Özetle mücadele dolu, keyifli bir final maçı oldu. Üstelik seyirciler arasında en ufak bir tatsızlık çıkmadan tamamlanan, adeta kol kola izlenen barışçıl bir derbi oynandı İzmirde; öyle ya pek örneği yok bunun.
Milyon dolarlık kupanın izinde
Beşiktaş Futbol takımı içi 3 milyon 200 bin Amerikan Doları dolu kupayı havaya kaldırdı. Buraya kadar her şey güzel. Ama şu milyon dolarlık para konusu biraz karışık. Paranın izini sürelim, bakalım nereye ulaşacağız?
Geçen yıl aralık ayında dönemin Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bıçakçı açıklamıştı: Bundan böyle FORTIS Türkiye Kupası olarak adlandırılacak olan kupanın isim hakkı 2 yıllığına 7.5 milyon dolar karşılığında yayıncı kuruluş Digiturk tarafından FORTİS'e devredildi.
Yeni federasyon tanımı: Şirket gibi sosyal kurum!
Düzenlenen imza töreninde bir konuşma yapan Bıçakcı, Türk futbolunun kalıcı başarılar elde etmesinin yolu kurumsal bir yapıya kavuşmasından geçiyor. Federasyonu bir şirket yönetimi mükemmelliğinde, fakat sosyal kurum sorumluluğunda yöneteceğiz. Böylece hem sportif, hem maddi açıdan daha önceki dönemlerle kıyaslanmayacak kadar güçlü, yurt içi ve uluslararası kamuoyunda saygınlık yaratan bir federasyon olacağız demişti.
Futbol Federasyonunun o günkü yönetimi, aslında küresel dönüşümün farkına varmış, kurumsallaşmanın federasyonun özkaynakları ile becerilemeyeceğini yargısından hareketle sponsor arayışına girmişti. Bunun için uygun donör bulundu: Fortis Bank... Belçika'nın Anderlecht ve Hollanda'nın Feyenoord takımları ile sponsorluk anlaşması olan finans kuruluşu, Türkiye Kupası'nın isim sponsoru oldu. Futbolun aslında para kazanmanın iyi bir yolu olduğuna çoktan ikna olmuş finans kapital, yeni girdiği Türkiye pazarında adını duyurmanın yolunu bulmuştu: Türkiye Kupası.
El parasıyla kurumsallaşmak
Bıçakcı, kurumsallaşmanın kendileri için birinci derecede önemli olduğunu vurgulayarak, ''İçerdeki yapıyı düzeltmemiz gerekiyordu. Futbolun markalaşması gerekiyordu ve kalitesini artırmak en önemli hedefimizdi. 1.5 yıllık karnemize baktığımızda doğru yolda olduğumuzu söyleyebilirim. Sponsorluk gelirlerimiz 1 yıl içinde yüzde 73 arttı'' diyerek niyet beyanında bulundu.
Bıçakcı, Türkiye Kupası'nı özellikle son 10 yılda kulüplerin bir külfet olarak gördüğünü, hiçbir maddi katkı alamadıkları bu organizasyona hak ettiği ciddiyeti göstermediklerini, Türk futbolunun en önemli markalarından biri olma potansiyeline sahip olan bu kupayı ikinci hatta üçüncü plana attıklarını söylüyordu. Hedefi Türkiye Kupası'nı bir marka haline getirmek, sponsorlar için cazip hale getirmek ve kulüplere maddi kaynak yaratmaktı. Önce kupanın formatı değişti. Buna göre sezon sonunda bu kupayı alacak takım 3.5 milyon dolar gelir elde edecekti.
Markalaşan futbol ve finans kapitalin golleri
Sponsorluk anlaşması gereği, Beşiktaş dünkü kupayı alarak tam tamına 3 milyon 268 bin 750 Amerikan Doları kazandı. Bu gelirin yarısı futbolculara prim olarak dağıtılacak. Geri kalan ile kulübün borçları ödenecek. Bu arada tabii ki Fenerbahçe de finale kalmak suretiyle kurumsallaşma sürecinin kendisine getirdiği avantajdan faydalandı. 1 milyon 768 bin 750 dolar alan Aziz Yıldırımın takımı, statü gereği katılım primi, toplam galibiyetler, alınan beraberlikler için de 168 bin 750 dolar daha kazandı.
Yazıyı bir bilânçoya çevirmek niyetinde değilim. Ama bu rakamlar, aslında ünlü futbol ve ekonomi yazarı Simon Kuperin dediği, bizim de bianet aracılığı ile sık sık söylediğimiz gibi futbolun asla sadece futbol olmadığı gerçeğini ortaya koymak için gerekliydi. En büyük başarının kurumsallaşma, futbolun ekonomisini sağlam temellere oturtma, hesap verebilir bir sistem yaratma yolunda atılan dev adımlar olduğunu söyleyen futbol yöneticisi, Fortise kupayı satarken, Bu bir kentin altyapısına yapılan yatırım gibidir. Bunu görmek ve değerlendirmek için akıl ve gönül gözüyle bakmak gerekir. Maçlarda sadece golleri görmeye alışmış bir gözle bakarsanız tabii ki bizim buradaki başarı ölçümüzü göremezsiniz diyordu.
Futbol atılan golün faizidir
Futbolun inanılmaz potansiyelini gören sermaye, kendisini girdiği pazarın olanaklarına uyarlamak, kendisini kanıtlamak için bu alana yatırım yapmak istiyor. Sermaye akışının has düzenleyicisi bankaların paradan para kazanmak düsturu ile dahil olduğu yeni oyun, aslında futbol düzeninin yeni tanımını yapmak için elimize sağlam doneler veriyor.
Tümerin, Mehmet Yozgatlının, Hakan Şükürün attığı goller, bundan böyle bankaların yatırdığı paranın faizi olarak algılanmalıdır. Yani futbol, eskiden kendi başına bir anlam ifade etmeyen Türkiye Kupası gibi lüzumsuz turnuvaları bile paraya tahvil edebilecek güce sahiptir artık. Atılan 5 gol, gecelik faizleri yükseltir, bono fiyatlarını artırır, mesela Beşiktaşın İMKBdeki hisse senetlerinin değeri yükselir.
İşbu düzenek Aziz Yıldırım ve Yıldırım Demirören arasında iki haftadır devam eden laf kavgasının sebebini açıklar. Futbolseverin yakın geçmişte angarya olarak telakki edilen Türkiye Kupasının kazandığı yeni anlamı kavraması için ise finans kapitalin kurumsallaşma sürecinde attığı golleri izlemesi yeterlidir. Beşiktaşı evinde mağlup eden İnegölspor yöneticilerinin seneye kupaya daha sıkı asılacağını tahmin etmek güç değil. Beşiktaş Çarşı grubunun ise 1 Mayısta Çarşı Savaşa Karşı pankartıyla yürürken, bundan böyle sömürüye dönük futbol ekonomisinin gerçeklerine dair sloganlar üretmesinin vakti gelmiştir. (BD/EK)