Bağcılar 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına gazeteci Şık ve avukatı Nurcan Çalışkan katılırken, yazı işleri müdürü Çakkalkurt duruşmaya katılmadı.
Yazılar "kamu yararı" için
Kimlik bilgilerinden sonra iddianameyle ilgili görüşleri sorulan gazeteci Şık şunları söyledi:
* Gazetede çıkan yazıların haber niteliği ortadadır.
* Yazılarda suç işleme kastı yoktur.
* Cezaevlerine düzenlenen operasyonlarda çok sayıda kişi öldü. Olaylar kamuoyunca tepkiyle karşılandı.
* Adli Tıp Raporu gibi gerçekleri ortaya koyan belgelere kamu yararı bulunduğu için yer verdim.
* Gazetecilik,halkın haber alma hakkını yerine getirdiği için, kamusal bir görevdir.
* Anayasanın güvence altına aldığı halkın haber alma hakkının gereği olarak söz konusu belgeler yayımlandı.
"Hayata Dönüş"te 32 kişi ölmüştü
20 Ekim 2000 günü çeşitli cezaevlerinde, F tipi cezaevlerini protesto amacıyla başlayan açlık grevleri ve ölüm oruçlarında Adalet Bakanlığı ile mahkumlar arasındaki diyalog ve sorunun çözümü için Yaşar Kemal, Oral Çalışlar ve Zülfü Livaneli'nin de bulunduğu kişiler "arabulucu" olarak çalışıyordu.
19 Aralık 2000'de güvenlik kuvvetleri, aralarında Bayrampaşa ve Ümraniye'nin de bulunduğu çok sayıda cezaevine aynı anda, açlık grevleri ve ölüm oruçlarını durdurma gerekçesiyle operasyonlar düzenledi.
"Hayata Dönüş" adı verilen operasyonlarda 30'u tutuklu ve hükümlü, ikisi de jandarma eri olmak üzere 32 kişi öldü. Çok sayıda kişinin yaralandığı operasyonlarda mahkumlar zorla F tipi cezaevlerine nakledildiler. Daha önce açlık grevlerine katılmayan, F tipi cezaevlerine nakledilen mahkumlar da kötü muameleyi protesto ve grevdekilerle dayanışma anlamında greve başladılar,
Çok sayıda muhabir olayları görmeden, kaynak belirtmeden, gazetecilik etiğine uymayan bir tarzda habere geçmeleri nedeniyle daha sonra özeleştiri yapmıştı.
6 aya kadar hapis isteniyor
"İddianame okunmadan hazırlık soruşturmasına ait bilgi ve belgeleri yayımladıkları" gerekçesiyle yargılanan gazeteciler için 5680 Sayılı Basın Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca 6 aya kadar hapis ve para cezası isteniyor.
Gazeteciler, tutuklu ve hükümlülerin "Hayata Dönüş" operasyonu ile ilgili olarak "cezaevinde isyan çıkarmak" suçundan yargılandığı ve 4 Temmuz 2001'de görülen davadan iki gün önce yayınlanan "Hayata Dönüş Gerçeği", "Mahkumlar Ateş Etmiş Demişlerdi", "Cehennemden Bir Tanık" başlıklı haberlerde, dosyada bulunan rapor, otopsi raporu ve bilirkişi raporlarına da yer vermişlerdi.
Gazetecilerin yargılandıkları davanın ilk duruşması 30 Ocak 2002'de gerçekleşmişti.
Tutuklu ve hükümlüler ise, Eyüp 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde "cezaevinde isyan çıkarmak" iddiasıyla yargılanıyorlar.
"Milliyet" de yargılanıyor
"Milliyet" gazetesi yazarı Gökçer Tahincioğlu ve yazı işleri Eren Güvener de söz konusu dava çerçevesinde, 30 Haziran 2001'de çıkan "Bayrampaşa'da Direniş Olmadı", "İşte Hayata Dönüş Katliamı" başlıklı yazılar nedeniyle yargılanıyor.
Adnan Keskin'e Soruşturma
Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcısı Nuh Mete Yüksel, Kürtçe eğitim için dilekçe veren öğrencilere çetecilerden daha çok ceza istenmesini haber yaptığı için Radikalgazetesi muhabiri Adnan Keskin'i şikayet etti.
"Kürtçe eğitim" dilekçesi
Gazetenin 25 Mart 2002 tarihli nüshasında "Dilekçe Çeteden Beter" başlıklı manşet yazısı nedeniyle gazeteci hakkında, "savcıyı terör örgütlerine hedef göstermek" ve "soruşturmanın gizliliği ilkesini ihlal" iddiasıyla soruşturma açıldı.
Gazeteci hakkında Terörle Mücadele Yasası (TMY) 6ve 5680 Sayılı Yasanın 30. maddeleri uyarınca dava açılabilir. (BB)