Kentsel Dönüşüm Projesi nedeniyle yıkılan evlerinin enkazı üzerine çadır kuran ve bu çadırlarda yaşayan Ayazmalılar servis ücreti ödeyecek paraları olmadığı için çocuklarını yürüyerek okula gönderiyorlar. Mahalleye en yakın okul ise yürüyerek bir saatlik mesafede olan Şahintepe Alparslan İlköğretim Okulu. Ayazmalılar eğer bir çözüm bulunmazsa kış geldiğinde çocuklarını okula gönderemeyeceklerini söylüyorlar.
"Yardımları kendi yandaşlarına veriyorlar"
Okula kayıt yaptırmak için 70 YTL kayıt parası verdiklerini söyleyen Kasım Aydın, okulun kendilerinden 50 YTL de servis ücreti istediğini belirtti. Havalar güzel olduğu için çocukların okula gidebildiğini belirten Aydın, eğer bir çözüm bulunmazsa havalar soğuduğunda çocukların okula gidemeyeceğini söyledi.
Geçtiğimiz yıl evleri yıkıldığı için birçok çocuğun okula gidemediğine dikkat çeken Aydın, bu çocukların devamsızlıktan sınıfta kaldığını vurguladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştiren Aydın, “Normalde bir çocuk sokakta olduğunda görüntü olsun diye Başbakan hemen onun okul masraflarını üstleniyor. Gündeme geliyor ama burada bir tane çocuk yok ki, 50 tane çocuk var. Eğer okul bize ücretsiz servis vermezse çocuklar okula gidemeyecek” dedi.
Aydın'ın dört çocuğu var; yani 200 YTL servis parası vermek zorunda. “Böyle bir param olsa çadırda kalıp sefil olmazdım. Okula yakın bir yerden ev tutardım.”
Yoksul öğrencilerin ailelerine yardım edildiğini anlatan Aydın, şimdiye kadar kendilerine hiçbir yardımın ulaşmadığını dile getirdi. Aydın, konutlarda oturanlara ayakkabı ve forma verildiğini kendilerine ise eski bayramlardan kalan elbiselerin verildiğini söyledi.
‘Arkadaşlarımdan forma topladım’
Gümeli İlköğretim Okulu 6. sınıfına giden Muhammet Aktaş, evden okula gitmek için sabah 07.00’de çıkıyor. Okulda 08.30’da olduğunu söyleyen Aktaş, “Öğretmenler geç kaldığımız için bizi derse almıyorlar. Uzaktan geldiğimizi söyleyince 06.30’da yola çıkın diyorlar” dedi.
Okula giderken çok zorlandıklarını anlatan Aktaş, her gün çantalarında 14 kitap ve altı defter taşıdıkları bu nedenle de çantalarının ağır olduğuna değindi. Babasının kolu kırıldığı için çalışamadığını, sadece ablasının çalıştığını söyleyen Aktaş, evde kişi olduklarını ve ablasının kazandığı 250 YTL ile geçinmeye çalıştıklarını vurguladı.
“Arkadaşımın birinden pantolon, birinden ceket, diğerinden gömlek ve kravat adım. Çantam da zaten 4. sınıftan kalma. Ablamın 250 YTL’lik maaşıyla zor geçiniyoruz."
Okula gitmek için bir saat yürüyorlar
Okulun eve 1 saatlik uzaklıkta olduğunu ifade eden Zeynep Aydın, öğretmenlerinin geç kaldıkları için kendilerine çok kızdığını söyledi.
“Tepeden gidiyoruz. Birimizin başı dönerse veya biri bizi alıp götürürse ne yaparız. Enkazların içinde okula gidiyoruz. Ne olacağı hiç belli olmaz.”
İkitelli Mehmet Yaren Evleri yıkıldıktan sonra okula gidebilmek için ailesi ve yaşam koşulları ile savaşan, hatta bu yüzden rahatsızlanan Gülcan Diler de bu sene yeniden okula başladı. 8. sınıfa giden ve okulun çok uzakta olduğunu ifade eden Diler, okula 45 dakikada yürüyerek gittiğini anlattı.(SL/EK/EÜ)