Atölye BİA’nın ikincisi düzenlediği ve 8-11-13-16 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek olan Toplumsal Cinsiyet Odaklı Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi'nin 8 Ekim Perşembe günü Zoom programı üzerinden gerçekleşen ilk oturumunda Prof. Dr. Sevda Alankuş ve bianet LGBTİ+ editörü Evrim Kepenek sunum yaptı.
Alankuş, neden toplumsal cinsiyet odaklı habercilik yapılması gerektiğini, Kepenek ise ana akım ve alternatif medyanın kadına ve kadın haberlerine bakışının analizini/BİA haber portalında kadın odaklı haberciliğin nasıl işlediğini anlattı.
Atölyenin ilk oturumunun kolaylaştırıcılığını haber ve belgesel fotoğrafçısı Özcan Yurdalan ile fotoğrafçı Şehlem Kaçar yürüttü.
13 katılımcıyla gerçekleşen atölyenin amacı ise toplumsal cinsiyet odaklı haber fotoğrafçılığının/haberciliğinin nasıl yapılacağını göstermek.
"Haber gerçeklik iddiası taşıyor"
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın odaklı haberciliği anlatan Prof. Dr. Sevda Alankuş, toplumsal cinsiyet odaklı haberciliğe iki perspektiften baktığını söyleyerek, "Toplumsal cinsiyet odaklı haberciliğe iki perspektiften bakıyorum ben. Kadına davranma biçimimiz, 'ötekiler'e de yansıyor. İkincisi de kadınlara uygulanan şiddet çok sistematik, güç destekli, iktidar destekli" dedi ve neden toplumsal cinsiyet odaklı haberciliğe ihtiyaç duyduğumuzu şöyle anlattı:
*Prof. Dr. Sevda Alankuş'un sunumu
"Haber medyası diğer anlatı türlerinden daha farklı olarak gerçeklik iddiası taşıyor. Haber medyasının kadına yönelik nefret söylemini, şiddeti yeniden üretmesi önemli çünkü kadına yönelik bu haber dili bütün ötekilere yönelik haber dilinin de temelini oluşturuyor. Başka ifadeyle bütün ötekilere yönelik hak ihlali yapan haberciliği kuran dil aslında kadına yönelik nefret dilinin bir versiyonudur. Dolayısıyla haberlere baktığımızda en çok hak ihlali yapanlarda gazetecilerdir.
"Yaptığınız habercilik, şiddetin yapısal ve sistematik olduğunu gözeterek yapılmalı. Yapılan her haber, kadına yönelik şiddetin sistematik olduğuna ilişkilendirelerek yapılmalı. Haberin içeriği, haberin yazılması, yeni medyanın yeni bir haber dili getirip getirmediğine tekrar tekrar bakılması gerekir."
Alankuş, kadın düşmanlığı üzerinden kurulan bir erkeklik ideolojisi olduğunu, işte bu yüzden toplumsal cinsiyet odaklı haberciliğin yapılması gerektiğini vurguladı.
"Medya, kadına yönelik şiddeti yeniden üretiyor"
*Prof. Dr. Sevda Alankuş
"Medyanın, kadına yönelik şiddeti yeniden üreten ve diğerlerine örnek olan bir tavrı var. Kadına yönelik yapılan haberleri nasıl yapıyorsa bunu aslında diğer dezavantajlı gruplara karşı da yapıyor. Kadına yönelik bu haber dili, bütün 'öteki'lere yönelik bir haber dilinin temelini oluşturuyor. Haber dilinde karşılaştığımız ayrımcılık herkese karşı kullanılan ve yeniden işlenen bir şey oluyor" diyen Alankuş, daha sonra medyada kadına-LGBTİ+'lara yönelik sorunlu olan şiddet/cinayet haberlerini örnek gösterdi.
Örnek haber başlıkları üzerinden sorunlu habercilik ve haber dili tartışıldı.
"Habercinin bilinç oluşturması gerekiyor"
“Her habercinin toplumsal cinsiyet odaklı habercilik yaparak bir bilinç oluşturması gerekiyor, medya kendini klişelere bıraktığında hak ihlali çok kolaylıkla yapılıyor. Ancak haberler yeniden hak ihlaline neden olmamalı” diyen Alankuş, yeni bir haberciliğe ihtiyaç duyulduğunu söylüyor:
“Çünkü kadınlar ve LGBTİ+lar haberlerde sadece fail-mağdur olarak ya da magazin malzemesi olarak görülüyorlar. Yoksa görmezden geliniyorlar. Dolayısıyla bu yüzden hak ve toplumsal cinsiyet odaklı habercilik yaparken, haber kaynakları ya da birinci haber tanımlayıcıları yeniden tanımlanmalı, genişletilmeli.
*Örnek haber değerlendirmeleri
“5N1K kuralı olabildiğine çok soruya özellikle de neden sorusuna cevap verecek şekilde kurulmalı. Haber sonuç değil süreç odaklı kurulmalı."
"Dil seksist, ayrımcı ırkçı, nefret söylemi içeren çatışmayı teşvik eden niteliğinden arındırılmalı."
"Mevcut olandan farklı bir haber değeri tanımı, kaynak kullanımı, yazımı ve etik gerektiren gazetecilik yapılmalıdır" diyen Alankuş, toplumsal cinsiyet odaklı haberciliğin alternatif bir politik ve etik tercihle yapılması gerektiğini söyledi.
Fotoğraf kullanımında ne yapmalı ne yapmamalı?
Alankuş, toplumsal cinsiyet odaklı habercilik yaparken fotoğraf kullanımında ne yapılıp ne yapılmaması gerektiğini de şöyle sıralıyor:
"Haberde eşitlik kültürüne aykırı olacağından gerekmedikçe cinsiyet belirtmeyin. Fotoğrafta toplumsal cinsiyetin nasıl temsil edildiğine dikkat edin. Bağlamla ilgili olup olmamasına önem verin. Eğer toplumsal cinsiyet görsel malzemenin mesajının bir parçası ise bağlam varsa kullanın.
"Medyada hoşgörü, farklılık ve eşitlik kültürü yaratacak bir görsel dil yaratmaya çalışın.
"Görsel malzemenin cinsiyetçi, stereotiplere ve kodları yeniden üretip üretmediğini kendinize sorun.
"Görseliniz haberle çelişmemeli"
"Kullanacağız görsel malzemenin haberin içeriği ile çelişmemesine dikkat edin.
"Toplumsal cinsiyeti öne çıkaran bir görsel kullanılmışsa, eğer bu şahıs diğer cinsiyette olsaydı aynısı kullanır mıydınız diye kendinize sorun. Acaba öteki cins bu görsel ile temsil edilseydi, sonuçları ne olurdu, msajın içeriği radikal biçimde değişir miydi?
"Görsel malzemenin kullanımının nasıl yankılanacağını anlamak üzere -eğer bir grup söz konusu ise- gruptan birisinin ya da mümkünse bizzat görseli kullanılacak kimsenin görüşünü almaya çalışın."
Kadın cinayetleri haberlerindeki haber fotoğrafları üzerine konuşuldu. Fotoğrafların kurduğu anlatı üzerine katılımcılar değerlendirmelerde bulundu.
"Haberi kim için ve neden yapıyorum?"
bianet kadın-LGBTİ+ editörü Evrim Kepenek, "Ana akım ve alternatif medyanın kadına ve kadın haberlerine bakışının analizi ve BİA haber portalında kadın odaklı haberciliğin işleyişi" adlı bir sunum yaptı. Kepenek, habercilikte ilk adımın haberi seçmek ve hangi tarafta olduğunu belirlemek olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:
*Evrim Kepenek
"Haber konusu seçtiğiniz anda tarafınızı da seçmiş oluyorsunuz. Kadın, çocuk ve LGBTİ+ olarak seçerseniz o taraftasınızdır. Bir habere başlarken de 'ben bu haberi kim için ve neden yazıyorum?', 'bu haber kimin yararına?' sorularını kendinize sormanız gerekiyor. Ve yaptığınız haber hak odaklı olmalıdır. Bu soruları haberin belli aşamalarında kendinize sorup yanıtına göre 'hak odaklı' olup olmadığını test etmiş olursunuz.
"Haberlerde ayrımcılık ve cinsiyetçilik yapılmamalıdır. Haberinizde hak ihlaline uğramış ve mağdur biri varsa o kişiyi yazdığınız haberde bir daha mağdur etmemelisiniz. Bunu da kullandığınız dil ve fotoğrafla yapabilirsiniz.
"Kadının beyanı esas alınmalıdır"
"Toplumsal cinsiyet odaklı habercilik yaparken, uzman görüşünde mutlaka cinsiyet dengeliliği sağlanmalı ve kadın-erkek-LGBTİ+ oranlarına dikkat etmeliyiz.
"Haberleriniz sarsıcı, tık alma derdinde olmamalı ve haberiniz bilgi verici olmalıdır.
"Haberinizde fail varsa, fail odağından bakmazsınız ve şiddeti meşrulaştıracak bir dil kullanmamalısınız. Şiddete bahane üretmemelisiniz; 'gerekçe' yerine 'için' gibi bir kelimeyi kullanmanızı tavsiye edebilirim.
"Haberlerde kadın beyanını esas almalısınız."
"Fotoğraf mağdur profili çizmesin"
Kepenek, haber fotoğrafı konusunda şunları söyledi:
“Haberde kadın ve çocuk yüzü kullanmayın. Fotoğrafınızın konu ile bağlantısı olsun elbette ama mor kadın yüzleri, zavallı çocuklar olmasın. Kullanılan kadın fotoğrafı üzerinden başka mesajlar vermeyin. Mesela bir kadın cinayeti haberinde, kadının sosyal medya hesabından alınmış bir fotoğrafı kullanmayın.
“Fotoğrafınız mağdur profile de çizmesin. Bunların yerine sahadan ve eylemlerden fotoğraflar kullanabilirsiniz. Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği'nin örnek fotoğraflarından yararlanabilirsiniz."
*Atölye oturumu
Kepenek, cinsel istismar haberlerinin nasıl yazıldığına da değinerek, çocukların beden ve ruhsal bütünlüğüne yönelen her türlü cinsel saldırının cinsel istismar olduğunu söyledi ve şunları da aktardı:
"Çocuğa 'tecavüz' değil 'cinsel istismar'"
"İstismar tek başına çatı bir kavram. Sözlü, fiziksel, ruhsal her türlü cinsel taciz ve eylemin hepsi cinsel istismardır.
"“Çocuğa tecavüz” yerine “çocuğa yönelik cinsel istismar" demek gerekiyor.
"Faili ve suçu teşhir etmek gerek; cinsel istismarda bulundu, cinsel istismara maruz bıraktı, cinsel istismara uğradı demek gerekiyor.
"Suça ve faile aidiyet eklenmemeli; tecavüzcüsü değil “tecavüz eden, cinsel saldırıda bulunan”, istismarcısı değil “istismar eden, istismarda bulunan” demek gerekiyor.
"Çocuğun cinsel istismara "nasıl" uğradığı asla anlatılmamalı. Gizlilik ve mahremiyet ilkesi çiğnenmemeli.
"Failin iddialarına asla yer verilmemeli. Çocuk beyanı esastır."
Kepenek, katılımcılara habercilik yaparken kullanabilecekleri ve faydalanabilecekleri kaynakları da sıraladı.
Sevda Alankuş kimdir?
BİA Eğitim Danışmanı, Yaşar Üniversitesi Öğretim Üyesi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu. Yüksek lisans ve doktora derecelerini Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi alanında ve aynı üniversitede tamamladı. Akademik çalışmalarına 1988-89 yıllarında Leeds Üniversitesinde devam etti. Ege ve Ankara Üniversiteleri iletişim Fakültelerinde 1982-1999 yılları arasında öğretim üyesi olarak çalıştı. Doçentlik ve profesörlük unvanlarını iletişim Bilimleri alanında aldı. Doğu Akdeniz Üniversitesi, iletişim ve Medya Çalışmaları Fakültesi'nde dekanlık yaptığı dönemde (1999-2008), Barış için iletişim ve Araştırma Merkez'ni kurdu. 1999 yılından bu yana, Bağımsız iletişim Ağı eğitimlerinin danışmanı sıfatıyla, IPS Vakfı yayınlarının editörlüğünü üstlendi. Araştırma alanları arasında alternatif medya, barış gazeteciliği, feminist medya eleştirisi gibi konular yer alıyor.
Evrim Kepenek kimdir?
bianet kadın ve LGBTİ+ haberleri editörü. bianet stajyerlerinden. Cumhuriyet, Birgün, Taraf, DİHA, Jinha ve Jin News için çalıştı. Sivil Sayfalar, Yeşil Gazete, Journo ve sektör dergileri için yazılar yazdı. "Okulun Duzi" belgeselini yönetti. Hemşin kültür dergisi GOR’un yazarlarından. Yeşilden Maviye & Karadeniz'den Kadın Portreleri, Sırtında Sepeti, Medya ve Yalanlar isimli kitaplara katkı sundu. 2011 Musa Anter Gazetecilik ödülü sahibi. İstanbul Üniversitesi Avrupa Birliği bölümünden mezun oldu, eğitimine Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde devam etti.
(SO)
Atölye BİA hakkında |
IPS İletişim Vakfı/bianet'in Atölye BİA adıyla düzenlediği habercilik seminerleri medyanın farklı birimlerinden gazetecilere, işsiz bırakılmış gazetecilere, iletişim fakültesi öğrencilerine ve gazetecilik yapmak isteyen herkese açık. Atölye BİA programları hak, toplumsal cinsiyet ve çocuk odaklı habercilikle barış gazeteciliği perspektifi ve tercihiyle temel gazetecilik, haber fotoğrafçılığı, yargı haberciliği, araştırmacı gazetecilik, yeni medya, görselleştirme araçları, dijital güvenlik gibi alan ve temalar üzerinden kuruluyor. Atölye BİA ile birlikte IPS İletişim Vakfı’nın 2002-2007 aralığında düzenlediği temel gazetecilik, kadın, çocuk, insan hakları odaklı habercilik eğitimleri ve 2008-2017 aralığında gerçekleştirilen Okuldan Haber Odası programları yıl içine yayıldı ve gazetecilere ve ilgilenen herkese açık hale geldi. Haziran 2018'de başlayan Atölye BİA programında, Aralık sonu itibariyle 8 atölye (7-13 Haziran Gazeteciler İçin Yeni Medya, 16-25 Temmuz Gazeteciler İçin Haber, 2 Eylül Kürtçe Habercilik ve Çeviri, 7-9 Eylül Haber Fotoğrafçılığı ve Fotoröportaj, 17-26 Eylül Çevre ve Kent Haberciliği, 1-8 Ekim Yargı Haberciliği, 15-23 ve 8-16 Kasım Gazeteciler için Haber Atölyeleri) 101 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. 2019 yılında ise farklı tarihlerde (11-18 Şubat, 20-27 Şubat, 14-21 Haziran, 22-29 Temmuz, 2-10 Eylül, 5-13 Aralık) altı "Temel Gazetecilik Atölyesi", yine farklı tarihlerde (27-28 Nisan Kürtçe Habercilik ve Çeviri, 4-5 Mayıs Dijital Güvenlik, 10-12 Mayıs Haber Fotoğrafçılığı, 13-20 Mayıs Gazeteciler Yeni Medya, 21-25 Ekim İklim Haberciliği, 11-15 Kasım Kadın-LGBTİ+ ve Yargı Haberciliği) altı tematik atölye düzenlendi. 2020 yılı boyunca temel ve tematik habercilik atölyeleri devam edecek. 2020 yılı başlangıcında düzenlenen atölyeler şöyle; 24-28 Şubat Uygulamalı Haber Atölyesi, 29 Şubat - 1 Mart Podcast Atölyesi, 11-26 Nisan Online Kürtçe Medya Atölyesi, 16-17 Mayıs Online Podcast Atölyesi, 27-31 Mayıs ve 13-17 Haziran Online Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi, 4-12 Ağustos Toplumsal Cinsiyet Odaklı Online Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi. Bu proje İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) desteğiyle gerçekleştiriliyor. |
* Atölye BİA haberleri için tıklayın.