AGİT Medya Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovič'in yazdığı "Gazetecileri Şiddetten Korumak" başlıklı belge, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Thomas Hammarberg ofisi tarafından yayınlandı.
Giriş yazısına Anna Politkovskaya ve Hrant Dink suikastlerinden söz ederek başlayan Hammarberg, hala Avrupa'nın bazı ülkelerinde gazetecilerin sadece mesleklerini yaptıkları için tehdit edildikleri, hapsedildikleri ve öldürüldüklerine dikkat çekiyor.
Belgenin amacı gazetecilerin işlerini yaparken karşılaştıkları önemli sorunlara ve güvenlik içinde çalışabilmeleri için yapılması gerekenlere dikkat çekmek olarak tanımlanıyor.
"Hükümetlerin gazetecilere neden özel önem verilmesi gerektiğini anlamaları gerekiyor. Gazetecilere yönelik şiddet ifade özgürlüğü ve bilgilenme hakkı gibi temel demokratik değerlere karşı işlenen bir suçtur. Hükümet yetkilileri, siyasetçiler ve kolluk kurumlarının bu tür suçları ellerindeki tüm idari ve teknik kaynakları ile soruşturmalı ve sorumluların adaletten kaçmamasını sağlamalıdır."
Raporda gazetecilerin karşılaştığı fiziksel, psikolojik ve yargısal saldırıların demokrasi ve toplumun tamamına yönelik olduğu ve bu nedenle özel bir suç kategorisi olduğunu dile getiriliyor.
Son beş yılda AGİT üyesi ülkelerde yaklaşık 30 gazetecinin öldürüldü. En fazla gazeteci cinayeti Rusya'da. Bu cinayetlerin yalnızca onda birinde zanlılar yakalandı ve etkin bir yargılama yapıldı. Yanı sıra yüzlerce gazeteci taciz edildi, dövüldü. Failler ise genellikle yakalanmadı ya da cezalandırılmadı. Belgede bunun kabul edilemez olduğunu ve kabullenmeye yol açacağına dikkat çekiliyor.
"Cinayetler sansürün en uç noktasıdır ve sorumluların yargılanmaması özgür basına ket vurmaktadır" denen belgede özellikle Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Azerbaycan'ın bu konuda yetersiz kaldığı belirtiliyor.
AGİT ülkelerinde ifade özgürlüğünü engellemek için en yaygın yol gazetecilerin hapsedilmesi. Genellikle yolsuzluk ya da yolsuzluğa karışmış görevliler hakkında yazan gazetecilerin sonu parmaklıkların arkası oluyor.
Belge, sadece Türkiye'de 60 üzerinde gazetecinin hapishanede olduğu, ancak yetkililerin bu kişilerin çoğunun mesleki nedenlerle hapiste olmadığında ısrar ettiğini ifade ediyor
"Hiç kimse gerçekleri ortaya çıkardığı için hapsedilme korkusuyla yaşamamalıdır. Gazeteciler işlerini yaptıkları için kendilerinin ve ailelerinin güvenliğinden endişe ettiği sürece özgür bir toplumda yaşamamız mümkün değildir."
Fiziksel saldırı ve hapsetme dışında da taciz ve sindirme yollarının da kullanılıyor. Son on yıldır güvenlik gerekçesiyle polis ve savcılar haber odalarına, gazetecilerin evlerine baskın yapıyor ve "ulusal güvenliği tehdit edebilecek" gizli belgeler bulmak için malzemelerine el koyuyor.
Birçok AGİT ülkesinde gazetecilerin hapsedilmesine sebep olan bir diğer konu da hakaret davaları. Raporda "hakaret"in suç sayılmaktan çıkarılması ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi standartlarına uygun* davranılarak reform yapılması gerektiği söyleniyor. Halen 56 üyeli AGİT'te yalnızca 13 ülke hakareti suç olmaktan çıkarmış durumda.
Gazetecilerin şiddet ve baskıdan korunması için hükümet, uluslararası kurumlar, sivil toplum, medya sektörü ve gazetecilerin kendi örgütlerinin işbirliği yapması ve güçlü bir kararlılık gerektiğini ifade ediyor ve medya özgürlüğünün garanti altına alınması için hükümetlere düşen üç görevi şöyle sıralıyor:
* Yetkililer uluslararası insan hakları standartlarına aykırı davranarak bu özgürlüğe müdahale etmemelidir
* Bu mesleği icra eden profesyonelleri başkalarının taciz ve şiddetinden korumalıdır
* En zor ve karmaşık yükümlülük olarak: hükümetler özgür basın ve ifade özgürlüğünün gelişmesi için gereken ortamı sağlayacak koşulları geliştirmelidir. Bunu gerçekleştirmek için yapılacak en temel şey gazetecilerin ve gazetecilerin güvenliğinin demokrasinin vazgeçilmez önkoşulu olduğunu benimsemeleridir.
*AİHM birçok davada "basın suçuyla ilgili hapis cezası verilmesinin gazetecilerin ifade özgürlüğü hakkıyla çeliştiğini ve bu hakkın, nefret söylemi veya şiddete teşvik vakaları dışında, AİHS'nin 10. Maddesiyle koruma altına alındığının" altını çizmiştir. (ÖD/HK)
** Belgenin İngilizce tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.