"Füzyon Odası"nda Neler Oluyor?

Wall Street Journal'in (WSJ) haberinin ardından Roboski katliamı tekrar konuşulmaya başlandı.

WSJ'nin haberindeki en dikkat çekici noktalardan biri de Ankara'da, Genelkurmay Karargâhı'nda olduğu ifade edilen "Ortak İstihbarat Füzyon Odası"ydı.

Habere göre, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kasım 2007'de Ankara'da Ortak İstihbarat Füzyon Odası'nı kurdu. Merkezde, ABD'li ve Türkiye'den subaylar insansız hava araçlarından gelen görüntüleri birlikte izliyor.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da konuyla ilgili "İstihbaratın ABD Predator'undan geldiği sır değildi. Burada yeni öğrendiğimiz şey, iki ülke arasındaki mekanizma ve Ankara'da ortak bir masa kurulmuş olduğu."

WSJ'nin haberinden sonra art arda yapılan açıklamalarda bu merkeze değinilmedi.

Ortak istihbarat merkezinin hangi amaçla kurulduğu, daha önce hangi bombardımanlarda kullanıldığı ve işleyiş şeklinin ne olduğu gibi sorular hala yanıtsız.

Bombalama emrini kim verdi?

Roboski katliamıyla ilgili yanıtı verilmemiş başka birçok soru var:

İstihbarat alındıktan sonra nasıl bir değerlendirmeden geçti?

Köylülerin gerçekten de gerilla olduğu mu düşünüldü?

Köylülerin sınır ticareti yaptığı bilindiği halde neden yerel yetkililerle ve köydekilerle bağlantıya geçilmedi?

Köylülerin cenazelerini taşımasına neden yardım edilmedi, neden yardım gelmedi?

Diyarbakır Savcılığı'nda süren soruşturmaya neden gizlilik kararı konuldu?

Soruşturma ne aşamada? Soruşturmada istihbaratı kimin verdiği de araştırılıyor mu?

Ve tabii: Bombalama emrini kim verdi?

Genelkurmay'a teşekkür etti

Şırnak'ın Uludere ilçesindeki Ortasu/Roboski ve Gülyazı/Bujeh köylerinden, 28'i aynı aileden 34 kişi savaş uçaklarının bombardımanıyla 28 Aralık 2011'de öldürüldü.

Ertesi gün cenazeler defnedilirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan ilk açıklama geldi: "40 kişilik bir grubun olması daha önce Gediktepe ve Hantepe baskınlarında silahlar katırlarla taşınmasını hatırlatıyor. O zaman da niye bunlara müdahale edilmemişti denmişti."

Birkaç gün sonraki açıklamasında da "Genelkurmay Başkanı ve komuta kademesine bu konudaki hassasiyeti nedeniyle medyaya rağmen teşekkür ediyorum" dedi.

Bölgeye giden insan hakları savunucuları, sendikacılar, doktorlar ve avukatların hazırladığı rapora göre, katliamın ardından saatlerce yardım gitmediği için donarak ölenler olmuştu.

Başlatılan soruşturmada Gülyazı Sınır Alay Komutan Vekili Jandarma Albay Hüseyin Onur Güney görevinden alındı. 17 muvazzaf askere de sınır kaçakçılığına göz yumdukları gerekçesiyle görevi ihmalden soruşturma açıldı.

İlçe Kaymakamı Naif Yavuz'a saldırdıkları iddiasıyla da "Kasten insan öldürmeye teşebbüs" iddiasıyla beş kişi tutuklandı.

Sağ kalanlara soruşturma açıldı

Bombardımandan sağ kurtulan Davut, Servet ve Hacı Encü de Gülyazı Alay Komutanlığı'nda "pasaport kanununa muhalefet", "sınırı yasadışı yollarla ihlal etme" ve "ülkeye sınırdan kaçak mal sokma" iddialarıyla ifade verdi.

11 Ocak'ta Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde Uludere Alt Komisyonu kuruldu.

Katliam öncesinde çekilen Heron görüntülerini izleyen komisyon üyeleri "Göz göre göre ölmüşler" dedi.

Askerî Elektronik Sanayi'nin (ASELSAN) komisyona sunduğu raporun da bu görüşle örtüştüğü açıklandı.

Bakanlık raporları çelişkili

Milli Savunma Bakanlığı ise komisyona sunduğu raporda, Diyarbakır Özel Yetkili Savcılığın ve Uludere Sulh Ceza Mahkemesi'nce konulan gizlilik kararını gerekçe göstererek sorulara yanıt vermedi.

İçişleri Bakanlığı ise raporunda "Ya ikinci bir Heron var ya F-16'lardan verilen koordinatlar girildi, ya da başka bir ülkeden görüntü desteği alındı" değerlendirmesini yaptı.

WSJ haberinde ısrar etti

WSJ ise Roboski katliamındaki hava bombardımanı öncesinde ABD'nin insansız hava aracı Predatör'den görüntü alındığını yazdı.

Genelkurmay, haberin hemen ardından "Olayda grubun ilk görüntü tespiti Türk Silahlı Kuvvetlerine ait İnsansız Hava Aracı tarafından yapılmıştır" açıklamasını yaptı ve haberin gerçeği yansıtmadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan'ın da haberi yalanmasının ardından WSJ ikinci bir haber yaparak, haberlerinin doğru olduğunu ve kaynaklarının ABD Savunma Bakanlığı olduğunu vurguladı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Genelkurmay mı bu ülkeyi yönetiyor? Bu ülkenin Milli Savunma Bakanı yok mu, bu ülkenin Başbakanı yok mu? Bu hükümetin sözcüsü yok mu?" diye sordu.

"Haber uydurma"

Başbakan Erdoğan ise dün konuyla ilgili yaptığı son açıklamada, haberin "uydurma olduğunu" bir kez daha tekrarladı ve istihbaratın TSK'dan alındığını, WSJ'deki haberin ABD'deki seçimlerle ilgili olduğunu öne sürdü.

Son olarak açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da "İstihbaratın milli kaynaklardan olduğu çok net bir şekilde açıklandı, artık bu konu üzerinde değerlendirme yapmak doğru olmaz diye düşünüyorum" dedi.

Konuyla ilgili soruşturma sürüyor, Genelkurmay da adli ve idari soruşturma başlattıklarını açıkladı.

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Roboski katliamıyla ilgili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Tanal, sorumluluğu bulunan tüm sivil ve askeri yetkililerin, "insanlığa karşı işlenen suç" başta olmak üzere birçok suçtan cezalandırılmalarını istedi. (AS)