Filistin Dışişleri Bakanlığı, Güney Afrika'nın İsrail'in Uluslararası Adalet Divanında (ICJ) soykırım suçuyla yargılanması için yaptığı başvuru sonucunda bugün başlayan duruşma hakkında yazılı açıklama yayımladı.
İSRAİL'E "SOYKIRIM" DAVASI
“Kurbanlarının kendi yıkımlarını canlı yayınladıkları tarihteki ilk soykırım”
Bakanlık, İsrail'in soykırım suçuyla yargılanmasının tarihi bir olay olduğunu ve Filistin halkının duruşmayı sabırsızlıkla beklediğini bildirdi.
Açıklamada, bazı ülkelerin İsrail'i "siyasi, askeri sebepler ve veto hakkı" gibi araçlarla desteklemesi ve uluslararası düzeydeki acizliğin bu ülkeyi suç işlemeye ve soykırım yapmaya teşvik ettiği belirtildi.
Filistin'in Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı davanın başarılı olacağına güvendiği kaydedilen açıklamada, kardeş ve dost ülkelerin Güney Afrika'nın UAD'da açtığı davayı desteklemeleri çağrısı yapıldı.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin, İsrail'in Gazze'deki saldırılarıyla Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle ICJ'de açtığı davanın ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin duruşması bugün başladı.
BM: Çok sayıda Batılı ülke İsrail’i destekliyor
Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, Uluslararası Adalet Divanında (ICJ) İsrail'e karşı soykırım davası açan Güney Afrika'yı överek Batılı ülkelerin İsrail'e desteğini eleştirdi.
Filistin Özel Raportörü Albanese, X hesabından yaptığı paylaşımda, bugün İsrail'in ICJ'de soykırım suçuyla yargılanmaya başlandığı davanın "tarihe geçeceğini" vurguladı.
Mahkeme salonundan bir fotoğraf paylaşan Albanese, "Afrikalı kadın ve erkeklerin insanlığı ve uluslararası hukuk sistemini kurtarmak için, çok sayıda Batılı ülke tarafından desteklenen ve mümkün kılınan acımasız saldırılara karşı verdiği mücadeleyi izlemek, içinde bulunduğumuz dönemi tanımlayacak görüntülerden biri olarak kalacak. Ne olursa olsun bu olay tarihe geçecektir" dedi.
Hamas: Adaleti sağlayan bir karar bekliyoruz
Hamas yöneticilerinden Basim Naim, davaya ilişkin yazılı açıklama yaptı, Uluslararası Adalet Divanının (ICJ) İsrail'in "Gazze'ye yönelik saldırını acilen durdurup, mağdurlar için adalet sağlayacak" bir karar almasını beklediklerini belirtti.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail'e karşı "etnik temizlik ve soykırım suçlamasıyla" ICJ'ye açılan davanın ilk duruşmasının yapılmasından memnuniyet duyduklarını belirten Naim, "Mahkemenin, Gazze'ye yönelik saldırıyı derhal durdurarak ve savaş suçlularını sorumlu tutarak, mağdurlar için adaleti sağlayan bir karar vermesini sabırsızlıkla bekliyoruz" dedi.
“İsrail, ateşkes çağrısı beklemiyor”
Haaretz’in haberine göre, İsrail Adalet Bakanlığı yetkilileri, Uluslararası Adalet Divanı'ndaki davada, bağımsız bir soruşturma da dahil olmak üzere İsrail aleyhine bir adli emir çıkarmasını bekliyor.
Gazete, adı açıklanmayan yetkililerinin, “ICJ’nin Güney Afrika'nın taleplerini kabul etmesi ve İsrail'e karşı tedbir kararı vermesi ihtimali çok yüksek” şeklindeki ifadelerine yer verdi. Söz konusu yetkililer, Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın Gazze Şeridi'nde ateşkes çağrısı yapmasının beklenmediğini sözlerine ekledi.
Haberde, çıkması muhtemel yargı kararının niteliği açıklamazken, yetkililerin şu değerlendirmesi yer aldı: "Mahkeme, İsrail'e insani yardımın Gazze Şeridi'ne ulaşmasına izin vermesi, (soykırım suçlamalarıyla ilgili) bağımsız bir soruşturma yürütmesi veya İsrail'in yerinden edilmiş Filistinlilerin kuzey Gazze'ye dönmesine izin vermesi emrini verebilir.”
“Soykırım davası”
1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmesi durumunda, sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlalci devlet aleyhine ICJ'de dava açabiliyor.
Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de işlediği fiillerle Soykırımın Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık'ta ICJ'de dava açarak İsrail aleyhine ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etti.
Güney Afrika, durumun aciliyeti sebebiyle ICJ'den tedbir kararına hükmetmesini talep ederken duruşmaların tamamlanmasının ardından Divan, tarafların beyanlarını ve delillerini inceleyerek karar için müzakerelere başlıyor.
Kararının açıklanması için hakimleri bağlayan bir son tarih bulunmamakla birlikte, Divan'ın önce yargılamalarına bakıldığından soykırım gibi aciliyet gerektiren durumlarda bu sürenin birkaç hafta olduğu görülüyor.
Güney Afrika'nın iddiaları
Güney Afrika, İsrail'i, 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni üç şekilde ihlal etmekle suçluyor.
İlk olarak, İsrail’in, Gazze'de yürüttüğü operasyonlarda, aynı ulusa, ırka ve dine mensup Gazze halkına karşı soykırım maksadıyla öldürme, ciddi surette bedensel veya zihinsel zarar verme güdüsüyle hareket ettiğini ve Gazzelilerin yaşam şartlarını, fiziksel varlığını ortadan kaldıracak şekilde kasten değiştirdiğini iddia ediyor.
Güney Afrika'nın 84 sayfalık başvurusunda ikinci olarak, İsrail'in soykırımı önlemede başarısız olduğu ifade ediliyor.
Son olarak, Güney Afrika, İsrail'in soykırımı teşvik eden yetkilileri cezalandırmadığına işaret ediyor.
Talepler
Güney Afrika, 29 Aralık’taki yazılı başvurusunda, mahkemeden İsrail aleyhine 9 ihtiyati tedbir kararına hükmedilmesini talep etti.
Güney Afrika'nın istediği ihtiyati tedbirler arasında İsrail’in, Gazze'deki askeri operasyonları derhal durdurması, Filistinlilere yönelik soykırımın önlemesi için gerekli tedbirleri alması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönerek yeterli gıda, su, yakıt, tıbbi ve hijyen malzemeleri, barınak ve giysi dahil olmak üzere insani yardıma erişimlerini sağlaması, soykırıma karışanların cezalandırılmaları için gerekli adımları atması, soykırımın delillerini muhafaza etmesi ve verilen tedbirleri uyguladığına ilişkin Divan'a düzenli rapor sunması yer alıyor.
2023 Filistin-İsrail Savaşı
(AS)