TEKEL işçilerinin direnişine destek olmak için bir günlük çalışmama hakkını kullanan onbinlerce kişinin İstanbul buluşması coşkuluydu. bianet eyleme katılanlarla konuştu.
Hatice Ağcı, 40, eski deri işçisi, Sosyalist Parti: TEKEL işçilerinin sorunu, hepimizin sorunu. Çalışan ama parası olmayan bir sürü insan var. Tek başına kurtuluş yok gerçekten, örgütlü mücadele gerekiyor. TEKEL işçisi umutsuzların umudu oldu.
Sinan, 32, SODAP: TEKEL işçisinin direnişi yan yana gelmeyen konfederasyonları bir araya getirdi.
Devrim Yılmaz, 34, işsiz: Bu eylem özelleştirme, yoksulluk, kadrosuzlaşma, kötü çalışma koşullarının yoğunluğu dolayısıyla ses getirdi. İşçiler kazanırsa direniş işçi sınıfı mücadelesi olarak anılacak; örnek olacak. Sendika ağaları ise alttan gelen bir baskıyla harekete geçti.
Eylemde görev yapan, isim vermek istemeyen bir grup polis: Tekel işçileri de haklıdır, haklı olmasalar böyle bir irade gösteremez, bu kadar büyük destek alamazlardı. Bizim çalışma koşullarımız daha kötü olmasına rağmen, sendikalaşma hakkımız bile yok. Taleplerimiz var elbette ama bunları dile getirecek bir eylem düzenlememiz suç sayılıyor.
Özgür Aktükün, 34, sosyolog, Devrimci Sağlık-İş: TEKEL işçileri Türkiye işçi hareketi için bir model oldu. Kazanılmış hakların gaspına karşı duracağız, sadece TEKEL işçileri için değil tüm emekçiler için.
Yıldız Yıldırım, 32, SHÇEK çalışanı, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası: İnsanların hakları için mücadele etmesinin önünü açan bir direniş. Ben haklarımı almak için mücadele ediyorum onlar da kazandıkları haklarını kaybetmemek için.
Oya Ersoy, Halk Evleri Genel Sekreteri: Bu yalnızca bir işkolunda yapılan bir grev değil, şimdiye kadar taşeron çalıştırılan ve AKP'nin liberal politikalarından etkilenen bütün işçilerin direnişi haline geldi. Bu hepimizin grevi.
Halise Nur Uzuner, 47, emekli öğretmen, Özgürlük ve Dayanışma Partisi: Tekel işçilerinin eylemi geç kalınmış bir tepki. Memurlar sürekli alanlarda ama işçiler bu bütünlüklü direnişi gösterememişlerdi. Eylemler kitlesel olursa ancak bir şeyleri değiştirebiliriz bu ülkede.
Fehmi Kılıç, 28, Devrimci Hareket: Tekel işçileri bu ülkedeki tüm emekçilerin sesi, tüm emekçiler ve halk da tek meşru güçtür. Halkın, insanca düzen içinde yaşamak için gerçekleştirdiği her eylem haklıdır. Direniş süreci karışık, sendikalar kendi işçisine güven veremiyor, özellikle Türk-İş. Bu yüzden Tekel işçilerinin direnişinin kararlılıkla sürebilmesi için bizim de elimizden geleni yapmamız gerekir.
Cemal Türkoğlu, CHP Bakırköy Şube Yönetim Kurulu Üyesi: Maden-İş'in, Şemsi Denizer'in daha önce yaptığı direnişi andırıyor bu grev bana. Hükümet tüm kurumlar onun diye istediğini yapamaz. Bu insanlar sadaka istemiyorlar, bileklerinin hakkını istiyorlar.
Mehmet Kaçak, 47, Birleşik Kamu-İş: Birlik beraberlik içinde sesimizi duyurmak istiyoruz. Kitlesellik sağlanırsa hükümetin geri adım atacağına inanıyorum.
İsmini vermek istemeyen 50 yaşında bir kadın Artık sessizce kabullenmediğimizi göstermek için buradayız. Başbakan "Bu maaşa çalışacak çok insan var" diyor ama acaba bu insanların karnı doyuyor mu? İnsanlardan kazanılmış haklarını almak bu kadar kolay mı?
ÖDP Maltepe ve Kocaeli şubesinden yaşları 16-18 arasında değişen dört genç: İşçilere hak mücadelelerinde destek veriyoruz. 1990'dan beri şahit olduğumuz en büyük ve önemli direniş.
Cem Çekil, 28, işsiz, Toplumsal Özgürlük Platformu: Ezilenlerin yanında safımızı belirlemek için greve katıldık. Bu hak talebi tüm işçi sınıfını ilgilendiriyor.
Aytek, 22, öğrenci: Bu olay sendikalaşmanın önemini gösteriyor. Eylem genele ulaşırsa diğer işçilerin önünü açar.
Hilmi İlksen Mavituna, 23, medya mensubu, sendikasız: TEKEL işçilerinin mücadelesi örnek teşkil edecek. Sendikalar kitleleri bir araya getirmek açısından bir atılım gerçekleştirdiler.
Melis Yalçın, 21, öğrenci, Türkiye Gençlik Birliği: Bu direniş TEKEL işçilerinin zaferiyle sonuçlanacak. Hükümet bu şekilde tehditkâr davranarak vâdesini azaltıyor.
Gazanfer Karlıca, 49, TMMOB: Sendikalar da tam destek verirse sonuç daha başarılı olacak. Memur-Sen'in geri adım atmasını hükümet korkusu olarak nitelendiriyorum. Çok kötü.
Dilek Gezer, 35, avukat, sendikasız, Mor Çatı: İşçiler bu hareketle haklarına sahip olma bilincini kazandılar. Hükümet şuursuzca davranırken direniş inadına sürmeli. Bu direniş sadece işçiler için değil ev kadınları için bile önemli.
Seçki Erdi, 28, işsiz: Buraya işçi sınıfının çağırısına kulak vererek geldim. İşsizim, güvencesizim. İnanıyorum ki ufak direnişler büyük değişimleri doğuracak. Büyük hayaller peşinde koşmaktansa, küçük hareketleri gözlemleyip destek verilmesi gerektiğine inanıyorum. Gelecekte bugünleri hatırlarsak, daha köklü ve güçlü değişimlerin gerçekleşeceğine inanıyorum.
Songül Balyemez, 40, tekstil işçisi, İşçi Partisi: TEKEL işçileri Türkiye'de ezilen insanların sesi oldu. İnancı, etnik kökeni ve işi ne olursa olsun, herkes el ele verdi; emeği sömürenlere karşı dirence geçti. Ayrımcı politikalara karşı azınlık açılımı değil, sınıfların kardeşliğini tüm ülkeye kanıtladı.
Taylan Bozbey, 32, Öğretmen, EĞİTİM-SEN: Emekçi çalışanlar olarak, emek kıyımına karşı buradayız. 25 Kasım grevi, bugüne zemin oldu. Emek örgütlenmesi adına ciddi adımlar atılıyor. İnanıyorum ki, gösterilen çabalar, gelecekte olumlu bir atmosferin yaşanmasını sağlayacak.
Mücella Yapıcı, 58, Mimar, TMMOB: TEKEL işçilerinin ve kendimin yalnız olmadığını kanıtlamak amacıyla buradayım. Özelleştirme politikalarına ve emeğin sömürüsünün karşısında mücadele vereceğim. Bu toplumsal hareket, gelecekte yaşanacak güzel günler için olumlu bir sıçrama sağlayacak. (EY/KB/GT/ÇT)