Gazetecinin Baas Partisi'nin başındaki kişilerin yönettikleri İnternet sitelerinde yayımlanan bilgileri yayımlamaktan başka bir şey yapmadığını açıklayan Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, Abbud'un serbest bırakılmasını istedi.
8 Mart 1963 tarihli Olağanüstü Hal Yasaları uyarınca tutuklanan gazeteci beş yıl hapis tehdidi altında yaşıyor.
RSF : OHAL Yasası, haberciye baskı için bahane
Suriye hükümetinin bağımsız bir haberciliği engellemek için alışıldık yöntemlere başvurmakla suçlayan RSF, yetkilileri eleştirme cesareti gösteren gazetecilerin tutuklanması ve taciz edilmesi için Olağanüstü Halin bir bahane oluşturduğunu savundu.
Tutuklamanın gerçekte politik nedenlere dayandığını bildiren RSF, Abbud'un çalıştığı ve Suriyeli yetkililere yönelik eleştirel bir yayın çizgisi izleyen "An-Nahar" gazetesinin Suriye'de dağıtımının yıllardır yasak olduğunu duyurdu.
RSF, gazete yazarlarından Samir Kessir ve müdürü Cebran Tueyni'nin 2005'te bomba ile öldürülmelerinin, Suriye'de tutuklu bulunan bu muhabirin işinin ne denli zor olduğunu da gösterdiğini duyurdu.
Bunni: Askeri mahkeme keyfi ve uzun gözaltıya yol açıyor
Gazeteci Abbud, "En-Nahar" gazetesinin 1 Mart 2006 tarihli sayısında Suriye güvenlik ve istihbarat kuvvetleri bünyesindeki terfileri ele alan bir haberin yayımlanmasından sonra tutuklandı. Abbud, gazete haberinden yayımlanmasından bir gün sonra Askeri Mahkemeye çıkarıldı ve cezaevine gönderildi.
1963 yılına ait yasaya göre, devlet güvenliğine zarar vermekle suçlayan herkes, Askeri Mahkemede yargılanabiliyor.
RSF'nin ulaştığı Suriyeli avukat ve insan hakları savunucusu Anuar Bunni, Askeri Mahkemesi'nin siviller için bir istisna mahkemesi olduğu, burada yapılan yargılamaların kişilerin uzun ve "keyfi" şekilde gözaltında tutulmalarına yol açtığını ifade etti.
Bunni, gazetecilerin daha ziyade "yayınlar yasası" uyarınca sivil mahkemelerde yargılandıklarını söyledi. (EÖ)