.jpg)
* Fotoğraflar: Anadolu Ajansı.
Fransa'da, 27 Haziran'da, 17 yaşındaki Cezayirli Nahel M.'nin polis kurşunuyla öldürülmesinin ardından Paris banliyölerine yayılan protestoların beşinci gününde 121 yurttaş gözaltına alındı.
"Nahel için adalet", "Adalet yoksa barış da yok" sloganı atan protestocular, gösterilerin yayılması ve adalet taleplerini duyurmak için kolluk kuvvetlerinin Paris'in turistik caddesi Şanzelize'yi tahliye etmesine rağmen birçok noktada eylemlerine devam ediyor.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre polis kaynakları, 121 protestocuyu "kamu düzenini bozdukları" gerekçesiyle gözaltına aldıklarını belirtti.
Polis, bir önceki gece de (1 Temmuz) 200 kişinin gözaltına alındığı duyurmuştu.
TIKLAYIN - Fransa | "Her şey polise keyfi 'insan öldürme yetkisi' verilmesiyle başladı"
Sorun: Polis şiddeti
Protestolara dair bianet'e konuşan ve Paris'te yaşayan Türkiyeli bir devrimci, şöyle demişti:
"İsyana katılanlar ikinci ve üçüncü kuşak Afrikalı göçmen çocukları, 20-25 yaşında gençler. Fransa devleti ve toplumunun göçmen gençlikle, göçmen gençlerin de devletle sorunu var.
"Sorunları esas olarak bazen günde üç dört kereye varan kimlik kontrollerine uğramak, polis şiddetine maruz kalmak. En ağır sosyal sorunları da bu gençlik yaşıyor - başta işsizlik ve eğitim."
Ne olmuştu?
Belgeleri olmadığı için kaçmaya çalışan direksiyondaki Nahel, polisin iddiasına göre aracı görevlilerin üzerine sürdü; resmi açıklamaya göre ise polis, "kendini savunmak için ateş etmek zorunda kaldı". Olayla ilgili fotoğraf ve videoların dolaşıma girmesiyle polisin "kendini savunma" iddiası tartışılmaya başlandı. Almanya'da yayımlanan taz gazetesi, durdurulan sarı Mercedes'in yanındaki polis memurlarından birinin sürücüyü tabancasıyla tehdit ettiğinin videoda "açıkça" görüldüğünü yazdı. İçinde Nahel'in olduğu araba, polisin ateşi sonucu birkaç metre daha ilerledikten sonra trafik levhasına çarparak durdu. Kalbinden vurulan Nahel, ambulanstaki sağlık görevlilerinin kalp masajına rağmen hayatını kaybetti. |
(TY)
