Oda Sekreteri Ali Ekber Çakar, konuyla ilgili basın açıklamasında, Gökçesu maden havzası linyit ocaklarında çalışan işçilerin çalışma koşullarının ağırlığına dikkat çekti, ocakların özelleştirilmesinden sonra işçilerin çalışma koşullarının hızla değiştiğini hatırlattı:
"İşçilerin çalışma koşulları asırlar öncesini hatırlatmaktadır. Asgari ücretle çalıştırılan işçiler, tüm malzemelerini de kendileri sağlıyor. İşçi sağlığına ve iş güvenliğine ilişkin yasa ve tüzükler sürekli ihlal ediliyor."
"1987'den önce Türkiye Kömür İşletmeleri'ne (TKİ) ait olan bugünkü sahalar, özelleştirmeden sonra özel sektöre devredildi, işveren ilk iş olarak yetkili sendikayı tasfiye etti. Aynı işveren, satın aldığı Bozüyük Seramik ve Serel Seramik'te de aynı yasadışı uygulamalarla sendikayı tasfiye etti. 1992 yılından bu yana havzada sendikal örgütlülük bulunmuyor."
"Yasalar uygulansın"
Çakar, maden işçileriyle ilgili taleplerini şöyle sıraladı:
"Yasaları tanımamakta ısrar eden ve keyfi uygulamalarla ocağı kapalı tutan işverenin biran önce maden ocağını üretime açmasını ve işten çıkarılan işçilerin işlerine geri dönmesinin sağlanmasını, maden ocağında işçi sağlığı ve iş güvenliği yasa ve tüzüklerinin uygulamasını, iş yerinin çalışma koşullarının insani ve çağdaş bir düzeye getirilmesini, işçiler üzerindeki sendikasızlaştırma baskısının sona erdirilmesini talep ediyoruz."
Direniş 10 aydır sürüyor
Bolu'nun Mengen ilçesine bağlı Gökçesu beldesindeki Kuzey Anadolu Madencilik A.Ş Gökçesu Linyit Ocakları'nda çalışırken, sendikalı oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan işçiler, 10 aydır sürdürdükleri direnişi, sorunlarını ve taleplerini anlatmak için bir kez daha Ankara'ya yürüyor.
Türkiye Devrimci Maden Arama ve İşletme İşçileri Sendikası'na (Dev.Maden-Sen) üye olduktan sonra işverenin ücretsiz izne çıkarttığı 97 işçiden 52'si, yaklaşık 10 aydır aileleriyle birlikte maden ocağının önüne kurdukları çadırlarda yaşıyor. (BB/NK)
