Suriye'de 15 Mart 2011 ile 15 Ocak 2012 tarihleri arasında rejime karşı işlenen suçlar için genel af ilan edildiği açıklandı. Suriye resmi haber ajansı SANA'nın haberine göre, karar barışçıl şekilde gösterilere katılanları, ruhsatsız silah taşıyanları ve asker kaçaklarını kapsıyor.
Araştırmacı-gazeteci Bereket Kar, Suriye'de halkın Esad yönetimine güven duymadığını, muhalif grupların da iktidar merkezli çabaları yetersiz gördüğünü söyledi, af kararının yetersiz ama olumlu bir adım olduğunu belirtti: "Sonuçta devlet ciddi niteliksel bir değişime uğramadı. Reformlar yetersiz. Değişecek çok şey, alınacak çok yol var ama af açısından bakacak olursak, bunun barışçıl muhalefete bir nefes aldırdığı, bir rahatlatma yaratacağı muhakkak."
Suriye'de 2011 Mayıs, Haziran ve Kasım aylarında da genel af kararı alınmıştı. Müslüman Kardeşler son af kararının ardından yaptığı açıklamada "Yeni af ve daha önceki aflara baktığımızda tutuklu vatandaşlardan hiçbiri ailelerine dönmemiştir. Suriye rejiminin hiçbir icraatta bulunmadan, af, uzlaşma, diyalog ve reform açıklamalarında bulunması, kamuoyunu yanıltmaktan öteye geçmemektedir" dedi.
Kar ise"Geçmiş aflarda kimsenin eve dönmediği doğru değil, ama salınanlara karşı bir sürü insan içeri alındı" diyor, "Çünkü şiddetli çatışmalar karşılıklı devam ediyor. On binlerce insan içeride. Bazı muhalif gruplar, kanlı eylemlere karışanların bırakılmadığına işaret ediyor. Onların salınmadığı doğru, ancak barışçıl eylemlerde gözaltına alınan/tutuklanan kişilerin daha önceki aflarda serbest kaldığı, uluslararası gözlemcilerin de bildiği bir gerçek."
Kar, genel affın özellikle Ulusal Konsey tarafından kabul görmediğini belirtti: "Sadece af değil, yönetimin 'demokratik' denilebilecek adımların hiçbirisini kabul etmiyorlar. Çünkü bu yönetimin yıkılması ve Esad'ın yönetimi terketmesi temel şiarları. Böyle uygulamaların yönetime yaradığını ve ömrünü uzattığını düşünüyorlar. Bir taraftan dış müdahale, bir taraftan da içerideki silahlı şiddetin güçlendirilmesiyle Esad yönetiminin alaşağı edilebileceğine inanıyorlar. Görünen o ki yönetim de onların talepleri doğrultusunda bir adım atmıyor.
"Toplumda büyük bir korku hakim. Son dönemdeki intihar eylemleri de bunu tetikliyor. Mezhep çatışmalarının genişlemesinden korkuyorlar. Kürtler, Ermeniler, Çerkezler, Dürziler, Aleviler gidişattan hiç memnun değil. Dolayısıyla alternatif olarak sunulan yönetimin ne getireceği korkusu da çok büyük."
Suriye Devrim Genel Heyeti de dün yayımladığı raporda, 10 ayda Suriye'de ölenlerin sayısının 6 bin 275'i aştığını kaydetti. Heyetin raporunda, af kararına rağmen Suriye'de ordunun ve güvenlik güçlerinin saldırılarının aralıksız sürdüğü bildirildi.
Birleşmiş Milletler'in (BM) tahminlerine göre ise ülkede gösterilerle ilgili olarak 14 bin kişi gözaltında tutuluyor, en az 5 bin kişi ise gösteriler sırasında öldürüldü. (ÇT)