Göçmen Dayanışma Ağı, cumartesi günü yaklaşık 100 kişinin kaçtığı Kumkapı Geri Gönderme Merkezi’nin insanlık dışı barınma koşullarıyla bilinen bir merkez olduğunu belirterek AB-Türkiye anlaşmasının feshedilmesi ve herkes için sınırlardan güvenli geçişin sağlanmasını talep etti.
19 Kasım cumartesi günü İstanbul’da Kumkapı Geri Gönderme merkezinde sınırdışı edilmek üzere tutulan 123 göçmen ve mülteci koğuşlarını ateşe vererek kaçtı. Polis ekiplerinin çevre mahallelerde yaptığı aramalarla 20’si tekrar yakalandı.
TIKLAYIN - MÜLTECİ, GÖÇMEN, SIĞINMACI ARASINDAKİ FARKLAR
AİHM mahkum etmişti
Göçmen Dayanışma Ağı, Kumkapı Geri Gönderme Merkezi’nin en son Aralık 2015’te bir isyana sahne olduğunu ayrıca pek çok kez göçmen dayanışma aktivistlerince de protesto edildiğini hatırlattı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de 2014’te merkezde, göçmenlerin özgürlüğü ve güvenliğinin, etkili başvuru hakkının, ve işkenceye ve kötü muameleye yönelik yasakların ihlal edildiğine karar vermişti.
13 bin 660 kişi var
Göçmen Dayanışma Ağı, AB-Türkiye anlaşmasının ardından sınırdışı merkezlerinde sayının artarak 13 bin 660’a ulaştığını ve bu kişilerin diplomatik pazarlıklar uğruna sınırdışı edilme tehdidi altında olduğunu ifade etti.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün resmi verilerine göre Adana, Antalya, Aydın, Bursa, Çanakkale, Edirne, Erzurum, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kırıkkale, Kırklareli, Tekirdağ ve Van illerindeki geri gönderme merkezleri var.
"Türkiye göçmenleri ayrıştırıyor"
Açıklamada şöyle dendi:
“Türkiye Kale Avrupası’nın sadık bekçisi olarak özgürce yaşaması ya da seyahat etmesi makul görülen göçmenleri ayrıştırıyor, geri kalanları da ya asgari koşullarda yaşamaya mahkum ediyor ya da “kaçak” veya “suçlu” addedip geri göndermek üzere sınırdışı merkezlerine topluyor. Kumkapı’daki yangın ile özgürlüğüne kavuşan, çoğunun Afgan ya da Pakistanlı olduğu belirtilen göçmenler de geride bıraktıkları ülkelerdeki şiddet, etnik ayrımcılık, politik baskılar ya da ciddi yoksulluk koşullarına karşın daha iyi bir yaşam ve iltica hakkından mahrum bırakılarak hapsedilmişti.
"Türkiye'nin 'güvenli' statüsü sorgulanmalı"
"Hayatlarını riske atarak Yunanistan’a ulaşabilmiş olan 720’den fazla göçmen AB-Türkiye anlaşması kapsamında Türkiye’ye geri gönderilmiş durumda. Türkiye hükümeti, anlaşmanın vize serbestisi vaadine çokça değinirken, geri kabul ettiği göçmenlerin hangi koşullar altında, nerelerde tutulduğu ve akibetleri hakkında hiçbir açıklama yapmıyor.
"Göçmen Dayanışma Ağı olarak, hala herkesin koşulsuz serbest dolaşım hakkına ve istediği yerde yaşama özgürlüğüne sahip olduğunu ve kimsenin bu hakları kullandığı için hapsedilemeyeceğini savunuyoruz. Yaşadığımız coğrafyadaki savaş, yıkım ve baskılar devam ederken Türkiye ve Avrupa sınırlarında örülen duvarlar, göçmenleri sınıflandırıp ayrıştıran, mahkum eden devlet politikaları kabul edilemez.
"Uzun süredir olağan koşulların yaşanamadığı ülkemizin ne kadar “güvenli” bir ülke olduğu tekrar sorgulanmalı, AB-Türkiye anlaşması derhal feshedilmeli, herkes için sınırlardan güvenli geçiş sağlanmalı.” (NV)