Robert D. Kaplan bu sözü ne zaman söylemişti bilinmez ama, Balkanlar'da yaşanan kanlı savaşlar Kaplan'ın haklılığını gösteriyor. Osmanlı döneminden beri, Sırpların, Bulgarların ve Yunanlılar'ın hak iddia ettikleri Makedonya'da, şimdi de Arnavutlar hakimiyetlerini ilan etmek istiyor. Diğer Balkan ülkeleri gibi, daha çok çetecilik faaliyetleri ile hatırlanan Makedonya'da siyasi, ekonomik ve politik durum da pek parlak görünmüyor. Bölgenin stratejik konumu nedeniyle ABD, Bulgaristan, Yunanistan, Türkiye ve Arnavutluk pazarlık yapadursun, savaşın acısını bölgede yaşayan halkların hepsi paylaşıyor.
Makedonya'da azınlıkların dağılımı
Balkanların tamamı gibi karmaşık bir etnik yapıya sahip olan Makedonya'da, yakın tarihe kadar Makedonlar, Arnavutlar, Türkler, Romanlar, Pomaklar gibi farklı uluslar barış içinde birlikte yaşıyabiliyorlardı. Önemli şehirleri Üsküp (başkent), Kalkandelen (Tetova), Ohri, Manastır (Bitolya), Prilep, Veles, Kumanova ve İştip (Stip); nüfusu ise 2 milyon 200 bin; nüfus dağılımı da yüzde 64 Makedon, yüzde 18 Arnavut, yüzde 8 Türk ve yüzde 11 diğerleri şeklindeydi.
Yakın geçmişe genel bir bakış
ABD'deki başkanlık seçimlerinin ardından, yeni hükümet Balkanlar'dan kısmen çekilme programını uygulamaya koydu. Bölgedeki güç dengesi değişmeye başlarken, Kosova-Makedonya sınırında 3 Makedon askerin öldürülmesi bölgedeki gerginliği artırdı. "Büyük Arnavutluk" düşünü hayata geçirmek isteyen Arnavut Ulusal Kurtuluş Ordusu, Makedonya'da bir köyü ele geçirdi, ancak NATO askerleri tarafından engellendi. Ardından, Makedonya'nın KFOR (Kosova Barış Gücü) ile birlikte güç kullanmasını AGİT'in destekleyeceği açıklandı.
Güç oyunları devrede
Bölgedeki gelişmelerle birlikte Bulgaristan, Yunanistan, Türkiye ve Arnavutluk işin içine girdi. Özellikle Yunanistan ve Türkiye Balkanlar'da inisiyatif alabilmek için faaliyetlerini artırdı. NATO çerçevesinde bölgedeki rollerini artırmak isteyen Yunanistan tarihsel bağları, Türkiye ise Türk azınlığı öne çıkardı. Bu nedenle, toprak bütünlüğü fikrinde herkesin hemfikir olduğu Makedonya'da, Türkiye Türk azınlık konusundaki endişelerini tekrar tekrar dile getiriyor. Yaygın medya ısrarla bölgedeki bütün müslümanları "Türk" olarak gösteriyordu.
Savaş endişesi çoğaldı
Devletler ve hükümetler nezdinde olaylar böyle gelişirken, daha önce de defalarca savaşın kanlı yüzüne tanıklık eden bölge halkları gelişmeleri endişeyle izliyor. Manastır ve Üsküp'te can güvenlikleri olmadığından evlerini ve işyerlerini terk eden binlerce insan geri dönmek için bir anlaşma haberi beklerken, Makedonya Cumhurbaşkanı Boris Traykovski'nin barış görüşmelerinin çıkmaza girdiğini açıklaması "savaş" endişesini artırıyor.
(BB/NA)