*Fotoğraf: Twitter
Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Halkevleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) düzenlediği “Geleceğin Türkiye’si için Hafıza, Hakikat, Hesaplaşma” konulu konferans “Hakikat” başlığıyla devam ediyor.
Ankara İnşaat Mühendisleri Odası Kongre Kültür Merkezi'nde yapılan konferansa Gezi Direnişi Davasından 18 yıl hapse çarptırılan ve tutuklanan Mimar Mücella Yapıcı, mesaj gönderdi.
Yapıcı’nın “Ekolojinin ve Kentin Hakikati” başlılık mesajı şöyle:
“Umudu örgütlemeye, konuşmaya, sadece konuşmaya değil, birbirimizi dinlemeye, birbirimizin elinden tutarak mücadele etmeye devam etmek zorunda olduğumuz günlerdeyiz. Kent mücadelesi bizim senelerdir meslek örgütleriyle, davalarla, hukuksuz kararlardan, mega projelerden, rant için yerinden edilen kentlilerle sürdürdüğümüz bir mücadele idi.
"Neydi Gezi?"
"Ancak dokuz yıl önce bir şey oldu, neydi o direniş, neydi Gezi? Dokuz yıl önce, kent halkı ilk defa bütün sıkışmışlıkları da düşünerek herkesin ama hiç kimsenin olmayan bir park alanı savunuldu ve onu diğer hak talepleriyle birleştirebildi.
"O parktaki olağanüstü beraberlik, demokratik bir hak savunması ve polis şiddetine, haksızlıklara karşı itiraz eylemi, gelecek için bir umut olmuş ve insanlar kendi beyinlerinin gönüllü gardiyanı olmaktan kurtularak ülkeye çöken korku ve umutsuzluk perdesini aralamıştır.
"Tarihi iktidarlar değil halklar yazar"
“Korkulan da bu ışıklı aralıktır. Bu iklimi yaratmak ve Gezinin toplumsal hafızada yer alan o umutlu, renkli ve yaratıcı tarihini kriminalize ederek, Gezi’de itirazını, umudunu, direnişini yanına alıp gelenlere hakaret üzerine hakaret ederek, toplumsal hafızaya yeni bir tarih aplike etmeye çalışmaktadırlar.
"Birlikte konuşmayı, birbirine bakmayı aynı görüşte olmama koşuluyla ama aynı hedefe yani demokrasiye, barışa, daha insanca bir yaşama doğru birlikte hareket etmeyi bir kere denemiş bir toplum, yıllarda geçse de o deneyimi unutamaz. Gezi herkesin kendini ifade ve temsil ettiği barışçı, yaratıcı, eşitlikçi ve insancıl tarihine daha nice yıllar sahip çıkacaktır. Esasen tarihi iktidarlar değil halklar yazar.”
(RT)