Haber ve fotoğraf: A.A
Dünyanın önde gelen 20 büyük ekonomisinin liderleri ve uluslararası kuruluşların temsilcilerini bir araya getiren G20 Liderler Zirvesi, başkent Roma'da başladı.
G20 Dönem Başkanı İtalya'nın, Roma'daki Nuvola Kongre Merkezi'nde düzenlediği zirvenin açılışı, ev sahibi İtalya Başbakanı Mario Draghi'nin konuklarını karşılamasıyla yapıldı.
Draghi, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu konuklarını tek tek kapıda karşıladı.
Başbakan Draghi ve konukları, daha sonra birlikte aile fotoğrafı çektirdi.
Liderler, zirvenin ilk gününde "Küresel Ekonomi ve Küresel Sağlık" oturumunda bir araya gelecek.
Yaşam savunucuları eylemde
Zirvede, salgın döneminde ekonomik toparlanma, aşılama kampanyası ve salgın döneminde sağlığa ilişkin öne çıkan gelişmeler ele alınacak.
Zirve dolayısıyla başkent Roma'da geniş güvenlik önlemleri alındı. Zirvenin yapıldığı EUR semtinin önemli kısmı sivil trafiğe kapatıldı. Zirvede 5 bin 300 kadar emniyet mensubu görev yapıyor.
Öte yandan, bir grup çevre aktivisti genç, sabah erken saatlerde, zirvenin yapıldığı EUR semtini kent merkezine bağlayan ana arterlerden Kristof Kolomb Bulvarı'nı oturma eylemiyle trafiğe kapattı. Güvenlik güçleri eyleme müdahale ederek yolu trafiğe açtı.
Bazı detaylar
Zirveye Türkiye, ABD, İngiltere, Rusya, Japonya, Kanada, Almanya, Fransa, Avustralya, Brezilya, Arjantin, Hindistan, Çin, Endonezya, Meksika, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore ve Avrupa Birliği’nin yanı sıra ev sahibi İtalya'nın davet ettiği ülkeler ile Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Dünya Ticaret Örgütü, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kuruluşlardan lider ve temsilciler katılacak.
Bazı liderler çevrim içi katılacak
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Japonya Başbakanı Fumio Kishida ve Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in zirveye çevrim içi katılmaları bekleniyor.
İkili temaslar
Dünyanın önde gelen ekonomilerini bir araya getiren G20 Liderler Zirvesi, liderlere ikili temaslarda bulunma fırsatı da sunuyor. Zirve süresince özellikle ikili görüşmelerde, düzensiz göç, Kovid-19 aşılarında korumacılık ve aşıların yoksul ülkelere dağıtımı, küresel ekonomiyi tehdit eden belirsizliklerin kaynakları arasında gösterilen jeopolitik gerilimler ve bölgesel çatışma gibi konuların da gündeme geleceği tahmin ediliyor.
Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da zirve boyunca dünya liderleriyle yoğun diplomasi trafiği yürütmesi bekleniyor.
Olası protestolar ve güvenlik önlemleri
Zirve dolayısıyla hafta sonu Roma'da ve zirvenin düzenleneceği "EUR" muhitinde güvenlik önlemleri en üst düzeye çıkarılacak.
İtalyan basınında yer alan haberlerde, İtalya İçişleri Bakanlığının küreselleşme ve aşı karşıtlarının G20 Liderler Zirvesi'ne yönelik protesto gösterilerinin olabileceği İçişleri Bakanlığının bu eylemlere şiddetin karışmasından endişe ettiği belirtildi.
Başbakanlığın, zirve boyunca huzurlu ve güvenli bir görüntü verilmesi konusunda talimat verdiği ve bu kapsamda Roma caddelerinde 2 bin kadar güvenlik görevlisine ek olarak 500 askerin de görev yapacağı belirtildi. Başkent semalarının uçuşlara kapatılacağının ilan edileceği kaydedildi.
G20 hakkında20, uluslararası sistemde başlıca gelişmiş ülkeler ile önemi ve ağırlığı artmakta olan yükselen ekonomilerin küresel ekonomik karar alma süreçlerinde daha fazla temsil edilmesi ve uluslararası mali sistemin daha istikrarlı bir yapıya kavuşturulması amacıyla, 1997’deki Asya ve 1998’deki Rusya krizlerinin ardından 1999 yılında Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları düzeyinde oluşturulmuş, aşağıdaki üyelerden oluşan bir platformdur. Avrupa: Türkiye, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya Federasyonu ve AB [1] Amerika: ABD, Kanada, Meksika, Arjantin, Brezilya Asya-Pasifik: ÇHC, Hindistan, Japonya, Güney Kore, Endonezya ve Avustralya Afrika: Güney Afrika Orta Doğu: Suudi Arabistan Dünya ekonomisinin yaklaşık %85’ını, ticaretinin %75’ini ve nüfusunun 2/3’ünü temsil etmekte olan G20, farklı kıtalardan gelişmiş ve yükselen ekonomileri aynı platformda bir araya getiren, kapsayıcı yapısıyla uluslararası ekonomik düzlemde profili giderek yükselen bir oluşum olarak kendisini göstermektedir. 2008 yılında meydana gelen küresel krizin ardından G20 Liderler düzeyinde toplanmaya başlamıştır. G20’nin mali ve ekonomik krize çözüm üzerine kurulan gündemi giderek küresel ekonomi ile bağlantılı, kalkınma, enerji güvenliği, iklim değişikliği, yoksulluğun giderilmesi, istihdam, yolsuzlukla mücadele ve gıda güvenliği gibi diğer alanlara da genişlemekte, günümüz ihtiyaçları doğrultusunda ekonomik ve mali sistemin yeniden yapılandırılmasına odaklanmaktadır. G20’nin halihazırda daimi bir Sekretaryası bulunmamaktadır. G20’nin Dönem Başkanlığını üstlenen ülke bir yıl boyunca Sekretarya görevini de üstlenmektedir. Bir önceki yılın Başkanı, mevcut Başkan ve bir sonraki yılın Başkanından oluşan Troika, G20 gündeminin devamlılığını sağlamaya çalışmaktadır. 2020 G20 Dönem Başkanlığı Suudi Arabistan tarafından deruhte edilmektedir. Suudi Arabistan, Dönem Başkanlığının temasını "21. Yüzyılın Fırsatlarını Herkes İçin Hayata Geçirme” olarak belirlemiş; bu çerçevedeki üç ana önceliğini “insanları güçlendirmek”, “gezegeni korumak” ve “yeni (frontier) teknolojileri şekillendirmek” olarak açıklamıştır. 2021 G20 Dönem Başkanı İtalya, 2020 G20 Dönem Başkanı ise Hindistan olacaktır. Türkiye ve G20Türkiye, hem gelişmiş hem gelişmekte olan en büyük ülkeleri kapsayan temsil niteliği yüksek yapısıyla G20'nin küresel ekonomik işbirliği ve eşgüdüm açısından en uygun platform olduğunu değerlendirmekte ve G20’nin çalışmalarına aktif katkı sağlamaktadır. Ülkemiz 1 Aralık 2014 tarihinde üstlendiği G20 Dönem Başkanlığını 15-16 Kasım 2015 tarihlerinde Antalya’da düzenlenen Liderler Zirvesi ile başarıyla tamamlamıştır. Dönem Başkanlığımız süresince 10 tanesi Bakan düzeyinde olmak üzere yaklaşık 60 resmi toplantı düzenlenmiş, bu toplantılara 15 bin civarında katılımcı iştirak etmiştir. G20 Antalya Liderler Zirvesi’ne ise yaklaşık 10 bin katılımcı iştirak etmiş ve Zirve çoğu yabancı olmak üzere yaklaşık 2500 basın mensubu tarafından takip edilmiştir. G20 Dönem Başkanlığımız sırasında yıl boyunca gerçekleştirilen toplantılar ve Antalya Liderler Zirvesi ülkemizin üstlendiği en büyük çaplı organizasyonlardan birisi olmuştur. Dönem Başkanlığımız sırasında mevcut G20 gündemini ileri taşımak, G20 içerisinde gelişmekte olan ülkelerin önceliklerini gözetmek ve küresel ekonominin siyasi meselelerden bağımsız ele alınamayacağı gerçeğinden hareketle G20 gündemine küresel siyasi konuları taşımak ana hedeflerimizi teşkil etmiştir. Dönem Başkanlığımız sırasında sözkonusu hedeflere ulaşılmıştır. G20’nin gündeminde yer alan vergiden, finansal istikrara kadar pek çok başlıkta somut ilerleme sağlanmıştır. Ayrıca G20 ilk kez Düşük Gelirli Gelişmekte Olan Ülkeler konusunda bir çerçeve belgesi kabul etmiştir. Yine G20 tarihinde ilk kez terörizmle mücadele ve mülteci krizi siyasi konular olarak resmi G20 Liderler Zirvesi gündeminin bir parçası haline getirilmiş ve terörle mücadele konusunda G20 Liderleri ilk kez bir bildiri kabul etmiştir. Mülteci krizi de kuvvetli bir paragrafla Antalya Zirvesi Sonuç Bildirgesinde yer almıştır. Antalya Liderler Zirvesi hakkında ulusal ve uluslararası basında yer alan haberler Zirve’nin hem organizasyon hem içerik bakımından gayet başarılı olduğunun altını çizmiştir. [1] İspanya, G-20 üyesi olmamasına rağmen, G-20 Zirveleri ile diğer toplantılara “daimi konuk üye” statüsünde iştirak etmektedir. G20 karşıtlarının argümanları ne?2017’de Hamburg'da olan G20 Zirvesi öncesinde G20 karşıtları argümanlarını şöyle sıralamıştı: Tıpkı G20'yi eleştirenlerin kendileri gibi, karşıt harekette yer alma nedenleri de çok çeşitlilik gösteriyor. „Protestwelle“ üyeleri dört ana talepte mutabakat sağladılar: Adil Dünya Ticareti: G20 karşıtları, G20'nin büyük tekellerin nüfuzunu sınırlamak yerine onları güçlendirdiğini söylüyorlar. CETA ve TTIP gibi ticaret anlaşmaları da eleştiriliyor. Yenilenebilir Enerjiler: G20'nin iklim değişikliğine karşı kararlı mücadele etmediğini; örneğin yenilenebilir enerjileri bu amaçla belirgin bir biçimde yaygınlaştırmadığını söylüyorlar. Sosyal Adalet: İnsanların kendi ülkelerinden kaçmalarına; hatta ölümü bile göze almalarına yol açan dünya çapındaki sosyal adaletsizliğe karşı G20'nin daha fazla şeyler yapmasını istiyorlar. Daha Fazla Demokrasi: Esasen kesinlikle küresel sınamalar hakkında uluslararası görüş alışverişinden yana olduklarını da vurgulayan G20 karşıtları, münferit G20 ülkelerindeki otoriter eğilimler ve yükselen sağ popülizm karşısında daha fazla demokrasi gerektiğini söylüyorlar. *Bu bilgileri, mfa.gov.tr ve deutschland.de'den derledik. |
(EMK)