Arap Baharı'nın başladığı ülke olan Tunus'ta geçtiğimiz 23 Ekim'de ülkenin ilk serbest seçimlerini oyların yüzde 41'ini alarak kazanan İslamcı Ennahda (Yeniden Doğuş) partisinin sözcüsü Riad Chaibi geyler hakkında yaptığı açıklamayla LGBT (lezbiyen, gey, biseksüel ve trans) derneklerinden takdir topladı.
Think Progress'teki habere göre Chaibi şöyle dedi: "Kişisel özgürlükler ve insan hakları kutsal değerlerdir. Ateistler ve homoseksüeller Tunus'un bir gerçeğidir; var olma hakkına sahiptirler."
Chaibi ayrıca gey olmanın, "bir haysiyet meselesi" olduğunu da söyledi. "Toplum onları daha değersiz görüyor o yüzden burada bir haysiyet sorunu söz konusu."
Hayatının 20 yılını sürgünde geçirmiş olan Ennahda'nın lideri Şeyh Raşid Gannuşi de seçimi kazandığında, "Tanrının, peygamberin, kadınların, erkeklerin, dindarların ve dindar olmayanların haklarının korunduğu; özgür, bağımsız, ilerleyen ve refah içinde bir Tunus'a ulaşabilmek için bu devrimi devam ettireceğiz çünkü Tunus herkesin" demişti.
Eski Cumhurbaşkanı Zine El Abidin Ben Ali'nin 23 yıllık yönetiminde Tunus'un en köklü muhalefetini temsil eden Ennahda, seçim öncesinde İslamcı-muhafazakâr kesimin sesi olacağını belirtmiş ama aynı zamanda çok sesliliğe ve diyaloğa açık olduğu mesajı vermişti.
Tunus'un geyleri cezalandıran bir geçmişi olduğu düşünüldüğünde, hükümet sözcüsünün söyledikleri önem kazanıyor. Chaibi bunun yanında kadınların örtünmeye zorlanmayacağı ve ülkede alkol tüketimine izin verileceğini de söyledi. Chaibi, Ben Ali'ye muhalefet ettiği için beş yıl boyunca tutuklu kalmıştı.
Orta Doğu'da LGBT haklarında gelişme olur mu?
Tunus'un komşusu Libya'da ise, Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil, ülkede "yasamanın kaynağının İslami Şeriat hukuku" olacağını açıklamıştı. Libya'da geyler üzerindeki baskı ve sistematik cezalar devam ediyor.
LGBT dernekleri, Tunus geyler hakkındaki tutumunu değiştirmezse Arap Baharı'nın Orta Doğu'da LGBT topluluklarının hakları açısından da önemli gelişmeler sağlayabileceği görüşünde. (IC)