Fotoğraf: Emre Ayvaz / AA
Sakarya Hendek'te Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda 7 işçinin öldüğü, 128 kişinin de yaralandığı patlamaya ilişkin açılan ve 7 kişinin yargılandığı davanın karar duruşmasının ilk celsesi görüldü.
Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada tutuklu sanıklar fabrika sahipleri Yaşar Coşkun ve Hasan Ali Velioğlu ile tutuksuz sanıklardan Ali Rıza Ergenç Coşkun, Erşan Öztürk, Asiye Angın, Aslı Bozkurt ve Ahmet Çağırıcı hazır bulundu.
Duruşmayı CHP’li Vekiller Gülizar Biçer Karaca, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Alpay Antmen, Süleyman Girgin, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Barış Atay ve HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm izledi.
Yoklama yapılmasının ardından tarafların esas hakkındaki savunmalarını gönderdikleri, bazı müştekilerin şikayetlerinden vazgeçtiklerine dair dilekçeler ve diğer gelen belgeler zapta geçirildi.
Bir önceki duruşmada sunduğu, 7 sanığın "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması şeklindeki mütalaayı tekrar eden cumhuriyet savcısı, sanıklar Yaşar Coşkun ile Hasan Ali Velioğlu'nun tutukluluk halinin devamını istedi.
Daha sonra da sanıkların savunmalarına ve tarafların beyanlarına geçildi.
"Adalet yerini bulsun"
Paylamada yaşamını yitiren işçilerin ailelerinden Muammer Yılmaz, savcısının mütalaasına katılmadığını belirterek, adaletin yerini bulmasını istedi.
Yılmaz “Benim çocuğumun ölümünden devletin tüm kurumları sorumludur. Ruhsat veren, denetlemeye gelen, kaçak barut üretimine göz yuman herkes. Savcının mütalaasına katılmıyorum. Tutuksuz yargıladığınız patron Ali Rıza Coşkun bir haftadır işçileri arayıp tehdit ediyor. Ben çocuğumu 18 parça aldım. Ne eksik ne fazla, hak ettikleri cezayı alsınlar. Adalet yerini bulsun” diye konuştu.
Mervenur Yılmaz ise, “Ben 1,5 yıldır annemi abimin öldüğüne ikna edemiyorum. Burada insan hayatı söz konusu. Sermaye, para değil. İnsanların hayatına fiyat biçtiler. Bu ilk defa olmadı. Fabrikanın sadece adı değişiyor. İçerdeki düzen hep aynı. Bilinçli taksir diyorsunuz. Böyle bir dosyada nasıl dersiniz. Olası kasttan ceza vermezseniz yarın bir gün yine aynısı olacak" dedi.
Avukatlardan mütalaanın değiştirilmesi talebi
Daha sonra söz alan mağdurların avukatlarından Can Atalay da olayın bir iş cinayeti olduğunu belirterek ederek, "İnsanlar yoksulluğa mahkum edilip sonra yoksullukları istismar edilerek ölüm koşullarında çalışmaya mecbur edilmiş insanlar. Ali Rıza Ergenç Coşkun, telefon başında müştekileri arayarak dosyasına vazgeçme beyanı koydurttu. Bu, kastın ne kadar doğru olduğunu ortaya çıkartan bir husustur. Mütalaanızı değiştirmenizi talep ediyoruz. Kaçak barut üretiliyordu ve bu kaçak barut üretimi saklanmaya çalışıldığı için bu olay oldu. Olası kasttan ek savunma isteyiniz" dedi.
Atalay'ın konuşması esnasında sanık Yaşar Coşkun bağırarak " Bu avukatı konuşturmayın" dedi. Mahkeme başkanı Coşkun'a müdahale etti.
Mahkeme olası kasttan savunma istedi
Diğer müşteki avukatları da sanıkların cezalandırılması yönünde beyanda bulundu. Daha sonra duruşmaya ara verildi. Aranın ardından mahkeme, tarafların esasa ilişkin savunmalarını almaya devam etti. Mahkeme heyeti beyanların ardından sanıkların olası kasıttan ek savunma vermesini istedi.
Bunun ardından söz isteyen sanık avukatlarından Abdullah Tekneci "Bu zamana kadar olası kast hiç gündeme getirilmemişti. Bugün HDP, CHP ve TİP milletvekilleri, EMEP başkanı burada olduğu için bu talep edilmiştir" dedi.
Duruşma sonrası: Kararı alacağız, yasımızı öyle tutacağız
Duruşmanın ardından aileler ve avukatlar açıklama gerçekleştirdi. Burada söz alan Can Atalay, "Şu ana kadar işçilerin göz göre göre ölüme gönderilmesi apaçık dosyada dururken mahkeme olası kasıt dememişti. Biraz önce mahkeme olası kasıtla ceza verebilirim anlamına gelecek şekilde sanıklardan ek savunma istedi. Sonucun ne olacağını bilemiyoruz burada önemli olan bu insanlar ve onlarla dayanışmaya gelenler dişleriyle tırnaklarıyla söke söke bu dosyayı bu hale getirdiler" diye konuştu.
Fabrika dayısı Muhammet Seyfi Çanakçı'yı kaybeden avukat Gülşen Uzuner ise "Biz daha yasımızı tutamadık, bizler bu davadan kararı alacağız, yasımızı öyle tutacağız. O yüzden bu davayı takip eden herkes başımızın üstündedir ama bizce yeterli değildir. Biz toplumun bütün kesimlerinden destek bekliyoruz" dedi.
Ne olmuştu?Sakarya Hendek’te 15 dönüm üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz 2020'de saat bir patlama yaşandı, patlama çevre şehirlerden de hissedildi. Faciada 7 kişi hayatını kaybetti, 127 kişi de yaralandı. Patlamaya ilişkin daha sonra gözaltına alınan aralarında fabrika sahibinin de bulunduğu 5 kişi tutuklandı. Soruşturmayı yürüten Hendek Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı fezlekeyi, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı da aralarında fabrika sahiplerinin de bulunduğu 7 şüpheli hakkında 27 sayfalık iddianame hazırladı. İddianamede, sanıkların "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Tutuklu yardılanan iş güvenliği uzmanı Aslı Bozkurt ikinci duruşmada kontrolle tahliye edildi. Üçüncü duruşmada tahliye edilen sorumlu müdür Asiye Angın ve ustabaşı Erşan Öztürk, Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı ve bazı müşteki avukatlarının itiraz üzerine tutuklanmış, bu sanıkların avukatlarının tekrar itirazı üzerine ise tahliye edilmişti. |
TIKLAYIN - MİT: Patlamayla ilgili sabotaj ihbarı yok
TIKLAYIN - Fabrika sahipleri hakkında tutukluluğa devam kararı
TIKLAYIN - Yaşar Coşkun'dan "Her gün iş kazası oluyor" savunması
TIKLAYIN - Fabrika patronu yine 'Mağdurum' savunması yaptı
TIKLAYIN - "Denetimler önceden haber veriliyordu"
TIKLAYIN - "Yaşar Coşkun mağdursa biz neyiz?"
(HA)