11. Yargı Paketi kapsamında çıkarılan infaz düzenlemesiyle tahliye edilen bir erkek, kısa süre sonra dini nikâhlı olduğu kadını öldürdü.
EŞİK Platformu, cinayetin önlenebilir olduğunu vurgulayarak cezasızlık politikalarına tepki gösterdi.
Kadın örgütleri, 11. Yargı Paketi’nde yer alan infaz düzenlemesinin kadınların yaşam hakkını tehdit ettiğini bir kez daha gündeme taşıdı.
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), infaz affı kapsamında cezaevinden tahliye edilen Okan Gür’ün, tahliye edilir edilmez dini nikâhlı olduğu Rojda Yakışıklı’yı öldürmesine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, Gür’ün tahliye sonrası Yakışıklı’yı görüntülü arayarak “Sizi öldürmeye geliyorum” dediği ve kısa süre sonra cinayeti işlediği hatırlatıldı. EŞİK, “Bir kadının daha yaşamı elinden alındı” diyerek yaşananların münferit bir olay olmadığını vurguladı.
“Bu risk biliniyordu, cinayet önlenebilirdi”
EŞİK Platformu, infaz düzenlemesinin yaratacağı risklere ilişkin yetkilileri defalarca uyardıklarını belirtti. Açıklamada, “Bu düzenlemenin kadınların yaşam hakkını tehdit edeceğini tüm sorumlulara defalarca ilettik. Kadınlar korunmadığı için, en azından alabilecekleri acil önlemler konusunda bilgilendirme yapmaya çalıştık” denildi.
Platform, daha önce yaptıkları çağrılarda, infaz affı hazırlanmadan önce kadınlar ve çocuklar açısından etkili ve kapsamlı bir risk değerlendirmesi yapılması gerektiğini sorduklarını, ancak bu soruların yanıtsız bırakıldığını ifade etti.
“Erkek şiddetini durdurmak yerine affetmeyi seçtiler”
Açıklamada, iktidarın tüm itirazlara rağmen erkek şiddetiyle mücadele etmek yerine failleri affetmeyi tercih ettiği belirtildi. EŞİK, yaşananları “erkek şiddetini serbest bırakan bir cezasızlık rejimi” olarak tanımladı ve bu rejimin giderek devlet politikası haline geldiğini savundu.
“Devletin görevi kadına karşı şiddeti önlemektir” denilen açıklamada, cezasızlık politikalarının şiddet faillerini cesaretlendirdiğine dikkat çekildi.
İstanbul Sözleşmesi ve 6284 çağrısı
EŞİK Platformu, kadına yönelik şiddetle mücadelede İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284 sayılı Kanun’un etkin biçimde uygulanması çağrısını yineledi. Açıklamada, “Kadınların yaşamı açık ya da örtülü af konusu yapılamaz. Hayatlarımız, haklarımız, hayallerimiz torba yasaların içine sığmaz” ifadeleri yer aldı.
Platform, yeni yargı paketleri yerine, kadınların yaşam hakkını güvence altına alan politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak açıklamasını sonlandırdı.
(EMK)








