Fransa, dünyada kürtajı anayasasına alarak, gebeliği sona erdirmeyi bir anayasal hak olarak kabul eden ilk ülke oldu. Bu, küresel ölçekte ezici halk desteğiyle gerçekleşen ilk anayasa değişikliği.
Sağın egemenliğindeki Senatoda ilk direnişin Çarşamba günü aşılmasının ardından Ulusal Meclis ve Senatonun Versay'daki ortak oturumunda 15:30'da (TSİ 17:30) başlayan görüşmelerde anayasa değişikliği için gereken beşte üçlük çoğunluğun sağlanmasının zor olmayacağı düşüncesi doğrulandı. Yasama süreci gece geç vakitlerde tamamlandı.
Ulusal Meclisin onayının ardından Fransa, dünyada anayasasında gebeliği sonlandırma hakkını açıkça tanıyan dünyanın ilk ve tek ülkesi olarak tarihteki yerini aldı.
Macron'un sözü
ABD Yüksek Mahkemesinin yarım asırdır uygulana gelen Wade'e karşı Roe ve Bolton'a karşı Doe kararlarını 2022'de iptal ederek eyaletleri kürtajı yasaklama ya da kısıtlamada serbest bırakması üzerine Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geçtiğimiz yıl, Fransa'da 1975'ten beri yasal olan kürtajı anayasaya koyma sözü vermişti.
Fransa Ulusal Meclisi, ocakta kürtajı "anayasal güvence altına alınmış bir özgürlük" kılmayı getirmeyi ezici çoğunlukla kabul ettikten sonra Senato da Çarşamba günü kürtajın anayasal bir hak kılınmasına onay verdi ve tarihsel kararın önü açıldı.
343 kadının manifestosu
Kararı yorumlayan Femmes Monde (Dünya Kadınları) derneği başkanı Claudine Monteil, Fransa Ulusal Haber Ajansı AFP'ye verdiği demeçte, 1971'de ilk ciddi siyasi kampanyalar başlarken "kürtaj hakkının bir gün anayasaya yazılacağını asla hayal edemezdik" dedi.
Monteil, 1971'de her yıl, aralarında kendilerinin de olduğu 800 bin yurttaşın gebeliklerini yasa dışı sona erdirdiklerini kabul ve beyan ettikleri "343 Kadının Manifestosu"nu imzalayanların en genciydi.
"Bizi Uyandırdı"
Fransa'da kürtaj, 2018'de ölümünün ardından Panthéon'a defnedilme onuruna değer görülen kadın hakları savunucusu eski sağlık bakanı Simone Veil'in savunusunu üstlendiği Veil Yasası (Loi Veil) tasarısının 1975'te Ulusal Meclisten geçirilmesiyle yasallaştırılmıştı.
Ancak Monteil, yasanın çıkmasından bir yıl önce bir başka simge feminist Simone de Beauvoir'un kendisine "kadın haklarının sorgulanması için gereken tek şey, siyasal, ekonomik ya da dinsel bir kriz" demiş olduğunu da anımsattı.
Monteil, bu anlamda "ABD Yüksek Mahkemesi tutumuyla tüm dünyadaki kadınlara bir iyilik yaptı, çünkü bizi uyandırdı" dedi.
Başka ülkeler de var ama...
Doğum Hakları Merkezi'nden Leah Hoctor, Fransa'nın "sadece Avrupa'da değil, aynı zamanda küresel ölçekte de bu tür ilk açık ve geniş kapsamlı bir anayasa hükmü" sunabilmiş tek ülke olduğunu vurguladı.
Şili, 2022'de yeni ilerici anayasa taslağına seçimlik kürtaj hakkını dahil etmiş olsa da seçmenlerin referandumda metni reddetmesiyle bu hüküm kadük olmuştu.
Fransa'dan başka bazı ülkelerin anayasalarında da kürtaj hakkına atıflar yok değil.
Küba anayasası kadınların "üreme ve cinsel haklarını" güvenceye alıyor. Eski Yugoslavya'dan ayrılan birkaç Balkan ülkesi de, 1974'te eski Yugoslavya anayasasının "çocuğun doğumu hakkında karar verme"nin bir insan hakkı olduğunu ifade eden hükümlerini yeni anayasalarına aktarmışlardı.
Hoctor, diğer devletlerin anayasalarında kürtajdan açıkça söz etmekle birlikte yalnızca belirli koşullarda kürtaja izin verdiklerini söyledi.
Örneğin Kenya anayasasına göre, "eğitimli bir sağlık uzmanının görüşüne göre acil tedavi ihtiyacı yoksa veya annenin hayatı veya sağlığı tehlikede değilse veya başka herhangi bir yazılı yasanın müsaadesi bulunmuyorsa kürtaja izin verilmez."
Baskı altında
Fransa'da halkın çoğunluğu, kürtaj hakkına ayrıca koruma sağlama hareketini destekliyor.
Fransa'nın kamuoyu araştırma şirketlerinden IFOP'un Kasım 2022'de yaptığı bir yoklama halkın yüzde 86'sının kürtaj hakkının anayasaya yazılmasını desteklediğini ortaya koymuştu.
Sol ve merkez siyasetçiler anayasa değişikliğini hoşnutlukla karşılarken sağ görüşlü senatörler ise özel olarak onay vermeleri doğrultusunda kendilerini baskı altında hissettiklerini söylediler.
Bir senatör, eğer karşı oy kullanırsa kızlarının "artık Noel'de ziyaretine gelmeyeceklerini" söylediklerini aktardı.
(AEK)