Daha önce de tepkisini "isyan" sözcüğüyle dile getiren Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, Antalya Cumhuriyet Savcısı Yusuf Hakkı Doğan'ın daha basılmadan gazete ekinin toplatılmasına karar vermesini, "Bir savcının matbaaya polis gönderip prova gazetelere el koyması, Sultan Abdülhamit dönemi uygulamasıdır. Yapılan kesinlikle yasaya aykırıdır" sözleriyle kınamıştı.
"Yeniden başa mı dönüyoruz dersiniz?"
Basın Yasası'nda toplatma işleminin, ancak hâkim kararıyla yapılabileceğini belirtildiğini açıklayan Erinç, 285. madde kapsamında bir toplatma kararı çıkarılamayacağını savundu ve ekledi: "Yeniden başa mı dönüyoruz dersiniz?.."
Basın Yasası'nın "yargıyı etkileme" başlıklı 19. maddesi ve Türk Ceza Yasası'nda "adil yargıyı etkilemeye teşebbüs" başlıklı 288. maddeye dair yargılamaların yeterince karışıklığa neden olduğunu yazan Erinç, "Akdeniz Hürriyet" gazetesinin toplatılmasına dayanak yapılan 285. maddesinin aynı nitelikte üçüncü bir madde olduğunu ifade etti.
Gazetesindeki köşesinde "Yok Sayılan Yasa" başlıklı bir yazı kaleme alan Erinç , "Yargı haber ve yazılarıyla ilgili iki madde var" sanırken yeni bir maddemiz de oluverdi" dedi.
Yaklaşık üç yıl önce değişikliğe uğrayan Basın Yasası'nın getirdiği en önemli yeniliklerden birinin "el koyma, dağıtım ve satış yasağı" başlıklı 25. madde olduğunu açıklayan Erinç, bu maddenin "Soruşturma için sübut vasıtası (tanıtlama aracı) olarak her türlü basılmış eserin en fazla üç adedine cumhuriyet savcısı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kolluk el koyabilir" diye düzenlendiğini ancak gazete ekinin basım öncesinde polis marifetiyle toplatılmasının, bu maddenin dikkate alınmadığı iddiasını gündeme getirdiğini bildirdi
"Kuvvetli suç şüphesi" gazete toplattı
Savcı Doğan, "Akdeniz Hürriyet" gazetesinin 22 Mart sabahı yayımlanacak sayılarının prova baskılarına, "kuvvetli suç şüphesi bulunduğu" gerekçesiyle el konulmasına karar vermişti.
Doğan, "Parsel" operasyonu ile ilgili, "İfadeler o kadar iğrenç ki, insan utanıyor. Tam bir bataklık, midemiz bulandı" sözlerinin manşetten verilmesi nedeniyle gazete için toplatma kararı aldırdı.
Savcı Doğan, daha önce yaptığı bir açıklamanın gazetede nasıl kullanıldığını merak edince 21 Mart akşamı, saat 21:30 sıralarında Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerini, "Hürriyet Akdeniz"'in basıldığı Doğan Printing Center (DPC) tesislerine gönderdi.
Sivil polisler, savcının talimatı olduğunu söyleyip prova gazete aldı. Savcı Doğan, daha sonra gazete yetkililerini arayarak, haberin tarafsızlığına gölge düşürdüğünü iddia ederek, baskının durdurulmasını istedi.
Bunun olamayacağını ve baskının bittiğini öğrenen Doğan, toplatma kararı çıkartacağını bildirdi ve Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme, baskıdaki haberin, TCK'nin 285/1-3 maddesine aykırılık suçunun kuvvetli suç şüphesi oluşturduğuna karar verdi.
Soruşturma hakkında "gizlilik kararı" çıkarıldı
Mahkemenin kararında, "Derhal yayın ve dağıtımın yapıldığı yerlerden toplanarak el koyulmasına, tüm yazılı ve görsel yayın organlarında soruşturma sonuçlanıncaya kadar yayın yapılmasının yasaklanmasına karar verilmiştir" denildi.
Mahkemenin bu kararına, Antalya 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 20 Mart 2007 tarihli 'Soruşturma hakkında gizlilik kararı' eklendi. Saat 01.30'da DPC tesislerine gelen polis ekipleri, kararı yetkililere tebliğ etti. Polis, tesiste bulunan 166 adet prova gazeteye el koydu.
Ardından Hürriyet Akdeniz'in yayınlandığı Antalya, Burdur, Isparta, Afyonkarahisar ve ilçeleri ile Fethiye'deki emniyet birimleri uyarılarak gazetenin toplatılması istendi. Akdeniz bölgesindeki 16 baş bayiye gelen ekipler, paketler halindeki gazetelere el koydu. (EÖ/TK)