26'si ulusal düzeyde, 66'si yerel düzeyde faaliyet gösteren toplam 92 meslek örgütünün olusturdugu Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun, 19 Mart 2011 tarihinde Ankara'da düzenledigi etkinlikte, GÖP Dönem Baskani Ercan Ipekçi'nin yaptigi açiklama söyle:
Onlar, cezaevindeler!
Onlar, halkin gerçekleri ögrenme yarisinda hepimizin önüne geçtiler.
Onlar, gazetecinin ilk görevini, halkin gerçekleri ögrenme hakkina saygili olma görevini yerine getirirlerken, karsilastiklari engellere karsi mücadele ettiler.
Haberleriyle, yazilariyla, kitaplariyla demokratiklesme mücadelesine katki verirlerken, hepimizden önce cezaevine girdiler.
Onlar, yargilama çemberinin halkalari giderek genislerken, sayilari her geçen gün artan tutuklu gazeteciler!
Onlar onurumuz, onlar gururumuz!
Onlara özgürlük istemek için toplandik!
Yargilanmaktan, tutuklanmaktan korktugumuz için degil, halkin sesinin kisilmasindan, bilgi edinme hakkinin engellenmesinden, haber alma hakkinin yok edilmesinden endise duydugumuz için bugün buradayiz!
Yozlasmis, yönlendirici, gerçekleri halktan saklayan; yargisiz infazlar, hakaretler, yalan ve iftiralarla dolu niteliksiz yayincilik için degil; halka gerçekleri anlatan, arastiran, soran, elestiren, meslek ilkelerine uygun nitelikli yayincilik için engellerin kaldirilmasini istiyoruz.
Sira bize gelmeden, sira size gelmeden, herkes için özgürlük talebimizi haykirmak için sokaklardayiz!
Onlar, terörist degiller!
Ellerine silah almadilar.
Tek bildikleri kursun, yazarken kullandiklari kursunkalemlerinden ibaret.
Onlar, kalemlerinden çikan kelamlarini; silahtan daha öldürücü, tastan ve sopadan daha yaralayici, terörden daha korkutucu sananlarla mücadele ederken, hepimizden daha hizli davrandilar!
Hepimizden önce bu yasalarla yargilanma onuruna erdiler.
Fikirlerine, bilgeliklerine, toplumsal dinamikleri harekete geçiren fedakârca mücadele anlayislarina selam olsun!
Yeni meslektaslarimizi feda etmeden, sesimiz kesilmeden, herkese özgürlük talebi için alanlardayiz!
Dün cezaevindeki bir meslektasimdan bir mektup aldim.
Mektubun yazari, Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun benimsedigi bir ilkeye isaret ederek, "gazeteciler arasindaki birligi 'ayrimsiz, herkese basin ve ifade özgürlügü' düsturuyla saglamak" gerektigini vurguluyordu.
Bir yildan fazla süredir Diyarbakir Cezaevi'nde bulunan Hawar gazetesinden Bedri Adanir, söyle sesleniyor sizlere:
"Vedat Kursun'a verilen ceza Radikal'de çelimsiz bir haberle geçistirilmemeli. Ahmet Sik'i da Günlük, Devrimci Demokrasi gibi gazeteler ayni düsturla savunabilmeli. Çünkü bu savunma; hak ve özgürlüklerin, demokrasinin savunulmasidir."
174 yil hapis cezasina çarptirilan Azadiya Welat gazetesinin eski Yazi Isleri Müdürü Vedat Kursun, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basin Özgürlügü Ödülünü aldigi 24 Temmuz 2010 tarihindeki törene cezaevinden gönderdigi mektupta sunlari söylemisti:
"Bana verilen cezalar ve yapilan hukuksuz yargilamalar, benim, devlete ve hukuka olan güvenimin sarsilmasina neden oldu. Ama sizin bu davranisinizin, yani beni bu ödüle layik görmenizin, bu düsüncemi tekrar gözden geçirmeme neden oldugunu söyleyebilirim."
Kamuoyunun tanidigi ya da tanimadigi nice gazeteci ve aydin, demokrasi mücadelesinde sessizce yitirilmek istenirken; bu ülkenin, her kültürden, her fikirden, her inançtan yetismis degerlerine sahip çikmaya ihtiyaci var!
Cezaevlerindeki 10 kadin gazeteciden birisi olan Suzan Zengin'in mektubunda su satirlar yer aliyor:
"Muhalif bir yayin anlayisina sahibiz. Anayasa, yasalar ve uluslararasi sözlesmelerde yer alan düsünce özgürlügü çerçevesinde faaliyet yürütmekteyiz. ... Devletin yasalari çerçevesinde yayin yapmakta ve devlete vergimizi ödemekteyiz. . Çalistigim gazetedeki görevlerim nedeniyle muhabirlerle, yayincilarla, sendikacilarla ve daha birçok kisiyle yapilan görüsmelerim yasadisi gösterilmeye çalisildi, yine gazetede yayimlanan yazilarimin bilgisayar ortamindaki halleri delil olarak yasadisi ilan edildi. Bu yazim gazetede yayimlanmis olmasina ragmen, bunun bilgisayar ortamindaki hali örgütsel belge sayildi."
Bu ülkeyi yönetenlere ve kanun yapicilara sesleniyoruz:
Basin Kanunu'nun 3'üncü maddesindeki "Basin özgürdür" hükmü ile 12'nci maddesindeki "haber kaynaginin gizliligine" yönelik düzenleme birlikte degerlendirildiginde; bu hükümler gazetecilerin, bilgiye ve belgeye ulasabilme hakkinin güvencesi olarak görülür.
Ancak gazetecilerin bu hakki kullanarak elde ettigi bilgi ve belgelerin, kendisinin bizzat suç islediginin kaniti olarak kabul edilmesi, gazetecinin sanik ya da süpheli sayilmasi, hatta "terör örgütü üyesi" olmakla ya da "terör örgütü propagandasi yapmakla" suçlanmasi durumunda, haber kaynaginin gizliliginden söz edilemeyecegi gibi basin özgürlügü de ortadan kalkmaktadir.
Gazetecileri potansiyel suçlu olarak gösteren yaklasimlardan vazgeçin!
Devletin üst kademelerinde ortaya konan bu suçlayici tutum, inanilmaz bir sekilde her kademedeki "durumdan vazife çikaran" görevlileri etkilemekte, basin ve ifade özgürlügü üzerindeki baskilarin topluma nüfuz etmesine yol açmaktadir. Bu konuda, masumiyet karinesine uygun olarak daha titiz beyanlarda bulunmanizi istiyoruz.
Nedim Sener, diyor ki: "Simdi beklentim su: Hukuk alet edilerek açilan yaranin yine hukuk eliyle kapatilmasi. Ama umutlu degilim. Çünkü Türkiye'de masumlarin hakkini koruyacak bir hukuk oldugu konusunda ciddi süphelerim var."
Bu ülkenin insanlarini umutsuzluga sevk etmeye ne hakkiniz var?
Bu yaklasimlarinizdan vazgeçin!
Mustafa Balbay, 14 Mart tarihinde Basbakana hitaben yayimlanan açik mektubunda, su sorulari yöneltti:
"Bizim yaptigimiz gazetecilik degilse, sizin gazetecilik tarifiniz nedir? Iktidarin her attigi adima reform deyip övmek mi? Iktidarin istikrari bozulmasin diye tüm olasi alternatifleri ortadan kaldirmak için seferber olmak mi?"
Uluslararasi meslek kodlarina göre, gazeteciler, mesleki konularda hükümetlerin ve çikar gruplarinin her türlü müdahalesine kapalidir. Gazeteciler, yalnizca meslektaslarinin yargilarini kabul eder. Olusturulan korku ve sindirme ortaminda, gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin, kamu otoritelerince tartisilir hale getirilmesi bir müdahaledir. Bu müdahaleleri reddediyoruz. Bu manipülasyonun bir parçasi olmayacagiz. Kanunlara saygiliyiz, ancak meslek ilkelerine uygun gazetecilik faaliyetlerinin, bu kanunlarla engellenmesine karsi yine meslek ilkeleri çerçevesinde direnecegimizi ve susmayacagimizi bir kez daha ilan ediyoruz.
Ahmet Sik, haklarinda yapilan suçlamalarla ve iftiralarla "itibarsizlastirilmaya" çalisildiklarindan yakiniyordu.
Degerli meslektaslarimiz, hiçbirinizin itibarina leke süremediler, süremeyecekler!
Hepinizin gazetecilik faaliyetlerinden dolayi yargilandiginiza sahitlik ediyoruz.
Onlarin en yakinlarinda olanlar, Erol Zavar'in, Vedat Kursun'un, Bedri Adanir'in, Erdal Süsem'in, Ozan Kilinç'in arkadaslari, Füsun Erdogan'in ve Suzan Zengin'in aileleri, onlarin gazeteciligine sahitlik eder misiniz?
Mustafa Balbay'in, Baris Terkoglu'nun, Baris Pehlivan'in, Tuncay Özkan'in esleri, Deniz Yildirim'in tahliye olan kogus arkadaslari, Hikmet Çiçek'in sendikaci dostlari, Nedim Sener'in, Ahmet Sik'in, Soner Yalçin'in, Dogan Yurdakul'un mesai arkadaslari onlarin gazeteciliklerine sahitlik eder misiniz?
Cezaevlerindeki tüm meslektaslarimiz adina, Istanbul'daki, Ankara'daki, Izmir'deki, Diyarbakir'daki, Malatya'daki, Erzurum'daki, Konya'daki, Van'daki agir ceza mahkemelerinden tahliye talebinde bulunuyoruz.
Sayin yargiçlar, onbinlerce basin emekçisinin, milyonlarca yurttasin bu özgürlük talebini göz önünde bulundurun, elinizdeki dosyalari yeniden degerlendirin.
Yasalarda gerekli düzenlemeler yapilincaya kadar, meslektaslarimiz hakkindaki yargilamanin tutuksuz olarak sürdürülmesi için tahliye taleplerimizi dikkate alin.
Gazetecilerin özgür birakilmasi için tüm mahkeme heyetlerinin vicdanlarina sesleniyoruz.
Hukuk adina, insanligin ulastigi evrensel degerler adina, akil ve vicdan adina cezaevlerindeki gazetecileri özgür birakin!
Bugün, cezaevlerindeki meslektaslarimizin mesajlarini sizlerle paylasmaya çalistik.
Belki bir daha buna firsat bulamayacagiz.
Belki bundan sonra cezaevlerindeki tutuklu gazetecilerin görevlerini en iyi sekilde yaptiklari için yargilandiklarini savunma hakkimiz olmayacak.
Çünkü Türk Ceza Kanunu'nun bazi maddelerinde degisiklik yapilmasina dair hükümetin hazirlayip meclise sevk ettigi yeni kanun tasarisi yürürlüge girdigi takdirde, yargilanan gazetecilerin masum olduklarini savunabilmek için, belki de onlarla ayni suçlamadan dolayi yargilanmayi göze almamiz gerekecek!
Mevcut uygulamayi daha da kötülestireceginden, medya üzerindeki baskilari bu kez keskin bir ayrimcilik anlayisiyla daha da artiracagindan, totaliter devlet uygulamalarina hukuki dayanak saglayacagindan endise duydugumuz bu kanun tasarisinin düzeltilmesi için çaba gösterecegiz elbette.
Her seye ragmen, halkin haber alma hakki için mücadele etmeyi, cezaevindeki gazetecilerin masumiyetlerini savunmayi, onlarin özgür kalmasi için dayanisma içinde olmayi sürdürecegiz.
Ancak Sayin Basbakana, "Degisim Liderleri Zirvesi"nde kullandigi su sözleri hatirlatiyoruz:
"Simdi, insanlarin, demokrasi, hak, refah taleplerini karsilama zamani. Her sey nasil süratle degisiyorsa siyasette de bir güncellemenin sürekli daim oldugunu akildan çikarmamak gerekiyor. Bugün, sanal tehditlerle, sanal tehlikelerle insanlari korkutma, sindirme, degisimi erteleme degil, derhal degisim sürecini baslatma zamani."
Degisimi derhal baslatin Sayin Basbakan!
Halkinizin bu demokratik taleplerine kulak verin!
Ceza kanunlarini, ceza muhakemesi kanunlarini, telefon dinlemelerine olanak vererek haberlesme özgürlügünü yok eden kanunlari, internet erisimini engellemeye gerekçe olarak gösterilen kanunlari derhal degistirin.
Cezaevlerindeki gazetecilerin özgür kalmasi için, medya üzerindeki korku ve sindirme ortaminin sona ermesi için gerekli degisimi ertelemeyin!
Özgürlük taleplerine kulaklarinizi kapatmayin!
Susmadik, susmayacagiz!
Özgürlük için degisim!
Özgürlük için dayanisma!
Özgürlük için mücadele!
Özgür basin varsa, özgür toplum vardir!
GAZETECILERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU:
Avrupa Gazeteciler Birligi (AEJ) Türkiye Temsilciligi, Basin Enstitüsü Dernegi - IPI Ulusal Komite (BED-IPI), Basin Konseyi, Çagdas Gazeteciler Dernegi (ÇGD), Diplomasi Muhabirleri Dernegi (DMD), Ekonomi Gazetecileri Dernegi (EGD), Ekonomi Muhabirleri Dernegi (EMD), Gazete Sahipleri Dernegi, Gazeteciler Cemiyeti (Ankara), Gazeteciler Cemiyetleri Basin Vakfi, Basin Yayin Iletisim ve Posta Emekçileri Sendikasi (HABER-SEN), Iletisim Arastirmalari Dernegi (ILAD), Izmir Gazeteciler Cemiyeti (IGC), Kültür Turizm ve Cevre Gazetecileri Dernegi (KÜLTÜRÇEV), Parlamento Muhabirleri Dernegi (PMD), Profesyonel Haber Kameramanlari Dernegi (PHKD), Egitim ve Saglik Muhabirleri Dernegi (ESAM), Turizm Çevre ve Kent Gazetecileri Dernegi (TURÇEV), Türkiye Foto Muhabirleri Dernegi (TFMD), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF), Türkiye Gazeteciler Sendikasi (TGS), Türkiye Spor Yazarlari Dernegi (TSYD), Türkiye Yayincilar Birligi (TYB), Türkiye Yazarlar Sendikasi (TYS), Ugur Mumcu Arastirmaci Gazetecilik Vakfi (UMAG).
Adiyaman Gazeteciler Cemiyeti, Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti, Aksaray Gazeteciler ve Yazarlar Cemiyeti, Alanya Gazeteciler Cemiyeti, Anadolu Spor Gazetecileri Dernegi, Antakya Gazeteciler Cemiyeti, Antalya Gazeteciler Cemiyeti, Artvin Gazeteciler Cemiyeti, Aydin Gazeteciler Cemiyeti, Balikesir Gazeteciler Cemiyeti, Bartin Gazeteciler Cemiyeti, Batman Gazeteciler ve Yayincilar Cemiyeti, Bayburt Gazeteciler Cemiyeti, Bolu Gazeteciler Cemiyeti, Burdur Gazeteciler Cemiyeti, Bursa Gazeteciler Cemiyeti, Cumhurbaskanligi ve Basbakanlik Muhabirleri Dernegi, Çanakkale Gazeteciler Cemiyeti, Çorum Gazeteciler Cemiyeti, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti, Denizli Gazeteciler Cemiyeti, Dogu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti, Düzce Gazeteciler Cemiyeti, Edirne Gazeteciler Cemiyeti, Eskisehir Gazeteciler Cemiyeti, Firat Havzasi Gazeteciler Cemiyeti, Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti, Giresun Gazeteciler Cemiyeti, Güneydogu Gazeteciler Cemiyeti, Isparta Gazeteciler Cemiyeti, Iskenderun Gazeteciler Cemiyeti, Karabük Gazeteciler Cemiyeti, Karaelmas Gazeteciler Dernegi, Karaman Gazeteciler Cemiyeti, Kars Kuzeydogu Gazeteciler Dernegi, Kastamonu Gazeteciler Cemiyeti, Kayseri Gazeteciler Cemiyeti, Kirikkale Müstakil Gazeteciler Dernegi, Kirsehir Gazeteciler Cemiyeti, Kilis Gazeteciler Cemiyeti, Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti, Konya Gazeteciler Cemiyeti, Kütahya Gazeteciler Cemiyeti, Malatya Gazeteciler Cemiyeti, Manisa Gazeteciler Cemiyeti, Mersin Gazeteciler Cemiyeti, Mugla Gazeteciler Cemiyeti, Nevsehir Gazeteciler Cemiyeti, Nigde Gazeteciler Cemiyeti, Ordu Gazeteciler Cemiyeti, Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti, Radyo ve Televizyon Gazetecileri Dernegi, Sakarya Gazeteciler Cemiyeti, Samsun 19 Mayis Gazeteciler Cemiyeti, Sinop Gazeteciler Cemiyeti, Sivas Gazeteciler Cemiyeti, Sanliurfa GAP Gazeteciler Cemiyeti, Tokat Gazeteciler Cemiyeti, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti, Trakya Gazeteciler Cemiyeti, Tunceli Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Haber Kameramanlari Dernegi, Usak Faal Gazeteciler Dernegi, Yalova Gazeteciler Cemiyeti, Yozgat Gazeteciler ve Yazarlar Dernegi, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti. (EÖ)