İstanbul Özürlüler Müdürlüğü'nün 10-16 Mayıs Engelliler Haftası nedeniyle düzenlediği Galata Köprüsü'ndeki balık tutma gezisine katıldık.
Genç, yaşlı ve çocuk her yaştan engellinin olduğu etkinlikte, kimisi balık tutuyor, kimisi ise sadece açık havanın keyfini çıkarıyordu.
Müdürlüğün 23 ilçesindeki merkezinde, rehabilitasyon tedavisi, kurslar, piknik gezileri gibi çok farklı çalışmalar var.
Geziye katılanların hepsi, ilçelerindeki merkeze gidip geliyor. En memnun oldukları hizmet, kapılarına kadar gelen engelli aracı. Okula her gün gidip gelen çocuklar için araç her gün gelip alıyor; hastaneye gitmek isterseniz de bir hafta önceden randevu almanız gerek.
Engelli aracının bu kadar memnuniyet yaratmasının nedeni basit; çünkü hala şehir içinde engelliler için hareket etmek çok zor; engelli otobüslerinin sayısı çoğalsa da ihtiyacı karşılayamıyor.
Merkezlerde kültür sanat, istihdama yönelik birçok kurs var ama herkesin vazgeçilmezi sokak gezileri. Hiçbir kursa katılmasalar dahi mutlaka sokak etkinliğine katılıyorlar.
Babasıyla balık tutan İlayda Aşiloğlu, 17 yaşında. Hem kuaförlük, hem gitar kursuna gidiyor; sekiz kişilik kurslarda arkadaşlarıyla sohbet etmeyi çok seviyor. Balık tutmak çok hoşuma gidiyor derken, oltaya bir balık geliyor.
Memur olmak istiyorlar
Görme engelli Fatma Işık, bugünlerde çok heyecanlı çünkü özürlüler yerleştirme sınavının sonuçlarını bekliyor.
İki yıllık büro yönetimi mezunu, kursa gidip hazırlandığı sınavı da iyi geçmiş ama kafasında soru işaretleri var. Çünkü önce 25 bin özürlü memur atanacak dendi, herkes çok umutlandı, sonra 3 bin 500 kişi alınacağı söylendi.
"Yine de umutluyum" diyor Işık, 24 yaşında ve çalışmayı çok istiyor; merkezde kendini geliştirmek için bilgisayar kursuna da gidiyor. Büro ya da santralde çalışmak istiyor, "Bilgisayarda bizim için konuşma programı var, her yerde çalışabilirim" diyor ve ekliyor: "Maddi katkının yanında sosyal hayata katılmak için çalışmak istiyorum, evde çok sıkılıyorum."
Perihan Kendir, kovasında dolu balıklarıyla tek başına gelmiş etkinliğe ama böyle gezilere katıla katıla birçok da arkadaş edinmiş. 32 yaşında ve artık çalışmak istiyor. İlkokul mezunu olduğu için devlet memurluğu için kuraya girecek; en çok hastane ya da belediyede bir iş bulmak istiyor. "Engelli aracı ile gelip almasalar, kendim çıkıp gelemem" diyor; o yüzden sokak gezilerini hiç kaçırmıyor.
İstihdam yok, ayrımcılık sürüyor
Türkiye'de 8, 5 milyon engelli var. Özel sektörde engelli istihdamının yüzde 75'i dolu, kamuda ise tam tersi yüzde 75'i boş.
Ayrımcılığı Önleme ve Mücadele Platformu'nun yaptığı anket, hala engellilerin yüzde 52'sinin hayatlarının çeşitli alanlarında alay ve kötü muameleye maruz kaldığını gösteriyor.
Engelli olduğu için yüzde 17'si kafe, restorana alınmazken, yüzde 13'ü okula kayıt yaptırmak istediğinde idarecilerin hayır cevabıyla karşılaşıyor. Yüzde 8'i ise kiralık ev ya da işyeri aradığında talebi reddediliyor. (NV)