Expression Interrupted, “İfade ve Basın Özgürlüğü Gündemi” raporlarının onuncusunu yayımlandı.
Dava takip çalışmaları ve açık kaynak araştırması sonucunda elde edilen veriler ışığında hazırlanan rapor, 2024’ün ikinci çeyreğini yani Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını kapsıyor.
Bu üç aylık dönemde ilk derece mahkemelerinde toplamda 192 gazetecinin yargılandığı 101 ayrı dava görüldü. Bu davaların 24’ü karara bağlandı. Sonuçlanan davalarda 17 gazeteci haklarındaki suçlamalardan beraat ederken, 12 gazeteci hakkındaki ceza veya tazminat davalarında mahkûmiyet kararı verildi.
Sekiz gazeteci toplamda 25 yıl 6 ay 15 gün hapis cezasına, beş gazeteci ise toplam 62 bin 500 TL tazminat ödemeye mahkûm edildi.
Bir gazeteci 11 ayrı davada yargılandı
Bu dönemde, gazetecilere açılmış en az 10 davada ilk duruşma görüldü. Gazeteci Furkan Karabay’ın Aralık 2023’te tutuklandığı ve 10 gün sonra tahliye edildiği soruşturma neticesinde hakkında açılan dava bu dönemde görülmeye başlanan davalardan biriydi.
Son dönemde en çok yargı baskısına maruz kalan gazetecilerden biri olan Karabay, raporun kapsadığı dönemde tam 11 ayrı davada yargılandı. Bunlardan ikisinde Karabay hakkında mahkûmiyet, birinde ise beraat kararı verildi.
Gazetecilere en çok 'propaganda' ve 'hakaret' suçlamaları yöneltildi
Bu dönemde görülen davalarda gazeteciler en çok 'terör örgütü propagandası', 'hakaret' ve 'örgüt üyeliği' suçlamalarıyla yargılandı.
En sık yöneltilen suçlama, 25 ayrı davada kullanılan 'terör örgütü propagandası yapmak' (TMK 7/2) oldu. İkinci sırada 23 ayrı davada gazetecilere yöneltilen 'hakaret' (TCK 125) suçlaması gelirken üçüncü sırada ise 22 ayrı davada kullanılan 'silahlı örgüte üye olma' (TCK 314/2) suçlaması yer aldı. Bu dönemde gazeteciler dokuz ayrı davada ise 'Cumhurbaşkanına hakaret' (TCK 299) ile suçlandı.
Tehdit ve şiddet ablukasında gazetecilik
Yılın ikinci çeyreğinde, 31 Mart’taki mahalli idareler seçiminde Van Belediye Başkanı seçilen DEM Parti’li Abdullah Zeydan’ın mazbatasının İl Seçim Kurulu tarafından iptal edilerek görevin AKP adayı Abdulahat Arvas’a verilmesi kararı çok sayıda kentte protesto edilirken, protestoları takip eden çok sayıda gazeteci, polis müdahalesi, gözaltı ve tehditlere maruz kaldı. Ancak gazetecilerin karşı karşıya kaldığı tehdit, fiziksel saldırı, hedef gösterme, şiddet içeren polis müdahalesi vakaları sadece Van protestoları dönemiyle sınırlı kalmadı.
Raporun kapsadığı üç aylık dönemde, gazetecilere yönelik en az 34 saldırı, tehdit, şiddet içeren polis müdahalesi ve hedef gösterme vakası kayda geçti.
Rapor döneminde gazetecilerin maruz kaldıkları ihlaller sebebiyle müşteki olarak yer aldığı en az yedi dava görüldü. Bu davaların ikisinde karar çıkarken, bir gazeteciye yönelik silahlı saldırı davasında tutuklu bulunan iki sanık, ilk duruşmada serbest bırakıldı.
5 gazeteci tutuklandı, 28 gazeteci cezaevinde
Gazetecilere yönelik yargısal baskının göstergelerinden biri olan tutuklu gazeteci sayısında 2023 yılı boyunca görülen azalış trendi 2024’ün ikinci çeyreğinde yeni tutuklamalarla kesintiye uğradı. Nisan ve Mayıs aylarında beş gazetecinin tutuklanması ile 33’e kadar yükselen cezaevindeki gazeteci sayısı, rapor dönemi sonu itibarıyla 28 oldu.
Rapora konu dönemde gazetecilere yaptıkları haberler, yazdıkları kitaplar, katıldıkları söyleşiler veya yaptıkları sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek yeni davalar açılmasına da devam edildi. Üç ay içinde dokuz gazeteci ve köşe yazarına yedi yeni dava açıldı.
Yargıtay’dan ilk TCK 217/A kararı
Raporun kapsadığı dönemde basın özgürlüğü alanında olumlu olarak nitelendirilebilecek bir gelişme ise, Yargıtay’ın Türk Ceza Kanunu’na 2022 yılında eklenen 217/A maddesi kapsamında “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla hapis cezasına çarptırılan ilk gazeteci olan Sinan Aygül hakkındaki hükmü bozması oldu.
Aygül’ün beraat etmesi gerektiği ve bir gazeteci olarak haber verme hakkını kullandığına vurgu yapılan karar, Yargıtay tarafından “dezenformasyon” yasasına dair verilmiş ilk karar oldu. Ancak rapor döneminde gazeteciler bu suçlamayla açılmış davalarda yargılanmaya ve yeni dava ve soruşturmalara maruz kalmaya da devam etti.
Kamuda tasarruf tedbirleri yerel gazeteleri vurdu
Yılın ikinci çeyreğinde özellikle yerel medyada gazeteciler yargı baskısı, polis şiddeti ve tehditlere ek olarak ekonomik zorluklarla da mücadele etmeye devam etti. Bu dönemde Resmî Gazete’de yayımlanan tasarruf genelgesi kapsamında kamu kurum ve kuruluşlarına getirilen gazete alım ve abonelik yasağı nedeniyle 31 Mayıs 2024 itibarıyla üç ilde toplam dokuz gazete basımını durdurdu.
RTÜK yayıncılara 15 milyon TL ceza kesti
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve Basın İlan Kurumu (BİK) 2024 yılının ikinci çeyreğinde de muhalif medya kuruluşları üzerinde baskı unsuru olmayı sürdürdü. RTÜK bu dönemde Now TV, Tele 1 ve Açık Radyo’ya yayınlarda sunucu veya program konuklarının kullandığı ifadeleri gerekçe göstererek toplamda 15 milyon 640 bin 682 TL tutarında idari para cezası kesti.
Üst Kurul, Açık Radyo’ya ise 24 Nisan tarihli “Açık Gazete” adlı programda kullanılan “Ermeni soykırımı anması” ifadesini gerekçe göstererek ayrıca beş kez program durdurma cezası verdi.
BİK tarafından resmî ilan yayımlama hakkı 2022 yılında kalıcı olarak iptal edilen Evrensel gazetesi ile dört yıldan uzun süredir resmî ilan ambargosu uygulanan Yeni Asya gazetesi yılın ikinci çeyreğinde de bu haktan faydalanamamaya devam etti.
Raporun tam metnine bu bağlantıdan erişilebilir.
(HA)