Genelkurmay Başkanlığı Askeri Basın Savcılığı, Roboski katliamıyla ilgili verdiği ifade basına yansıyan dönemin 2. Ordu Komutanlığı İstihbarat Dairesi Başkanı Albay Aygün Eker’in söyledikleriyle ilgili açıklama yaptı.
Açıklamada, askeri savcılık tarafından takipsizlik verilen dosyayla ilgili, “tüm delillerin değerlendirildiği, delil karartıldığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı” iddia edildi. Askeri Basın Savcılığı’nın açıklaması şöyle:
“16 ve 17 Şubat 2015 tarihlerinde bazı basın yayın organlarında, 28.12.2011 tarihinde Uludere güneyi sınır ötesinde (Irak topraklarında) yaşanan üzücü olay hakkında Askeri Savcılığımızca yapılan soruşturma ile ilgili olarak bazı iddiaların yer aldığı, bu kapsamda soruşturmada yeni delil ortaya çıktığı, bazı delillerin karartıldığı ve kararda dikkate alınmadığı, sansür uygulanarak faillerin aklandığı yönünde tek taraflı yorumlara yer verildiği görülmüştür."
"Bahse konu haberlerde yeni delil olduğu iddia edilen ifade, soruşturma kapsamında Askeri Savcılığımızca şüpheli sıfatıyla ifadesi tespit edilen bir personelin beyanlarının bir kısmından ibarettir. Söz konusu ifade, olayı müteakip soruşturma yürüten Cumhuriyet Savcılıklarınca toplanan ve görevsizlik kararı ile Askeri Savcılığımıza gönderilen dosyada mevcut tüm deliller ve Askeri Savcılığımızca elde edilen şüpheli ve tanık beyanları ve diğer delillerle birlikte bir bütün olarak ele alınmış, yapılan değerlendirme sonrası karar verilmiş olup, dosyada mevcut diğer ifadelerle birlikte Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine uygun olarak, hem dosyanın taraflarına hem de bireysel başvuru kapsamında yapılacak incelemeye esas olmak üzere Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmiştir."
“Bu bağlamda söz konusu üzücü olayla ile ilgili olarak, tespit edilen tüm deliller birlikte değerlendirilerek, oluşan hukuki ve vicdani kanaat neticesinde kanun yolları açık olmak üzere 'kovuşturmaya yer olmadığı' kararı verilmiş ve bu karara yapılan itiraz reddedilmiştir. Soruşturma kapsamında bir kısım delilin yeni tespit edildiği, mevcut delillerin karartıldığı, sansürlendiği veya değerlendirilmediği yönündeki iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.”
İfade neydi?
Roboski katliamına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 23 Aralık 2013’te askeri savcılığa ifade veren dönemin 2. Ordu Komutanlığı İstihbarat Dairesi Başkanı Albay Aygün Eker’in “sınırdan geçen grubun kaçakçı olduğunu tespit ettiklerini, bunu üstlerine söylemelerine rağmen bombardımanın gerçekleştirildiğini söylediği” ortaya çıktı.
Milliyet’ten Kemal Göktaş’ın haberine göre, insansız hava uçakları (İHA) görüntülerini Yarbay Taner Dündar ve Harekat Kurmay Başkanı Tuğgeneral Halil Erkek’le birlikte izlediklerini ifade eden Albay Eker, “sınırdaki grubun kaçakçı olduğuna ilişkin kanaatlerini dönemin 2. Ordu Komutanı Orgeneral Servet Yörük’le de paylaştıklarını ama Genelkurmay’ın hava harekatına kendilerine danışmadan karar verdiğini” söyledi.
Dönemin Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Yıldırım Güvenç’in görüntüdekileri terörist olarak değerlendirdiğini ve topçu atışı yapılmasını istediğini anlatan Eker “Kolordu Komutanı hangi gerekçelerle bu kanaate vardığına dair bir bilgi söylemedi. Topçu atışının da ne maksatla (imha, sındırma veya tespit) yapılmasının istendiğine ilişkin bir şey söylemedi” dedi.
Kurmay Başkanı Tuğgeneral Erkek ile 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanı’nın da telefonda grubun sınırdan içeri girer girmez yakalanmasını planlandıklarını söyleyen Eker, hatta helikopter kullanılması durumunda grubun sınırdan girer girmez dağılabileceği, bu yüzden helikopter faaliyetinde dikkatli olunmasının da ele alındığını söyledi.
Ne olmuştu?
28 Aralık 2011'de, Şırnak'ın Uludere ilçesindeki Ortasu/Roboski ve Gülyazı/Bujeh köylerinden 28'i aynı aileden 34 kişi savaş uçaklarının bombardımanıyla öldürüldü.
11 Haziran 2013’te Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, “taksirle ölme sebebiyet vermekten dolayı” Roboski katliamıyla ilgili soruşturma dosyası hakkında görevsizlik kararı verip dosyayı Genelkurmay Askeri Savcılığı’na gönderdi.
Genelkurmay Askeri Savcılığı, 7 Ocak 2014’te takipsizlik kararı verdi. Mağdurların ailelerinin avukatlarının karara itirazı reddedildi.
Roboskili aileler 18 Temmuz 2014’te Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptı. (AS)