Kıbrıs Basın Emekçileri Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Yalyalı, Kocaeli Garnizon Komutanı Korgeneral Galip Mendi'ye Emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve Şener Eruygur'u ziyaret etmek için değil Kutlu Adalı cinayetinde soruşturulması için izin verilmesini istedi.
Mendi, dün Genelkurmay adına cezaevine giderek Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan iki emekli generali ziyaret etmişti.
Yalyalı, Mendi'nin adının Kuzey Kıbrıs'ta 6 Temmuz 1996'da işlenen Adalı cinayetinde geçtiğini, cinayetin soruşturulmaması nedeniyle Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) mahkum edildiğini anımsattı.
Adalı, o dönem Mendi'nin başında olduğu Sivil Savunma Teşkilatı'nın yasa dışı eylemleriyle ilgili yazdığı yazıların ardından tehdit edilmiş; daha sonra da öldürülmüştü.
Kilise baskını, mezarların aranması, Adalı cinayeti...
Yalyalı, "Genelkurmay geçmişte de bu kişiye sahip çıkıyordu" dedi.
Mendi'nin adada görevliyken yaşanan Saint Barnabas Kilisesi baskını, tarihi ve eski mezarların aranmasıyla ilgili de adının geçtiğini söyleyen Yalyalı, "Bu olayların sorumluları olarak biliniyor" dedi.
Geçmişte askerlerin başında getirildiği Sivil Savunma Başkanlığı'nın sivil savunmadan çok istihbari çalışma yürüttüğünü kaydeden Yalyalı, "Tam olarak Ergenekon. Ben hep söylüyorum. Kıbrıs'a bakmak isterseniz, derin devlet politikaları açısından Özel Harp Dairesi'nin laboratuarını görürsünüz" diye konuştu.
AİHM kararına rağmen cinayetin yeniden soruşturulması için herhangi bir çaba gösterilmediğini vurgulayan Yalyalı, "Pek çok araç gereç ve silahın bu kurumda olduğu, Adalı'nın yivi bulunmadığından iz bırakmayan Uzi marka bir silahla vurulduğu, cinayet mahaline polis ve askerden önce Sivil Savunma görevlileri geldiği tartışılamadı" dedi.
Türkiye Özel Harp Dairesi'nin Kıbrıs'ta 1960'lardan bu yana işlediği cinayetlerin Adalı'yla sınırlı olmadığını, örneğin birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti'nin yaşamasını savunan Cumhuriyet gazetesi yazarı Haşmet Gürkan'ın da öldürüldüğünü hatırlattı.
İlkay Adalı Mendi'yle ilgili ne dedi?
Haftalık Aktüel dergisinin 24-30 Eylül 2003 tarihli sayısı için açıklama yapan Adalı'nın eşi İlkay Adalı'nın sözleri Yalyalı'yı doğrulayacak nitelikte. "Kıbrıs'taki Susurluk" başlıklı röportajda Adalı, Mendi'yle ilgili şunları söylüyordu:
"...Abdullah Çatlı, Kıbrıs'a gelmiş ve Jasmine Court Hotel'de kalmış. Dört takma isim kullanmış... Bunlar araştırılmadı. Meclis'te komisyona çağırdılar. İki defa ifade verdim, bütün bildiklerimi söyledim. Bir sonuç çıkmadı. Kutlu, Saint Barnabas Kilisesi Baskını'yla ilgili bir yazı yazmıştı. O yazıdan sonra tehditler gelmeye başladı. Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı, Yeni Düzen Gazetesi'ni arayarak tehdit etti. Sivil Savunma'nın aracı kullanılmıştı baskında. Kutlu bunu ve 'Sivil Savunma'nın görevi ne' diye bir yazı daha yazmıştı. Üç ay sonra vuruldu. Katillerin bulunmasını istiyorum bir an önce. Kutlu Adalı'nın vücudundan çıkan iki kurşun tetkik için Türkiye'de. O iki kurşunun tetkik edilip netice alınmasını istiyorum. Yedi yıldır yapılmadı bu!..." (EÖ/EÜ)