Bundan tam 23 yıl önce takvim yaprakları 12 Eylül 1980'i gösterdiğinde yükselen toplumsal muhalefeti ezmek ve 24 Ocak kararlarını uygulamak için ordu yönetime el koydu. Tankların yolları kestiği saatlerde Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, şu konuşmayı yapıyordu:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına, bağımsızlığına ve rejimine yönelik fikri ve fiziki hain saldırıların olanca genişliği ve şiddetiyle süre geldiği bir ortamda milletimiz için başkaca bir çıkış yolu kalmadığı için Türk Silahlı Kuvvetleri emir komuta zinciri için yönetime el koymuştur."
Rakamlarla 12 Eylül
* 12 Eylül darbesinin hemen ardından tutuklamalar, gözaltılar başladı.
* 650 bin kişi gözaltına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi.
* 7 bin kişi için idam cezası istenirken, 517 kişiye idam cezası verildi, 50 insan asıldı.
* 388 bin kişiye pasaport verilmedi, 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkartıldı.
* 300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü.
* 171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi.
* 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı.
* 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu.
* 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi.
* 400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi.
* Cezaevlerinden bulunan 299 kişi yaşamını yitirdi ve bunların ölüm nedeni şöyle açıklandı:
* 144 kişi kuşkulu bir şekilde öldü.
* 14 kişi açlık grevinde öldü.
* 16 kişi kaçarken vuruldu.
* 95 kişi çatışmada öldü.
* 73 kişiye doğal ölüm raporu verildi.
* 43 kişinin intihar ettiği açıklandı.
12 Eylül Anayasası yürürlükte
Parlamentonun feshiyle birlikte kurulan Danışma Meclisi'nin hazırladığı 7 Kasım 1982 tarihli anayasa, referandum ile yasalaştırıldı. Referandum öncesi "hayır" oyu için propaganda yapmak yasaklandı, referandum şeffaf zarflarla yapıldı, "hayır" oyu verenler baskıya maruz kaldı.
Anayasayı yapan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ve Danışma Meclisi'nin her türlü karar ve tasarruflarından dolayı haklarında cezai, mali ve hukuki sorumluluk iddiası ileri sürülemeyeceği yasal olarak kayıtlara geçti. Hatta 3 Ekim 2001e kadar Anayasa'da yapılan değişiklikle kaldırılan son fıkraya göre, bu dönem içinde çıkarılan yasaların Anayasa'ya aykırılığı dahi iddia edilemezdi.
1982 Anayasısını kabulü ile aynı referandumda, Kenan Evren Cumhurbaşkanı oldu ve 1989 yılına kadar görev yaptı.
Arjantin'in izinden
Arjantin'de Meclis 7 yıl boyunca ülkeye karanlık günler yaşatan eski darbecilerin dokunulmazlığını kaldırma kararı aldı. Böylelikle 1976-1983 yılları arasındaki askeri diktatörlük döneminde görev yapanların, gerçekleştirdikleri insan hakları nedeniyle yargılanmalarının önü açılmış oldu.
Arjantin'de Plaze de Mayo Anneleri -ki başkent Buenos Aires'de Perşembe günleri eylem yaptıkları için Perşembe'nin Delileri olarak anılmışlardı yönetim tarafından- tam 20 yıldır, kaybedenlerin yargılanmasını istiyordu.
Bu karar Arjantin'de anneler tarafından büyük bir sevinçle karşılandı. Cunta kurbanı torunları adına adalet arayan Plaze de Mayo Büyükanneleri Örgütü'nün başkanı Estela de Carlotto, "Bu ülkede bir şeylerin değiştiğini görmekten çok mutluyuz" diyor. Meclis'in kararını açıklamasının ardından, kongre binasının önünde toplanan binlerce insan, havai fişekler patlatarak sevinç gösterisi yaptı.
Cunta döneminde yaklaşık 30 bin kişinin kaybedildiği ya da öldürüldüğü tahmin ediliyor. Öldürülen muhaliflere ait 500 çocuk da kaçırıldı.
Eski cunta liderlerinin çoğu askeri rejimin sona ermesinin ardından hapse girmişti. Ancak 1980'lerin ortalarında Devlet başkanı Raul Alfosin ve onun ardından iktidara gelen Carlos Menem darbecileri affetmişti. (BB)