Gezi Parkı Direnişi'nin 11. günü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmalarda Topçu Kışlası'nın yapılacağını bu konuda bir geri adım olmadığını söyledi.
Geçtiğimiz gün, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a taleplerini ileten Taksim Dayanışması'ndan Tayfun Kahraman, hükümetin bir an önce dört talep ekseninde somut adım atması gerektiğini belirtti. Kahraman, bu adımlar atılmadığı sürece dayanışma olarak "çekilelim" dense de bunun mümkün olmadığını çünkü artık bunun bir halk direnişine dönüştüğünü söyledi.
Taksim Platformu'ndan Betül Tanbay da, büyük bir kalabalıkla yeni bir muhalefet biçimi oluştuğuna dikkat çekerek sorunun çözümü için hala yegane koşulun müzakere ve diyalog olduğunu ifade etti.
"Hükümetten dört talebimiz var"
Tayfun Kahraman (Taksim Dayanışması): Biz hükümete dört talebimizi ve bu eylemler sırasında gelişen halkın taleplerini yazılı olarak ifade etmeye gittik. Ancak Başbakan'ın dünkü konuşmasından geri adım atılmadığını kendisinin buradaki halkın yoğun dile getirdiği talepleri görmezden geldiğini "ben yaptım oldu" politikasını sürdürmek istediğini görüyoruz.
Şu an için ne Dayanışma adına ne de hükümet kanadından bir görüşme talebi var. Dayanışma olarak alanda olmaya devam ediyoruz, tüm halk da devam ediyor. Bu mücadele ağacına, kentine sahip çıkmak isteyenlerin talepleri ile ortaya çıktı. Ancak şimdi tüm Türkiye'nin demokratik hak talebi mücadelesine döndü. Bu bir halk hareketine dönüştü ve bizi aştı.
"Çekilelim desek de halk çekilmeyecek"
Hükümetin bu duruma kulağını tıkamaması ve halkın taleplerini yerine getirmesi gerekiyor. Hükümette somut ve yapıcı adımlar bekliyoruz. Başta Gezi Parkı'na yapılacak Topçu Kışlası projesinin iptal edilmesi, polis şiddetinden sorumlular hakkında işlem yapılarak, istifa ettirilmesi, gözaltına alınanların soruşturmasız serbest bırakılması, tüm meydanların Taksim ve Kızılay başta olmak üzere demokratik hak talepleri için eylemlere açılması.
Bunlar karşılanmadığı sürece bizler "çekilelim" desek de, halk çekilmeyecek. Bunu kontrol etme ve bitirme yetkisine sahip değiliz.
"Siyasi partiler yeni muhalefete ayak uydurmalı"
Betül Tanbay (Taksim Platformu): Çok büyük bir kalabalık var. O enerjinin olumlu bir şeye çevrilmesine çalışmalıyız. Çok farklı yerlerden gelen insanlar olduğu için ortak talepleri bulmalıyız. Birinci ortak talep vatandaşı dinlemeyi öğretmek. Hükümete idareye vatandaşın katılımı olmadan, idare sistemi ve demokrasi olmaz mesajı veriliyor.
Yeni bir muhalefet biçimi çıktı, siyasi partilerin hepsi bunun gerisinde kaldı ve buna adapte olmak zorunda. Yerel seçimlerde şehirlinin talebini yansıtan programlar koymalılar; şehirli nefes almak, parkta yürümek istiyor, araba, inşaat ve tüketim üstüne bir yaşam istemiyor.
Burada oluşan gerginlik ve tehlikenin sorumlusu, kitlenin polis şiddetiyle haysiyetini kıranlardır. Sorunun çözümü için hala yegâne koşul, diyalog ve müzakere yolunun açılmasıdır. Biz birlikte yaşamayı sağlayacak bir Anayasa ve birlikte yaşamayı sağlayacak bir Taksim istiyoruz, mücadelemiz bu yönde devam edecek.
Taksim Dayanışması, 2 Mart 2012'de TMMOB Mimarlar ve Şehir Plancıları Odası'nın sekretaryalığında kuruldu; içinde yaklaşık 80 adet farklı siyasi parti ve oluşum var. Taksim Platformu ise 2011 yılında kuruldu ve Taksim Dayanışması'nın kurulmasına öncülük eden oluşumlardan biri. (NV)