkarıldı.
"Kazağıyla astı" iddiası
Emniyet yetkililerinin yaptığı açıklamaya göre, Arslan daha sonra yeniden nezarete konuldu. İfadesinin alınıp işlemlerin yapılması için 10.35'te bodrum kattaki nezarete inen polisler, Arslan'ın cesediyle karşılaştı. Kazağıyla kendini nezarethane parmaklıklarına astığı öne sürülen Arslan'ın cesedi otopsi yapılması için Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı.
Gazeteciler engellendi
Olayla ilgili yetkililerin bilgi vermekten kaçındığı gözlenirken, cenazenin alınması sırasında gazetecilerin görüntü alması da engellendi. Ceset karakolun arka kapısından çıkarılırken, kapı önüne polis minibüsleri ile bir vatandaşın kamyonu park edilerek görüntü alınması engellendi. Olayla ilgili adli ve idari soruşturma başlatıldı.
6 yılda 67 ölüm
İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen geçen yıl, son altı yılda 67 kişinin işkence kuşkusuyla öldüğünü açıklamıştı. Demokratik Sol Parti (DSP) Bursa Milletvekili Ali Arabacı'nın konuyla ilgili soru önergesini yanıtlayan Yücelen, Türkiye'de 1995-2001 yılları arasında 62'si polis karakollarında, 5'i de jandarma karakollarında olmak üzere toplam 67 kişinin yaşamını kaybettiğini söylemişti.
112 güvenlik görevlisine dava
Gözaltındaki bu ölüm olayları ile ilgili olarak 112 güvenlik görevlisi hakkında adli soruşturma yapıldığını belirten Yücelen, 9 personel hakkında cezai hüküm verildiğini, 62 davanın halen sürdüğünü, 31 personel hakkında beraat kararı verildiğini, 6 personel hakkında takipsizlik kararı alındığını, 4 personel hakkındaki cezalarında da ertelendiğini açıklamıştı.
Karakolda ölüm olaylarıyla ilgili olarak 129 güvenlik personeli hakkında idari soruşturma açıldığını da anımsatan Yücelen, 49 personel hakkında cezai işleme gerek bulunmadığına karar verildiği, diğer personelin ise çeşitli disiplin cezalarını çarptırıldığı belirmişti.
AİHM'de Türkiye'ye ceza
Sözkonusu dönemde karakollardaki ölüm olayları hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) 14 dava açıldığını da bildiren Yücelen, bu davaların ikisinin reddedildiği, bir davanın ise Türkiye aleyhine sonuçlandığını, bu dava nedeniyle Türkiye'nin 42 bin ABD doları tazminat ödemeye mahkum olduğunu söylemişti.
Yücelen, bir davanın da karar bağlanmadan önce "dostane çözüm" yoluyla sonuçlandırıldığını belirterek, Türkiye'nin bu davayı açan tarafa 1 milyon Fransız Frank ödediğini, açılan 10 davanın ise halen devam ettiğini söylemişti. (BB)
