Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Mahkeme başkanı ‘Bakın geçen bir haber gördüm, hiç hoşuma gitmedi, ağzımdan çıkmayan şeyleri yazmışsınız’ dedi. Buna karşılık kendisine, yazılanlara duruşmadaki herkesin şahitlik ettiğini, olmayan bir şeyi yazmadığımızı beyan ettim. O da bir daha olursa şikâyet ederim dedi, tabii en doğal hakkınız dedim…”
Avukat Barzan Demirhan’ın aktardığına göre, bu diyalog bianet’in daha önce haberleştirdiği, İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın son duruşmasında geçti.
Mahkeme başkanı Ersin Öztürk'ün bahsettiği haber şu: “Hâkim “Reddetse de kurtulsak” dedi, savcı uyudu”
Haberden sonraki ilk duruşma 4 Eylül 2020’de görüldü.
Bu kez de reddi hakim taleplerinin usulsüzce reddedildiğini söyleyen avukat Demirhan, tekrar dilekçe verdi ve yine reddi hakim talebinde bulundu. Son talebine henüz yanıt gelmedi.
Demirhan son duruşmada, heyete “Artık sizler tarafsız dürüst yargıçlarmışsınız gibi meram anlatmayacağım, dosyadan çekiliyorum” diyerek duruşma salonunu terk etti.
“Tüm bunlardan daha da acıklısı…”
Avukat Barzan Demirhan reddi hakim talepleriyle ilgili süreci dilekçesinde şöyle anlattı:
“Mahkemenizin başkanının tarafsızlığını şüpheye düşüren nedenlerin varlığından dolayı 10 Temmuz 2020 tarihli dilekçem ile mahkeme başkanının reddi talebinde ve tutukluluğun devamı kararına itirazda bulundum.
“Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 26/3. maddesi gereği reddi istenen hakim, ret sebepleri hakkındaki görüşlerini yazılı olarak bildirir; CMK 27/1 ise hakimin mensup olduğu mahkeme, bu hakim müzakereye katılmaksızın karar verir der. Talebin kabul edilmemesi durumunda itiraz yolu açıktır.
“Mevzuatta detaylıca belirtilen bu usule karşın, 1 Eylül tarihli üst yazı dışında, ne mahkeme başkanının talebim ile ilgili yazılı görüşü ne de talebimin mahkeme heyetince kabul edilmediğine dair bir yazı göremedim.
“Tüm bunlardan daha da acıklısı, 23 Ağır Ceza Mahkemesinin kararı. Benim talebimden 3 Temmuz 2019 tarihli diye bahsedilmiş; ki ben 10 Temmuz 2020 tarihinde talepte bulundum, talebimin 8 Temmuz 2019 tarihinde reddine şeklinde hüküm kurulmuş.
“Belli ki CMK 268/2 bendi “Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir; yerinde görmezse en çok üç gün içinde, itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.” dediği için sevgili itiraz mercii bu usulü eksikliği giderelim demiş.
“Baştan sona usule aykırı bir şekilde yürüttüğünüz bu işlem yoklukla maluldür. CMK’da belirtildiği usule uygun bir şekilde ret talebimin değerlendirilmesini, mahkeme başkanının dosyadan el çekmesini yalnızca ivedi bir iş olarak tutukluluk incelemesini talep ediyorum.”
“Apar topar geriye dönük tarihli karar alındı”
Avukat Demirhan bianet’e yaptığı açıklamada, “Karara işledikleri 2019 tarihi sehven işleniyor büyük ihtimalle, içinde bulunduğumuz yıl olarak kabul ediliyor ancak esas mahkeme talebimizi yasaya aykırı bir şekilde beklettiği ve değerlendirmeye almadığı için 23. ACM geriye dönük bir şekilde hüküm kuruyor. Yani talebimiz kendilerine süresi içinde gönderilmiş ve kendileri de süresi içinde karar vermiş gibi tarih atıyorlar” diye konuştu.
“Önceki duruşma yaşanan rezaleti tutanak altına alıp, başkanın reddi ile sanığın tahliyesini talep ettik ancak talebimiz işleme alınmayarak bekletiliyor. 4 Eylül’de duruşma olduğundan, Ceza Usul Yasası yok sayılırcasına olmayan bir usulle, kabul veya redde ilişkin bir değerlendirme yapılmadan talebim 23. Ağır Ceza Mahkemesine gönderiliyor ve 23 ACM'den apar topar bir karar istendiği için, itiraz mercii de geriye dönük tarihli bir kararla durumu toparlamaya çalışıyor.” (AS)