Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nin 13 yaşında tecavüze uğrayan N.Ç.'nin faillerle kendi rızasıyla beraber olduğuna karar vermesine, hem hükümetten hem sivil toplumdan tepkiler geliyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, yaptığı yazılı açıklamada kararın kabul edilemez ve kaygı verici olduğunu vurguladı. Şahin, davada verilen kararın, TCK'nın "çocukların cinsel istismarı"nı düzenleyen 103. Maddesine ve suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı önceki TCK'nın 414. Maddesi ile uyumlu olmadığını, söz konusu maddenin uygulamasında hiçbir boşluğa mahal vermemek için değişiklik önerisi hazırladıklarını belirtti.
Şahin sözlerine şöyle devam etti: "Bu değişikliğe göre 103. maddenin 1. paragrafının 'a' bendine 'çocuğun rızası olup olmadığına bakılmaksızın' ibaresinin eklenmesi öngörülmektedir.
"Yasa 15 yaşını tamamlamamış çocukları fiilin anlam ve sonucunu anlamayacak çocuk kategorisine koymaktadır. Fiilin anlam ve sonucunu anlamayacak kategorideki bir çocuğa karşı işlenen fiilde çocuğun rızası olup olmadığı aranmaz. Çünkü çocuk rızanın da sonuçlarının anlamayacak bir kategoride kabul edilmektedir.
"Kadın örgütlerinin de yaptığı açıklamalarda belirtildiği gibi, N.Ç'nin yaşadığı istismar ömür boyu onarılması güç travmalara neden olacak iken mahkemelerin ve yüksek mahkemenin aldığı kararlar kamu vicdanını yaralamıştır. Yargı makamlarının öncelikli görevinin mağduru ve cinsel istismara uğrayanın hakkını korumak olduğunu hatırlatmak isterim."
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Ömer Çelik ise "Yasa ile vicdan arasında fay kırığı olursa, toplumu var eden tüm sütunlar yıkılır. Vicdana hizmet etmeyen yargı kararı, saygın değildir. Erdem'den üstün yargı kararı olmaz. Erdem, tüm kararların kaynağı olmak zorundadır. 13 yaşındaki bir çocuğun hakkını koruyamayan yargı, Anayasayı hiçbir şekilde koruyamaz" dedi.
Çelik de, Şahin gibi, 2005'te TCK'nın değiştiğini, mevcut yasaya göre yaşananın tecavüz olduğunu belirtti.
"Yargı istismarcıların hakkını koruyor"
Cinsel Şiddete Karşı Kadın Platformu yaptığı yazılı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"N.Ç.'nin yaşadığı istismar ömür boyu onarılması güç travmalara neden olacakken, mahkemelerin erkekleri nasıl ceza almaktan kurtaracakları telaşına düşmeleri ve yüksek mahkemenin de aynı tutumu benimsemesi, yargının her kademesinin yasalara rağmen gösterdiği ataerkil direnci teşhir etmektedir. Yargı makamlarına bir kez daha; cinsel istismar edenin haklarına odaklandıkları kadar, cinsel istismara uğrayanın haklarını korumaya da odaklanma vazifeleri olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Yargı makamları tecavüzcülerle ataerkil ortaklık kurmayı sürdüren kararlar verdiği sürece, yapılan yasa değişiklikleri kadınları ve çocukları korumayı sağlayamayacaktır. Kadınlara ve çocuklara yönelik cinsel şiddeti önlemekle görevli tüm devlet makamlarını, yasaların uygulanmasını sağlamaya ve kadın ve çocuklara yönelik cinsel şiddeti durduracak önlemler almaya bir kez daha davet ediyoruz."(ÇT)