20 yaşındaki Mehmet Ayvalıtaş 2 Haziran 2013’te,
22 yaşındaki Abdullah Cömert 3 Haziran 2013’te,
26 yaşındaki Ethem Sarısülük 14 Haziran 2013’te,
18 yaşındaki Medeni Yıldırım 28 Haziran 2013’te
19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz 10 Temmuz 2013’te
23 yaşındaki Ahmet Atakan 10 Eylül 2013’te
16 Haziran 2013’te yaralanan Berkin Elvan, 15 yaşındayken, 11 Mart 2014’te hayatını kaybetti.
Gezi direnişinde hayatını kaybeden altı kişiyle ilgili toplam dört dava açıldı, sadece biri sonuçlandı. Ölen üç kişiyle ilgili soruşturmalar bile tamamlanmadı. Gezi ölümlerinde yargının durumu şöyle:
Mehmet Ayvalıtaş
Gezi Parkı eylemlerine destek için 2 Haziran gecesi Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde yürüyen grubun üzerine doğru hızla giden aracın çarptığı 20 yaşındaki Mehmet Ayvalıtaş’ın ölümü kayıtlara trafik kazası olarak geçti. Aracın sürücüsü ifadesinin alınmasının ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Mehmet Ayvalıtaş’ın annesi Fadime Ayvalıtaş da 13 Aralık 2013’te kalp rahatsızlığı nedeniyle hayatını kaybetti.
Açılan dava Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor. Cumhuriyet Savcısı Müfit Büyükçolpan’ın hazırladığı iddianameye göre davada iki sanık var. Ayvalıtaş’a aracıyla çarpıp ölümüne sebep olan sanıklar Mehmet Görkem Demirbaş ile Cengiz Aktaş, Türk Ceza Kanunu’nun 85/2. maddesi uyarınca “taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma” suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. Mahkeme iki sanığın tutuklanması talebini de görülen dört duruşmada da reddetti.
Beşinci duruşma 24 Aralık’ta.
Abdullah Cömert
22 yaşındaki Abdullah Cömert, 3 Haziran’da Hatay Armutlu’daki eylemde hayatını kaybetti.
Soruşturma kapsamında ifade veren görgü tanıkları, polislerin kendilerine Akrep aracından gaz bombası attıklarını, Cömert'e gaz bombası isabet ettiğini söyledi. Otopside ölüm sebebi belirlenemeyince, dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesi’ne gönderildi. Nihai raporlar Cömert’in başına isabet eden gaz fişeği nedeniyle öldüğü anlaşıldı.
Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianameyle, polis Ahmet Kuş’a, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 81/1. Ve 21/1. maddeleri uyarınca “olası kastla insan öldürmekten” dava açıldı.
Dava “güvenlik sebebiyle” Balıkesir’e taşındı. Balıkesir 2.Ağır Ceza Mahkemesi sanık polis Kuş’u mahkemeye çağırmadı. Sanığın, yeni görev yeri olan Mersin’deki Ağır Ceza Mahkemesi’nden Sesli Görüntülü Kayıt ve Video Konferans Sistemi (SEGBİS) ile sorgulanması için talimat yazdı. Tanık polislerin de Hatay’dan ifade vermesine karar verildi.
Üçüncü duruşma 3 Şubat 2015'te.
Ethem Sarısülük
Gezi direnişine destek için Ankara'da yapılan eylemde, 1 Haziran 2013’te polisin açtığı ateş sonucu OSTİM işçisi 27 yaşındaki Ethem Sarısülük başından vuruldu. Ağır yaralı olarak Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. 14 Haziran’da yaşamını yitirdi.
Soruşturma kapsamında 6 Haziran’da olay yerinde keşif yapıldı. 10 Haziran’da MOBESE görüntüleri ortaya çıktı. Videoda çevik kuvvet polisinin kaçarken ateş açtığı, ardından Sarısülük’ün yere yığıldığı görülüyor.
Sarısülük’ü vuran silahın polis Ahmet Şahbaz’a ait olduğu balistik raporuyla kanıtlandı. Ankara 13. Sulh Ceza Mahkemesi, “meşru müdafaa sınırında kalması olasılığının varlığı” gerekçesi ile Şahbaz’ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi.
17 Temmuz’da Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Şahbaz’la ilgili yargılanmayı, “izin alınmadığı gerekçesiyle” durdurdu. Üst mahkeme kararı bozdu, davanın ilk duruşması 23 Eylül 2013’te görüldü.
Polis Şahbaz Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 81. ve 27/1. maddeleri uyarınca “taksirle insan öldürmek” suçlamasıyla yargılandı.
Dava 3 Eylül 2014’te sonuçlandı.
Mahkeme heyeti, Sarısülük’ü vuran polis Ahmet Şahbaz’la ilgili önce “kasten öldürmeden” müebbet hapis cezası verdi, sonra olası kastla öldürmek suçundan cezayı 21 yıla indirdi. Suç görev başında işlendiğinden cezada artırıma giderek 28 yıla çıkardı. Ancak dokuz yıl haksız tahrik indirimi, yaklaşık 2 yıl “iyi hal” indirimi ve takdiri indirimde bulundu. Şahbaz’a verilen toplam ceza bu indirimlerle 7 yıl 9 ay 10 gün oldu.
Sarısülük ailesinin avukatları kararı temyiz edeceklerini açıkladı.
Medeni Yıldırım
28 Haziran’da Diyarbakır Lice ilçesine bağlı Hêzan-Kayacık’ta kalekol yapımını protesto eden ve “Barış İstiyoruz” pankartıyla yürüyen kalabalığa askerler ateş açtı, 18 yaşındaki Medeni Yıldırım öldürüldü. Olayla ilgili önce Lice’de soruşturma açıldı.
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, Yıldırım’la ilgili dosyanın görevsizlik kararıyla Lice Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiğini, dosyaya gizlilik kararı konulduğunu belirtti.
Olaydan bir yıl sonra, Mayıs 2014’te Yıldırım’ın vurulduğu görüntüler ortaya çıktı, jandarmaların kalabalığa ateş açtığı kesinleşti. Buna rağmen Yıldırım’ın ölümüyle ilgili henüz hiçkimse suçlanmadı.
Soruşturma sürüyor.
Ali İsmail Korkmaz
Eskişehir’de 3 Haziran günü Gezi Parkı direnişine destek için yapılan ve polisin saldırdığı yürüyüş sonrası sivil giyimli eli sopalı kişilerce dövülen 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz 10 Temmuz’da hayatını kaybetti.
Ali İsmail Korkmaz’ı tedavi için geldiği hastanede ortopedi servisine yönlendiren ve kas gevşetici ilaç veren doktor Hasan Gülcü hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. Hastane polisi de Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor.
Soruşturma kapsamında savcının istediği, Korkmaz’ın darp edildiği yeri gören üç kameradan ikisinde kayıt yokken, görüntülerin olduğu tek kayıt ise savcılığa “tahrip olmuş" halde ulaştı. Görüntülerin silindiği anlaşıldı.
Korkmaz'ın ölümüyle ilgili açılan davada biri polis beş tutuklu ve üç tutuksuz sanık var. Sadece tutuklu polis “suç kastıyla kasten insan öldürmek” suçundan müebbet hapis cezası istemiyle yargılanıyor. Diğer sanıklar hakkında da "öldürmeye iştirak" suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Güvenlik gerekçesiyle Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşınan davanın beşinci duruşması 26 Kasım 2014'te.
Ahmet Atakan
Hatay Antakya’da 10 Eylül’de hayatını kaybeden 23 yaşındaki Ahmet Atakan’ın nasıl öldüğü, ölümüne neyin sebep olduğu hala meçhul.
Atakan’ın ölümünün ardından Hatay Devlet Hastanesi’nde yapılan ön otopsiye giren ve olay yerinde de incelemelerde bulunan Dr. Matkap, ilk açıklamasında Atakan’ın vücudunda kırık olmadığını, kafa travması olduğunu söyledi. Ardından ortaya çıkan videodaki yüksekten düşen kişinin Atakan olduğu iddia edildi. Matkap, videoyu izleyince düşen kişinin Atakan olduğunu düşündüklerini söyledi. Görgü tanıkları ise Atakan’ın gaz bombasıyla vurulduğunu iddia ediyor.
Soruşturma sürüyor.
Berkin Elvan
Berkin Elvan Gezi direnişi sırasında, 16 Haziran 2013’te Okmeydanı’nda gaz fişeğiyle vuruldu, 269 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra 15 yaşındayken hayatını kaybetti.
Öldürülmesiyle ilgili soruşturmayı yürüten Savcı Faruk Bildirici’nin 12 Haziran'da Antalya'ya atanmasından sonra hiçbir işlem yapılmadı. Soruşturma üç ay savcısız kaldı. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın yeni makamına atanmasıyla soruşturma kaldığı yerden devam etti.
Savcı Kiraz, gaz fişeğinin atıldığı sırada olay yerinde bulunan polisleri belirledi ve Emniyet Müdürlüğü'nden kimlik bilgilerini istedi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü polislerin kimlik bilgilerini vermedi.
Savcı Kiraz, bir polisin de Memur Suçlarına Soruşturma Bürosu’na giderek soruşturma kapsamında ve “şimdilik tanık olarak” 30 Eylül’de (dün) 13:30-15:30 saatleri arasında ifade vermesini istedi. Polis ifade vermeye gitmedi.
Soruşturma sürüyor. (AS)