bianet, Anadolu topraklarında yaşayan halkların çorba tariflerini derliyor.
Balkanlardan gelen soğuk havanın etkisini bir nebze azaltmak için Türkiye'de nüfusları binlerle ifade edilen Goralılara ait iki çorba tarifi...
İlki köfte ve sirkeli sarmısak sevenler için Kaşa çorbası. Dört kişi için maliyeti yedi lira; yapımı 20 dakika.
Kökleri, Kosova'daki Gora bölgesinin Brod köyüne dayanan bu çorbanın önce tek zahmetli kısmını anlatayım. 250 gram kıymaya, bir çay kaşığı karabiber, iki dilim ufalanmış bayat ekmek, bir tatlı kaşığı tuz ekleyip küçük köfteler haline getiriyorsunuz. Köfteleri una bulayıp yağda kızartıyorve bir kenara bırakıyorsunuz.
Etin pahalı olduğu memleketimizde, bütçeniz orantısında köftelerin sayısını arttırabilirsiniz, tabii ki "ne kadar köfte, o kadar lezzet" çünkü suya lezzetini verecek olan başlıca malzeme köfteler.
Köfteler kenarda beklerken tezgahın bir yanında üç yemek kaşığı unu, iki yemek kaşığı yağ ile pembeleşene kadar güzelce kavurup beş bardak suyu ekliyoruz. Su kaynayınca kızarmış köfteleri içine atıp bir taşım daha kaynatıyoruz.
Damağınıza göre iki çorba kaşığı sirke ve üç diş sarmısağı da içine kattıktan sonra çorba hazır. "Can boğazdan gelir", "Lezzetli bir yemek için asla malzemeden çalmam" diyorsanız, tereyağ ve pul biberini kızdırıp üstüne eklemek serbest.
Bu çorba tek başına bol ekmekle oldukça doyurucu ama ben çorbayla doymam diyorsanız yanına bir makarna yapabilirsiniz. Ancak yanına lezzetini ağzınızdan silecek başka bir yemek tavsiye etmiyorum. Kaşanın bir özelliği de soğuduktan sonra aldığı katı kıvam karşısında kaşığı bir kenara bırakmanızı ve ekmeğe banarak daha da lezzetle yemenizi sağlaması.
Balkanlardan dünyaya yayılan Vegeta
İkinci tarif, şehriyeli çorbayı sevenler için ideal; ismi baharatından geliyor; Vegeta. Dört kişi için maliyeti 2 lira; süresi 10 dakika.
Vegeta Bosna'da 1959'da baharat ve sebzelerin kurutulmasıyla keşfedilmiş. Önce Yugoslavya sonra tüm dünyaya yayılmış; Balkanlarda neredeyse tuz yerine her şeye Vegeta konur. Türkiye'de de büyük marketlerde mevcut.
Vegeta çorbası da sonradan keşfedilmiş. Bir çorba kaşığı silme unu iki yemek kaşığı yağı sararana kadar kavuruyoruz. Hemen ardından bir çorba kaşığı tel şehriyeyi tencereye koyup şehriyeler "yanıyoruz" demeye yüz tutana kadar yine kavuruyoruz. Üstüne beş bardak suyu koyup kaynamaya bırakıyoruz.
Ve üzerine çorbaya asıl lezzetini veren Vegeta'dan bir yemek kaşığı ekliyoruz. (Sakın tuz koymayın, Vegeta zaten tuzlu)
Çorba kaynarken bir kaseye yumurtanın sarısı ve yarım limon ile terbiye yapıyoruz. Usta aşçılar gülse de yemeğin en stresli kısmı yumurtayı kaynayan çorbaya kesilmesini önleyerek ağır ağır eklemek. Ve çorba hazır.
"Bu ne böyle, bildiğimiz şehriye çorbası işte" diyorsanız; bir deneyin ve Vegeta'nın herhangi bir yemeğin tadını nasıl değiştirebileceğini görün.
Afiyet olsun. (NV)