* Serpil Odabaşı'nın sergisinin fotoğraflarını görmek için tıklayınız.
Genel ahlak, homofobi, transfobi, cinsiyetçilik, "Türk aile yapısı", "mutlu yuvalar", "ahlak bekçileri", "haksız tahrik", "kabul/red"...
Sanatçı Serpil Odabaşı'nın "Kat(İ)li Mübah" isimli sergisi 2. Baki Koşar Nefret Suçlarıyla Mücadele Günleri etkinlikleri kapsamında İzmirlilerle buluştu.
6 Şubat Cumartesi saat 20.00'de Alman Kültür Evi'nde açılışı yapılan sergide sanatçı transfobi, homofobi, nefret cinayetleri ve toplumsal cinsiyetçilik başlıklarında enstalasyon ve illüstratif işleriyle günümüz Türkiye'sinin sosyal ilişkilerine eleştirel bir mercekle bakıyor.
"Ahlak bekçileri" ve ikili hayatlar
90'lı yıllarda kendilerini mahallenin namusundan sorumlu bekçiler olarak gören, 2000'lerde "genel ahlak", "Türk aile yapısı" gibi "gerekçeleri", erkekleri koruyan yasaları ve medyayı alarak katillere dönüşenleri odağına alan Odabaşı günlük yaşamın her alanına sirayet eden "zihniyeti" odağına aldığı işleriyle ters yüz ediyor.
İşlerinde hayatta durdukları yeri "tek doğru", kendilerini de "tek haklı" görerek hareket edenlere "at gözlükleri" takan, şeffaf folyoların altında birilerinin saklamak zorunda bırakıldıkları "gerçek" hayatlarını ele alan sanatçı sergisinde dayatmaların yarattığı ikilikleri ve mecburiyetleri insanlarla paylaşıyor.
"Erkeklik balonları"
Odabaşı'nın işlerinde kullandığı imgeler arasında düdükler ve balonlar da var. Düdükler sanatçının elinde ezberletilenlere, balonlar da şişirilmiş ve kutsanan erkekliğe göndermelerle dolu.
Bir resimde, yankılanır gibi çoğalan harflerle bir "ezber düdüğü" oluştururken, bir diğer çalışmada, kusan bir figürün ağzından homofobinin kendinde görünürleştiği nesneler dikkat çekici.
Toplumun baskısı altında bölünmüş dünyalar, asetatlı figürlerde karşımıza çıkıyor; "kabul" ve "red" mührüyle varoluşların damgalanışını görüyoruz.
"Peki kuğuları ne yapacaksınız?"
"Ahlakmetre"ler, bir figürün kalçasını, diğerinin memesini, ötekinin dudaklarını ölçüyor, ölçerken aynı zamanda bedenin hareket özgürlüğünü de kısıtlıyor.
Gri hayatların içinde, yaprak su damlacıklarıyla ifade ettiği figürlerin kenarlarına, kesme izleri bıraktığı çalışma; "Buradan Kesiniz."
Varoluşlarından ötürü cendereye alınan insanların, yaprak gibi, su damlası gibi doğal imgeler olduğunu vurgulayan bu işlerden birinde, kuğuları kullanan Serpil Odabaşı "Peki, kuğuları ne yapacaksınız? Onları da kesecek misiniz, peki buradan kesiniz!"le ironik bir soru yöneltiyor.
Toplumsal cinsiyetçiliğin eleştirildiği işlerde, ezberküsle öğrenilen cinsiyetçilik, erkekliğin kadın eliyle yeniden üretimi, mutlu yuvaların temelleri, şişirilmiş erkeklik egosunun cisimleştiği bebek ve kendinden emin, mutlu mesut erkeklik balonlarını görüyoruz.
Serpil Odabaşı'nın sergisi 14 Şubat'a kadar İzmir Alman Kültür Merkezi'nde görülebilir.(BÇ)
* Bu haberde kaosgl.org'dan yararlandık.