İstanbul Kartal'da, dört yaşındaki çocuk ve annesinin evde şiddete uğramasını haberleştiren gazeteler, mağdurların isimlerini ve fotoğraflarını yayınlayarak etik ilkeleri ve Basın Kanunu'nu açıkça ihlal etti.
Haber gazetelerde şu şekilde yer buldu:
Milliyet: Birinci sayfada çocuğun ve annenin yüzleri kapatılmadan fotoğrafları yayınlandı; çocuğun ismini açıkça yazdı. 13. sayfada ise çocuğun fotoğrafında yüzü kapatıldı. "Çocuğun annesi... işkenceyi facebook'ta tanıştığı ve uğruna eşini terk ederek İstanbul'a geldiği Y.A.'nın yaptığını öne sürdü" ifadesi kullanılarak, şiddete uğrayan kadın sanki "eşini terk ettiği" için suçluymuş gibi gösterildi.
Haber Türk: Anne şiddetin mağduru değil, sorumlusuymuş gibi gösterilip, erkek şiddeti meşrulaştırılıyor. "İnternet aşkından bebeğine işkence" başlığı kullanılan manşetin spotunda, "Annesi facebook'ta bir adamla tanıştı, olan dört yaşındaki Y.E'ye oldu" yazıldı. Çocuğun görüntüsü gizlenmedi.
Hürriyet: Erkek şiddetini meşru kılan "aşk- şiddet" denklemi üzerine kurulan haberde, şiddete uğrayan kadın ve çocuğu bir kez daha mağdur ediliyor. "Telefon aşkı işkenceci çıktı" başlığının atıldığı birinci sayfada "Eşinden boşanan bir çocuk annesi"nin, "aşkı uğruna" Manisa'dan İstanbul'a geldiği anlatılıyor. Birinci sayfada çocuğun ve annenin fotoğrafları yüzleri gizlenmeden verilmiş, isimler açık; üçüncü sayfada ise annenin yüzü mozaiklenmiş ama çocuğunki açık.
Vatan: Çocuğun isminin yazıldığı haberde, fotoğrafında yüzü de kapatılmadı. İsmi ve görüntüsü gizlenmeyen annenin ve birlikte yaşadığı sevgilisinin başkalarıyla "evli" olmalarına da vurgu yapılarak erkek egemen bir dil kullanıldı.
Haberler nasıl verilmeli?
Sansasyonel sunum yapıldı: Uluslararası Gazeteciler Federasyonu'nun çocuk haberciliğiyle ilgili rehber ilkelerinde "çocuklarla ilgili haberlerde sansasyonel sunumların kullanılmaması" tavsiye ediliyor. Ama bu olay gazetelerde, çocuk ve kadın hakları bakışıyla değil "sansasyonel" sunumlarla kendine yer buluyor.
Fotoğraflar için izin alınmalı: Rehber ilkeler "Bariz bir şekilde kamu yararı olmadığı sürece çocukların görsel olarak ya da başka bir şekilde kimliklerinin ortaya çıkmasını engellemeyi", "Çocukların fotoğraflarının adil, açık ve dürüst yöntemler kullanılarak; ondan sorumlu bir yetişkinin rızasını alarak elde edilmesini" öngörüyor. Oysa haberlerde çocuğun fotoğrafını çekmek için kimseden izin alınmadığı anlaşılıyor.
Görüntüleri yayınlamak yasak: Basın Kanunu'nun 21. maddesinde, "18 yaşından küçük suç mağdurlarının kimliklerini açıklayacak ya da tanınmalarına yol açacak şekilde yayın yapanlar" hakkında ağır para cezası getiriliyor.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin ise "18 yaşından küçük mağdurların açık isimleri ve fotoğrafları yayınlanmamalıdır" şeklinde etik düzenlemesi bulunuyor.
Neden bu kuralları uyulması gerektiği ise BBC, çocuk haberciliğiyle ilgili rehber ilkelerinde tek cümleyle açıklanıyor: "Her çocuğun onurlu bir yaşam sürme ve her koşulda kendisine saygı gösterilmesi hakkı vardır." (SP)