Oysa, Başbakanlık tarafından 22 Ocak 2004'te yayınlanan genelge de, Danıştay 12. Dairesi tarafından verilen karar da, kamu kurumlarında bu ifadelerle eleman aranmasının önünde engel.
Bu alanda daha önce ayrımcılığa maruz kaldıklarını açıklayarak kamu kurumu Devlet Su İşleri(DSİ) ve Maden Tetkik Arama Enstitüsü'nü (MTA) dava eden "Kadın Mühendisler Grubu" , Merkez Bankası'nın ilanına tepki gösterdi, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu'nun "ayrımcılık yapmayın" çağrısına destek verdi.
"TMMOB dava açtı, karar uygulanmadı"
Kadın Mühendisler Grubu'ndan Özdeş Bodur, daha önce benzer bir sıkıntı yaşadıkları için DSİ ve MTA'yı Türk Mimar ve Mühendisleri Odaları Birliği'nin (TMMOB) iki tane dava açtığını hatırlatıyor.
Davaların ikisinin de kazanıldığını ama uygulanmadığını belirten Bodur umutsuzluğunu, "kamu kuruluşlarında hala bunun sürüyor olması bizi çok rahatsız ediyor" sözleriyle ifade ediyor.
Bodur'un hatırlattığı mahkeme kararı, Danıştay 12. Dairesi tarafından onanmış . Karar, "eşitlik" ilkesini hatırlatıyor, şöyle diyor:
"Bir yüksek öğretim lisans programına devam edilerek alınan mezuniyet diploması; diplomaya hak kazanan kişinin mesleği her koşulda yerine getirmeye hak kazandığını göstermektedir. Kamu hizmetine girmede cinsiyet ayrımcılığına dayalı engelleyici yönde getirilen koşullar eşitlik ilkesine aykırı olacağı gibi, işlevselliği kalmayan meslek unvanlarının dolaylı olarak kişilerin elinden alınması suretiyle hak kaybına yol açacaktır."
"Başbakanlık genelgesi yok sayılıyor"
Danıştay 12. Dairesi'nin kararının yanı sıra kamu iş kollarında cinsiyet ayrımcılığının önüne geçmek için yayınlanan Başbakanlık genelgesi de kadınların hak gaspına uğramasına engel.
22 Ocak 2004'te yayınlanan genelge kamu kurumlarında yapılan ayrımcılığa dikkat çekiyor:
"Bazı kamu kurum ve kuruluşlarının personel alımına ilişkin ilanlarında hizmet gerekleri dışına çıkıldığı izlenimini oluşturacak şekilde 'erkek olmak' şartına yer verildiği görülmektedir. Personel alımında hizmet gerekleri dışında cinsiyet ayrımı yapılması, başta Anayasamız ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelerdeki kadın-erkek eşitliğine ilişkin hükümlere aykırılık teşkil etmektedir".
Genelgenin kazanımlarının yeterince işletilemediğini sözlerine ekleyen Bodur, Merkez Bankası'nın iş arama şartında bu koşulu koymasını buna bağlıyor. Bodur, özel sektörde ayrımlığa zaten maruz kalan kadınlar kamuda da var olan haklarını kullanamıyor" diyor.
Bodur'un eleştirileri ve Medya İzleme Grubu'nun (MEDİZ) tepkisine yol açan ilanı bulmak için Merkez Bankası sitesi, insan kaynakları bölümüne gittiğimizde, staj başvurularının sona erdiği" bilgisi dışında bir ilanla karşılaşmıyoruz.
Bodur şaşkınlığını dile getirerek, "belki artık kadınların tepkilerini hemen ifade etmeleri kazanımları hızlandırıyor" diyor. (AÖ/TK)