İstanbul Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Eğitim ve Araştırma Birimi ile Gençlik Çalışmaları Birimi’nin ortak yürüttükleri “Şebeke: Gençlerin Katılımı Projesi” çerçevesinde Türkiye’de gençlerin katılımı temalı saha araştırmasının sonuçları bir ikonografi şeklinde yayımlandı.
Türkiye’de 18 – 24 arası 2508 genç ile görüşülerek gerçekleştirilen araştırmaya göre, gençler siyasi partilere üye olmaya mesafeli duruyor.
Araştırmada görüşülen gençlerin sadece yüzde 9’u bir siyasi partiye üye. Bir siyasi partiye üye olmayan ve olmak istemeyen gençlerin oranı ise yüzde 76,5. Siyaseti sevmeyen, siyasete ilgisiz veya siyaseti gereksiz bulan gençlerin oranı da yüzde 57,8.
Bununla birlikte bir sivil toplum kuruluşuna (STK) veya üniversite kulübüne üye olanların oranı yüzde 27 ve herhangi bir STK’ya üye olanların yüzde 44’ü öğrenci topluluklarına da üye.
Araştırmanın sonuçlarına göre gerek siyasi partiler gerek STK’lar gençlere ulaşmada yetersiz kalıyor.
Gençler sivil toplum kuruluşu üyesi ise internette toplumsal bir sorunla ilgili mesaj atma olasılıkları yüzde 15'ten yüzde 36'ya, bir toplu yürüyüş, gösteri veya protestoya katılma olasılıkları yüzde 7'den yüzde 23'e çıkıyor.
Aileye maddi bağımlılık
Araştırmadan elde edilen sonuçların bazıları şöyle:
* Kamu kurumları da gençlere ulaşamıyor. Her 100 gençten sadece 10’u bir kamu kuruluşu ile herhangi bir sorununu paylaşıyor.
* Kamu kurumlarının gençlere ulaşamaması iş bulma aşamasında da kendini gösteriyor. Gençlerin yüzde 71’i akraba / aile / eş – dost aracılığı ile iş bulabildiğini söylerken sadece yüzde 3’ü kamu desteği (İşkur vs.) iş bulabildiğini belirtiyor.
* Gençler ekonomik olarak ailelere bağımlı. Yüzde 50,1 ailem ile bağım kopsa maddi açıdan bir gün bile idare edemem, diyor. İşsizlik halinde altı aydan fazla idare edemem diyenlerin oranı da yüzde 87.
* Ailesiyle beraber yaşayan gençlerin oranı yüzde 70, ailesine maddi bağımlılığı olmayan gençlerin oranı yüzde 7.
* Gençler kişisel alana müdahaleyle karşı karşıya. Giyim kuşamına müdahale edildiğini söyleyen genç kadınların oranı yüzde 43, genç erkeklerin oranı yüzde 19.
* Giyim kuşamına sık müdahale edilenler arasında kadınların oranı yüzde 73, bazen müdahale edilenler arasında kadınların oranı yüzde 67.
* Her dört gençten birinin cep telefonu ailesi tarafından karıştırılıyor.
Araştırma için 18-24 yaş arasındaki 2508 gençle görüşüldü.
Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 52’si erkek, yüzde 48’i kadın; yüzde 36’sı üniversite öğrencisi, yüzde 58’i diğer eğitim kademelerinde okuyan öğrencilerdi.
Katılımcıların yüzde 78’i kendini Türk, yüzde 22’si Kürt, Zaza, Arap, vd. diye tanımladı. (YY)
Araştırmanın tamamı henüz yayınlanmadı, hazırlanınca www.sebeke.org.tr ‘de yayınlanacak. Şu anda hazırlanmış ikonografiye buradan ulaşabilirsiniz.